ERZURUM (İHA) - Atatürk Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü tarafından 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri anısına “1915’ten 2012’ye Çanakkale Yansımaları” konulu bir panel gerçekleştirildi.
Kültür Merkezi’nde yapılan ve Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Esin Derinsu Dayı’nın yönettiği panelde konuşan Yrd. Doç. Dr. Asuman Demircioğlu, Çanakkale Deniz savaşlarını ve Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği başarıları anlattı.
Doç. Dr. İsmail Eyyüpoğlu ise, Çanakkale Savaşlarının Sonuçları ve edebiyat dünyasındaki yansımalarını değerlendirdi. Eyyüpoğlu, Çanakkale savaşında en ağır bedeli Türk milleti öderken müttefikimiz olan Almanların çeşitli cephelerde büyük avantajlar elde ettiklerini anlattı.
Birinci Dünya Harbi’nde Türk ordusunda 500 civarında müttefikimiz olan Alman subayın görev yaptığını, bunların büyük çoğunluğunun savunma ve topçu subayı olarak geride hizmet ettiklerini, asıl cephe komutanlıklarını Türk subaylarının yönettiğini ve kendi cephanemizi kullandığımızı anlatan Eyyüpoğlu, Çanakkale savaşında 250 bin Türk tarafının, 250 bin de İtilaf Devletlerini kayıp verdiklerini, ancak Çanakkale’yi geçemediklerini ifade etti.
Eyyüpoğlu, İsrail Devletini kuran sürecin de Çanakkale Savaşı’nda hızlandığını belirtti. Eyyüpoğlu, “Bunun üzerinde pek durulmaz, ancak, Yahudiler, belki de üç bin yıl sonra oluşturdukları ilk askeri birliği, Çanakkale’ye göndererek Osmanlı Devletine karşı savaştılar” dedi.
Eyyüpoğlu, Yahudilerin İtilaf Devletleri yanında savaşa katılmalarının bir mükafatı olarak, 1. Dünya Savaşı sürecinde ve savaştan sonra, özellikle İngilizlerin desteğiyle, ilk öncü kolonilerini Filistin topraklarına çıkarıp bölgeyi işgale başladıklarını ve süreç içerisinde de İsrail Devletinin ortaya çıktığını, anlattı.
Eyyüpoğlu, Çanakkale Savaşıyla ilgili dünyada Türkiye’den daha çok araştırma-inceleme ve edebiyat yapıtı olduğunu da belirterek, bu muazzam destanın edebiyatının yeterince yapılmadığını sözlerine ekledi.
DAYI’NIN DEĞERLENDİRMESİ
Prof. Dr. Esin Derinsu Dayı ise, yaptığı değerlendirmede, Türk milletinin ciğerinin bir köşesinin Çanakkale bir köşesinin de Sarıkamış olduğunu anımsatarak, her iki mücadelenin de Türk milletinin yurt savunmasında gösterdiği muhteşem örnekler olduğunu belirtti.
Çanakkale Savaşı’nın asıl hedefinin İstanbul’un işgali ve tarihi Şark Meselesi’nin sona erdirilmesi olduğunu anlatan Derinsu Dayı, fakat, Türk milletinin ‘iman dolu yüreğinin’ ve azminin buna fırsat vermediğini ifade etti.
Derinsu Dayı, 2015 yılında 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 100 yıl dönümü nedeniyle uluslararası katılımlı büyük bir sempozyum düzenleyeceklerini sözlerine ekledi.