Mersin'de internetten aldığı siyanürü içerek intihar eden 22 yaşındaki üniversite 3. sınıf öğrencisi Recep Can Sayır'ın ailesi, siyanürün internetten satışının yasaklanmasını istedi. Anne Senem Uçar Sayır, "Benim oğlum gitti, başkaları gitmesin" dedi.
Edinilen bilgiye göre, Erzurum Atatürk Üniversitesi Sosyal Hizmetler 3. sınıf öğrencisi Recep Can Sayır (22), 7 Haziran Cuma günü babasından aldığı arabayla Mezitli ilçesine bağlı Çevlik Mahallesi'ne gitti. Bir gün önce ailesiyle piknik yaptığı yere arabayı park eden üniversiteli genç, internetten satın aldığı siyanürü içerek, intihar etti. Hayatını kaybeden gencin cansız bedeni, adli tıp kurumuna götürülerek, otopsi yapıldı. Yapılan otopside gencin aldığı siyanürle zehirlenerek, hayatını kaybettiği belirlendi.
"198 LİRA İÇİN BİR EVLAT GİTTİ"
Olayla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulunan baba Ali İrfan Sayır, geçen hafta evladını kaybettiğini söyledi. Başka anne ve babaların yanmasını istemeyen Sayır, "Çünkü benim geçtiğimiz hafta Cuma sabahından beri yüreğim yanıyor. Hiçbir ana babaya, hatta düşmanıma bile Allah evlat acısı göstermesin. Oğlum siyanürü getirtmeseydi başka şekilde ölebilirdi fakat ben şuan oğlum neden intihar etti, neden ölmek istedi diye bu konuşmayı yapmıyorum. Benim sadece yetkili makamlara duyuracağım şey, bu siyanür neden bu kadar kolay satılıyor. İnsan canı bu kadar kolay mı? Bugün benim arabam yolda kalsa 1 şişe benzini bile zor şartlarda veriyorlar. Eczaneden 1 aspirin 1 antibiyotik alabilmek için doktor reçetesi kesinlikle istenirken, 1 kilo siyanürü elektrikçi İrfan'ın oğlu Recep Can Sayır adına, bütün Mersin'i yok edecek bir siyanürü oğlum getirilebiliyorsa bunun hesabını, bu ürünü satan sormuyor mu? 198 liraya için bir evlat gitti. Bir insan canı bu kadar ucuz olamaz. Benim yüreğim yanıyor" şeklinde konuştu.
"BU ÜRÜN BU KADAR KOLAY SATILMAMALI"
Devlet büyüklerine de seslenen Sayır, "Bu ürün bu kadar kolay satılmamalı. Benim yetkililerden istediğim, bana para değil, sadece böyle bir zehirli maddenin, sadece benim çocuğuma değil, tüm Türk halkının çocuklarına veya annelerine babalarına satmasınlar, yalvarıyorum. Herkeste akıllı telefon var. Şuanda açın internetinizi araştırın hemen sepete attırıyorlar. Fiyatı sadece 198 lira. Oğlum intihar etmeden bir gün önce bizi aldı pikniğe götürdü, intihar ettiği yere. Oğlum çok titizdi. Çok terbiyeli bambaşka bir oğlandı. Ertesi gün sabah kalktı, 'baba ben bir yere gideceğim arabanın anahtarını verir misin' dedi. Bende al oğlum geç kalma ama dedim sonra gitti. 1 saat sonra benim içime bir sıkıntı girdi. Aramaya başladım sürekli telefonlarına cevap vermedi. Küçük oğlumu çağırdım. Ona abisini aramasını söyledim. O da sahile falan baktı bulamadığını söyledi. Sonra aklımıza dünkü piknik yaptığımız yer geldi. Belki oraya gitmiştir diye oraya doğru yola çıktık. Olay yerine vardığımızda araba oradaydı. Kapıları içeriden kitlemiş, arka tarafta yatıyordu. Camı kırdım kapıyı açtım, oğlumun cansız bedeniyle karşılaştım. Benim son diyeceğim, siyanürün yasaklanması, başka anne babaların yanmaması" ifadelerini kullandı.
"SİYANÜR YASAKLANSIN, BAŞKA ANNELER AĞLAMASIN"
Anne Senem Uçar Sayır ise siyanürün yasaklanmasını isteyerek, "Başka anneler ağlamasın. Ben yandım başka anneler yanmasın. Benim canım yandı, başka canlar yanmasın. Benim oğlum bana her zaman bir amacım var, hiç uğruna gitmem anne diyordu. Siyanür yasaklansın, siyanürü istemiyoruz. Eğer ki çocuk istismarı, kötülük yapan insanlara idam değil, 1 damla siyanür verin ama bu kolay kolay bulunabilecek bir madde olmasın. 45 yaşındayım ben bu siyanür nedir yeni öğrendim. Ben yasaklanmasını, belirli yerlerde satılmasını istiyorum. Kaç doktora sordum, imza karşılığında olmazsa getirtemiyoruz dediler. Benim oğluma hemen gönderdiler. Oğlum gitti zaten geri gelmeyecek. Yeter ki başkaları gitmesin" ifadelerini kullandı.