TSK GÜÇLENDİRME VAKFI 20. YILINDA
Türk Silahlı Kuvvetleri'ni Güçlendirme Vakfı, kuruluşundan bu yana, bir yandan gelir aktarımı ile Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) tedarikine finansman sağlıyor, bir yandan da yatırımları ile savunma sanayinin geliştirilmesi için çaba sarf ediyor.
Edinilen bilgilere göre, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı nedeniyle uygulanan ambargo sonrasında ülke savunmasında dışa bağımlılığı asgariye indirmek amacıyla ''Kendi silahını kendin yap'', ''Kendi uçağını kendin yap'' gibi başlatılan kampanyalara yoğun ilgi gösterilmesi üzerine, daha önce var olan Kara, Deniz ve Hava Kuvvetlerini Güçlendirme Vakıfları, 26 Eylül 1987 tarihinde 3388 sayılı özel yasa ile tek bir çatı altında toplanarak Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı kuruldu.
Yarın kuruluşunun 20. yılı kutlanacak vakıf, Türk ordusunun dünyanın en güçlü ve modern orduları arasında yer almasına yönelik katkılarına devam ediyor.
TSK Güçlendirme Vakfı; kuruluşundan bu yana, bir taraftan doğrudan gelir aktarımı ile TSK'nın tedarikine finansman sağlıyor, bir taraftan da yatırımları ile savunma sanayinin geliştirilmesi için çaba sarf ediyor.
Bu kapsamda vakıf, savunma sanayi ağırlıklı olmak üzere çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren 6'sı bağlı ortaklık ve 8'i iştirak ve 4'ü dolaylı bağlı ortaklık olmak üzere 18 şirketin ortağı durumunda.
1987 yılında toplam 88 bin YTL sermayeye sahip olan vakıf, bağlı ortaklıklarının 2006 yıl sonu itibariyle öz kaynakları toplamı bir milyar YTL, varlıkları toplamı ise 3 Milyar YTL seviyesine ulaştı.
ASELSAN, TUSAŞ/TAI, HAVELSAN, ROKETSAN, İŞBİR Elektrik ve ASPİLSAN'dan oluşan bağlı ortaklıklardaki vakıf hisselerinin piyasa değeri iki milyar ABD dolarını aşarken, vakıf, bu şekilde Türk ekonomisine yaptığı doğrudan kaynak aktarımının yanı sıra, gerçekleştirdiği yatırımlar ve bu kapsamda kurduğu ve geliştirdiği savunma sanayi şirketlerinin özgün teknoloji yaratma, üretim, istihdam faaliyetleri ve ödedikleri vergilerle de katkıda bulunuyor.
ASELSAN 100 BÜYÜK SAVUNMA SANAYİ ŞİRKETİ İÇİNDE
Vakfa bağlı şirketler üzerindeki bugünkü iş yükü 7.5 milyar ABD doları seviyesinde bulunurken ortalama olarak bunun yüzde 60'ı, TSK'nın ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik üretimleri oluşturuyor.
Bağlı şirketlerin yaklaşık 750 milyon ABD doları olan 2006 yılı satışlarının yüzde 26'sı dört kıtaya yapılan ihracatlardan oluşurken, ASELSAN'ın ihracat yaptığı ülke sayısı 31'e, ihraç ettiği ürün çeşidi 15'e ulaştı. Diğer bağlı şirketlerin ihracatları da dikkate alındığında 40'ın üzerinde ülkeye ihracat yapılıyor.
Vakfa bağlı büyük şirketler, 2006 yılında da İstanbul Sanayi Odası'nın satış tutarı ve ihracat yönlerinden yaptığı ilk 500 şirket sıralamasında önemli sıraları elde etti. Bu sıralamada ASELSAN 79., TUSAŞ/TAI 263. HAVELSAN ise 443. sırada yer aldı.
ASELSAN, uluslararası bir sıralamada, dünyanın 100 büyük savunma sanayi şirketi içinde 97. olarak belirlendi.
Geçmişte lisans ithal ederek faaliyetlerine başlayan vakıf şirketleri, bugün kendi geliştirdikleri özgün teknolojilerle TSK'nın ihtiyaçlarını azami yerli katkıyla karşılamaya çalışıyor, sivil alana ve ihracata yönelik ürünler ortaya çıkarıyor.
Son yıllarda, vakfa bağlı ortaklıklar tarafından geliştirilen özgün tasarım ürünü sistem ve teknolojilerin, savunma devleri arasında gösterilen ABD, Fransa, Hollanda ve Kore gibi ülkelerin de dahil olduğu yurt dışı pazarlarda da kabul ve talep görmesi, erişilen teknoloji seviyesini ortaya koyuyor.
Bu özgün teknoloji ve ürünler, şirketlerin yoğun araştırma ve geliştirme faaliyetleri sonucunda ortaya çıkarken, bağlı şirketlerin son beş yılda araştırma ve geliştirme faaliyetlerine harcadığı kaynak yaklaşık 500 milyon YTL civarında. Bugün, araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde 1500 mühendis istihdam ediliyor.
Bu şirketler yaptıkları ihracatlarla ülkeye sağladıkları döviz girdisinin yanında devlete ödedikleri vergilerle ve sağladıkları istihdamla da katkı sağlıyorlar. Bağlı ortaklıkların son 5 yılda ödedikleri kurumlar vergisi toplamı yaklaşık 220 milyon YTL. ASELSAN, 2006 yılı kurumlar vergisi sıralamasında; Türkiye genelinde 68. Ankara genelinde 17. olurken, bağlı ortaklıklarda çalışan sayısı 7 bin 600 kişi düzeyinde.
IDEF KÜRESEL BİR FUAR NİTELİĞİ KAZANDI
TSK Güçlendirme Vakfı bağlı ortaklık ve iştirakleri, ülke ekonomisine esas katkıyı; TSK'nın ihtiyaçlarını yerli üretimle karşılayarak, ürettikleri milli teknolojiye dayalı özgün ürünleri, yarattıkları istihdam ve katma değerle yapıyor.
Diğer yandan, Vakfın yönetim ve sorumluluğunda 1993 yılından itibaren tekli yıllarda yapılan IDEF Uluslararası Savunma Sanayi Fuarlarına başlangıçta 22 ülkeden 190 firma katılmışken, IDEF-2007 fuarına katılan ülke sayısı yüzde 118 artışla 48'e, firma sayısı ise yüzde 160 artışla 494'e yükseldi. IDEF, geçilen sekiz dönem içerisinde gittikçe bölgesel olmaktan çıkıp, küresel bir fuar niteliği kazandı.
Vakfın kurulduğu yıllarda 700 civarında olan bağışçı sayısı bugün 15 bin seviyesine yükseldi. Yıllık bağış miktarında 10 kat artış sağlandı.
Belirli alanlarla sınırlı olan tanıtım etkinlikleri bir plan dahilinde yurt çapında genişletildi.
Vakıf, ulusal savunmaya ve ülke ekonomisine katkı sağlamanın yanı sıra, yürüttüğü çeşitli sosyal faaliyetler sayesinde halkın özverili katkılarıyla çalışmalarına devam ediyor.