Erzincan’da bir kadın, babasının vefatından sonra ailesinin geçimi içini aldığı 150 TL’lik yardım parasını kendilerine vermesini isteyen kız kardeşleri tarafından tehdit edildiğini iddia etti.
Erzincan'da ikamet eden A.B. adlı kadın, Diyarbakır ve İstanbul’da bulunan kız kardeşlerinin, vefat eden babası üzerinden aldığı 150 TL’lik maaşı kendilerine vermesi için tehdit edildiğini iddia etti. Zor şarlar altında geçimlerini sağlayan ailede çalışabilecek kimsenin olmadığını belirten A.B, yetkililerden can güvenlikleri ve geçim sıkıntılarının çözülmesi için yardım istedi.
Kız kardeşlerinin Diyarbakır Cezaevinde bulunan diğer erkek kardeşinin, cezaevinden çıktıktan sonra kendilerini öldürmek üzere geleceğini söyleyerek tehdit edildiklerini ifade eden A.B. yaşadığı sıkıntıları şöyle anlattı: “Kardeşlerimin bana ve aileme olan bu davranışları babam öldükten sonra başladı. Ben 2010 yılında doğumum sırasında AIDS hastalığına yakalandım ve şuan durumum hiç iyi değil. Vefat eden babamın aylığından bana düşen pay sadece 150 TL ailemle birlikte sadece bu maaş ile geçiniyoruz. Oda yetmezmiş gibi kız kardeşlerim bu parayı elimden almak için telefon açarak başta 4,5 yaşındaki oğlumu, beni ve eşimi öldürmekle tehdit ediyorlar. Diğer erkek kardeşim cezaevindeymiş benim hiç haberim yok. Erkek kardeşimin cezaevinden çıktıktan sonra beni ve ailemi öldüreceği şeklinde tehditler alıyorum.
Bunun yanı sıra eşim hasta olduğu için çalışamıyor ve kiramızı da veremiyoruz. Evimde odunum ve kömürüm de yok. Benden istedikleri 150 TL’yi de ben onlara verirsem çocuğuma bakacak başka gelirim kalmıyor benim. Annem de babamın aylığından alıyor ve onu da tehdit edip döverek zorla parasını alıyorlar. Annem yediği dayak yüzünden korkudan onlara bir şey diyemiyor. Kız kardeşlerimin maddi durumu iyi olduğu ve bizim durumumuzun kritik olduğu bildikleri halde babamdan bana düşen parayı da zorla tehdit ederek almak istiyorlar. Aldığım para zaten 150 TL o aldığım parada onları zengin ediyorsa eğer ben bir şey demiyorum. Daha sonra benim üzerimden bankadan kredi çekmek istediler, vermediğim için tehditler daha da arttı.
Beni tehdit ettikten sonra savcılığa suç duyurusunda bulundum fakat kız kardeşim ifade vermeye gitmediğinden ötürü soruşturmanın başlatılamayacağını bana söylediler. Kardeşimi ifade vermesi için aradığımda kardeşim; “aldığın para sana ve ailene zehir, zıkkım olsun” dedi.
Ablamın kendi evi var çalışıyor ve akrabalarından da maddi destek alıyor. Ablam bundan 2 ay önce yanıma geldi. Beni zorla döve döve Diyarbakır’a götürmek istedi ve ben gitmedim bunun üzerine beni aileden reddettiler. Kardeşlerime hasta olduğumu ve eşimin de hasta olduğunu söylediğim halde bize inanmıyorlar. Annemle kısıtlı olarak görüşebiliyorum ve annem benim onu sildiğimi zannediyor ama ben annemi silmedim çünkü bende bir anneyim. Annem beni 9 ay karnında taşımış ben annemi silemem.
Ben AIDS hastası olduğum için eşimde de sara hastalığı belirtileri görüldüğü için kimse bize iş vermiyor. Daha doğrusu ben hastalığımı kaldıramadığımdan ötürü ve işe gittiğim zaman çocuğumu bırakacağım bir akrabam burada olmadığı için çalışamıyorum. Hastalığımın tedavisi için Erzurum’a altı ayda bir gitmem lazım fakat yol param yok. Şimdiye kadar ki yol paramı ilaç aldığım eczaneci bir abi verdi ama oda nereye kadar verebilir.
Ben kendim için bir şey istemiyorum sadece evladım için istiyorum. 150 TL dışında hiçbir maddi imkanım olmadığı için çocuğumu da okula gönderemiyorum . Evimde de şuan yiyecek hiçbir şey yok.
Sosyal Yardımlaşma Derneğinden kömür yardımı istedim bunun üzerine bana 55 çuval kömür yolladılar. Şuan yine kömürüm ve odunumda bitti. Sağ olsun kayınvalidem sağdan soldan topladığı kömür ve odunlarla evimizi ısıtıyoruz.350TL‘lik bir kira borcumu ödeyemiyorum. Mağdur durumdayım. Daha sonra kömürümü veresiye olarak aldım fakat param olmadığı için borcumu hala daha ödeyemedim.
Yetkililerden isteğim eşimin hastalığına uygun bir iş verilmesi bu sayede en azından kiramızı öderiz. Çocuğumu kreşe göndermek istiyorum gönderemiyorum. Bu yüzden çocuğumun da psikolojisi bozuldu. Çocuğum açlıktan ötürü çoğu kez ağladı. Bende çok ağladım ama kimseye sesimi duyuramadım.
Kayınvalidemde astım hastası olduğu için oda çalışamıyor. Erzincan Valiliğine kayınvalidem yardımda bulunduğunda sağ olsunlar elektrik faturamızı ödediler. Ben onların haklarını ödeyemem.
Bundan bir ay önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a posta yoluyla da bir mektup yazdım. Durumumuzu, hastalıklarımızı anlattım, kardeşlerimin bize savurduğu tehditleri yazdım. Devletimizin bize el uzatmasını istiyorum. Geçinebilmek için sakatlık maaşı bağlanılmasını istiyorum."
A.B.’nin eşi C.B. ise yaşadığı sıkıntıları şu ifadelerde anlattı: “Rahatsızlığım sebebiyle bazen bayılıyorum. Çalıştığım iş yerinde de hastalığımdan ötürü istirahat etmem gerekiyordu bu yüzden 5-6 gün işe gidemedim bu yüzden işten atıldım. Hastalığımdan ötürü kimse bana iş vermiyor bu yüzden çalışamıyorum. Herhangi bir sağlık sigortam olmadığımdan ötürü yaşadığım rahatsızlığımın da ne olduğunu bilmiyorum ama sarılık diye tahmin ediyorum. Yetkililerden tek isteğim yapabileceğim bir iş versinler çalışırım” dedi.