AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, Diyarbakırlılara seslenmek istediğini belirterek, "O ateş sadece Fatih Paşa Camii'ne atılmadı, o ateş Türk-Kürt kardeşliğini kuran bu iki yüce insanın manevi şahsiyetlerine de atıldı. Bunlar ne yaparlarsa yapsınlar, Fatih Paşa ile İdris-i Bitlisi arasındaki dostluk ve kardeşlik o kadar sağlam bir temelde yükselecek ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem Türklerin hem Kürtlerin aziz vatanı olmaya kıyamete kadar devam edecektir" ifadesini kullandı.
"Diyarbakır'a hepiniz mutlaka gitmişsinizdir ama bundan sonra daha çok gideceğiz" diyen Davutoğlu, şöyle devam etti: "Her gidişimde Diyarbakır'dan bir şeyler öğrenirim ve buradan da Diyarbakır'ın surlarına, minarelerine, Hz. Süleyman'a, Ulu Camii'ne TBMM'den selamlarımızı, ihtiramlarımızı, hürmetlerimizi iletiyorum Peygamberler şehrine. İnsanlık tarihinin tescilli yapıları bu kültür, din ve tarih düşmanı barbarların elinde bir bir tahrip olma riski altında. Allah aşkına Kurşunlu Camii'ni, yani Fatih Paşa Camii'ni ateşe veren, Dört Ayaklı Minare'yi tahrip eden PKK'nın, Palmira'yı tahrip eden DAEŞ'den ne farkı var? Bunların dine, kültüre, tarihe, kardeşliğimize, Diyarbakır'a saygıları yok.
O hendek ve barikatları tek tek bu şehirlerden temizliyoruz, hiç kalmayıncaya kadar da temizlemeye devam edeceğiz. Diyarbakır'da, Sur'da, Silvan'da, Cizre'de, Nusaybin'de insanımıza hayatı zindan etmek isteyenlere asla meydan vermeyeceğiz. Allah rahmet etsin, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, bu teröristlerin, kargaşa simsarlarının kurbanı oldu. Olayı her yönüyle aydınlatmak için yoğun çalışmalarımız var, her an yeni delillere ulaşmaya çalışıyoruz. Ancak ölümüne sebebiyet veren ve ortaya çıkaracağımız silah hangisi olursa olsun, Tahir Elçi nihayetinde terör kurbanıdır. Teröristlerin güvenlik güçlerimize alçakça saldırıları olmasaydı Tahir Elçi bugün yaşıyor olacaktı. Olayın seyri bütün kamuoyumuz tarafından açık bir şekilde görüldü. Teröristler iki polisimize saldırıp şehit ettikten sonra Tahir Elçi'nin istikametinde kaçarken çatışma yaşandı. Bunun arka planının bütünüyle ortaya çıkartılması için çalışılıyoruz ama bilinsin ki bütün bu saldırıların, kayıpların arkasında bölücü terör örgütünün terör faaliyetleri var."
Başbakan Davutoğlu, terörün asla amacına ulaşamayacağını, asla bu milletin birliğini ve kardeşliğini yok edemeyeceğine dikkati çekti.
"BİZDEN HAK ETTİĞİ CEVABI ALIYOR VE ALACAK"
"Kim bu topraklarda terör üzerinden kirli hesap yaparsa, bizden hak ettiği cevabı alıyor ve alacak" diyen Davutoğlu, Türkiye'nin önüne çıkarılan her engeli kararlılıkla aşacaklarını vurguladı. Davutoğlu, Türkiye'yi özgür ve mutlu insanların yaşadığı aydınlık ve güçlü bir ülke haline getireceklerini belirtti.
Davutoğlu, önümüzdeki dönemin Türkiye'nin geleceği için kalıcı reformlar yapacağımız bir dönem olacağını ifade etti.
Bütün milletvekillerinden, parti grubundan bu dönemi kalıcı hizmetler için en yararlı şekilde geçirmelerini dileyen Davutoğlu, şöyle dedi: "Tarihe mühür vuracaksınız, lütfen sen, ben davasına, nefis ve enaniyete, gurur ve kibre hiçbir şekilde tenezzül etmeyiniz. Tarihe yön vereceksiniz, lütfen kişisel hiçbir meselenizi hareketimizin, misyonumuzun, davamızın önüne almayınız. Tarihi yaralarımızı saracaksınız. Lütfen bu büyük davaya gölge düşürecek her hareketten ve eylemden sakınalım. Unutmayalım ki üzerimizdeki bütün nimetler Allah'ın lütfu, ihsanı ve ikramıdır. Unutmayalım ki her eylemimizden, fiilimizden şaşmaz bir terazinin önünde hesap vereceğiz."
Muhalefet partilerine yaptığı çağrıyı da tekrarlamak istediğini belirten Davutoğlu, şunları kaydetti: "Türkiye'yi bekleyen reformlara birlikte mühür vuralım. Türkiye'nin hasretle beklediği anayasayı birlikte yapalım. Vesayet rejiminin bütün kalıntılarını sistemimizden birlikte tasfiye edelim, yapıcı, pozitif olalım. En önemlisi milli meselelerde bir ve beraber olalım. Bütün dünya bu birliğimizi görsün. Yeni dönem ülkemiz, milletimiz ve sizler için hayırlı olsun."