KAAN BOZDOĞAN (İHA) - Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı ima ederek 'Statükocunun Allah'ı Ankara'da oturuyor' diyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na çok sert açıklamalarda bulundu.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ Adıyaman'da gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bakan Akdağ'ın hedefinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu vardı. Akdağ, Kılıçdaroğlu'na yönelik zehir zemberek açıklamalarda bulundu. İşte Bakan Akdağ'ın açıklamaları:
"KILIÇDAROĞLU'NUN GENEL BAŞKANLIĞA GETİRİLMESİ ÖZEL BİR PROJE"
"Kılıçdaroğlu 12 Haziran sendromuna yakalanmış durumdu. Sayın Kılıçdaroğlu'na stres kontrolü işini iyi bilen bir psikologa başvurmasını samimiyet ile öneriyorum. Kendisi gerçek bir lider değil. Bir tesadüfün ya da bir talihsiz durumun sonucunda genel başkanlığa geldi. Ben Kılıçdaroğlu'nun Genel Başkanlığa gelişini veya getirilişini bir toplum mühendisliği, özel bir proje olarak değerlendiriyorum. Bu proje baştan biraz tutar gibi oldu. Fakat sayın Kılıçdaroğlu bu işe hazırlıksız olduğu için bürokratlık,
genel müdürlüğü ağır bastığı için her çıktığı meydanda bir falso verdi. Bu bir donanım meselesi. Bu donanımın sayın Genel Başkanda olmadığını açıkça görüyoruz. Doğrusu ben bundan çok mutlu değilim. Türk demokrasisi adına Türkiye'nin ana muhalefet partisinin başında gerçek bir lider olsaydı daha mutlu olurdum."
"KILIÇDAROĞLU'NUN İFADESİ DENSİZ BİR AÇIKLAMA; ÖZÜR DİLEMELİ, TÖVBE ETMELİ"
"Malum bir miting meydanında konuşurken yüce yaratıcımıza yanlış bir ifade ile yaklaşmış oldu. Daha sonra da pişman olacağına, tövbe edeceğine, özür dileyeceğine işi pişkinliğe vurdu. Sayın Başbakanımızın ifade ettiği Allah'ın kuruşu ifadesini kendi talihsiz ve densiz ifadesiyle benzeterek işin içinde çıkmaya çalıştı. Sayın Kılıçdaroğlu'nun ifade ettiği iki kelimeyi ben ifade bile edemiyorum. Biz Allah'ın 10 pulu deriz, Allah'ın kuruşu deriz, Allah'ın adamı deriz, Allah'ın aslanı deriz, yanlış bir iş
yapanlara Allah'ın salağı deriz. Çünkü mülk Allah'ındır. Milletten, milletin vicdanından özür dilemelidir. Tövbe etmelidir. Türkiye'nin siyasi tarihinde hiçbir politikacının bu kadar saygısız bir ifade kullandığına ben şahit olmadım."
"BUNUN PEŞİNİ NE BEN NE DE TÜRK MİLLETİ BIRAKMAZ"
"Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum; yol yakınken bu ifadesinden dolayı sağa sola çark etmeden kamuoyuna açıkça ifade etmelidir. Aksi taktirde bunun peşini ben bırakmayacağım. Türk milletinin de bunun peşini bırakacağını hiç zannetmiyorum."
"CHP VE MHP'NİN KOALİSYON KURMA HAYALİ VAR"
"Türkiye'de şuanda ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi ve hemen onu takip eden Milliyetçi Hareket Partisi'nin şöyle bur hayali var; koalisyon olur muyuz? Bunun olmayacağını biliyoruz ama velev ki olsaydı memleket için çok kötü olurdu. Geçmişte bunun örneklerini yaşadık. Rahmetlik Ecevit'e nasıl davranıldığını nasıl bir takım oyunlarla devre dışı bırakılmaya çalışıldığını yakınları anlatıyor."
HABERAL'IN ADAYLIĞINA BAKAN AKDAĞ'IN YORUMU
"Üzerinde şaibe olan bir tıbbi yaklaşımın o günkü takip edicisi olan zat şuanda bir davadan dolayı tutuklu. Ve ne gariptir ki ana muhalefet partisinin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu o kişiyi dokunulmazlık zırhına bürümek için enteresan biçimde aday yapıyor. Ve sanki Bülent Ecevit'in hatırası ile alay edercesine onun siyasi şehri diyebileceğimiz Zonguldak'tan aday yapıyor. Yine ne gariptir ki bu adaylığı 80 yaşındaki politikacı Süleyman Demirel destekleyerek bu işin referansı haline geliyor. Enteresan bir çelişkiler yumağı."