MÜFETTİŞ HAKLARINDA İYİLEŞTİRME İSTEMİ
Türk Eğitimciler ve Eğitim Müfettişleri Sendikası (TEM-SEN) Genel Başkanı Mehmet Pınardağ ile Genel Sekreter Emine Bozkurt, Erzurum Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde görev yapan 55 ilköğretim müfettiş ile yeni göreve başlayacak müfettişlerin sorunlarıyla ilgilenmek üzere kente geldi. Erzurum'da görev yapan ilköğretim müfettişleriyle bir toplantı yapan TEM-SEN Genel Başkanı Mehmet Pınardağ ve Genel Sekreter Emine Bozkurt, ilköğretim müfettişlerinin özlük haklarında büyük kayıplar olduğunu dile getirerek
hazırlanan taslağın biran önce kanunlaşmasını istediler.
EĞİTİM ÖĞRETİM TAZMİNATI TALEBİ
İlköğretim müfettişliğinin öğretmenliğe göre bir üst görev olduğunu belirten TEM-SEN Genel Sekreteri Emine Bozkurt, "Müfettişlik sınavını kazanan öğretmenler, 3 yıl yardımcılık yaptıktan sonra düzenlenen yeterlik sınavının ardından müfettiş olur. Durum böyleyken müfettişlerin kazanımının öğretmenlikten farklı olması gerekir. Aksine öğretmenlikten ekonomik olarak daha kayıplı duruma düşüyor. Öğretmenler, baş öğretmen, uzman öğretmen olabiliyordu. Ayrıca eğitim dönemi başlangıcında eğitim-öğretim ödeneği,
denge tazminatı alıyorlar. Ancak müfettişlerde böyle bir ödenek yok. İnsanlar adeta müfettiş oldu diye cezalandırılıyor gibi. Hiçbir kazanım olmuyor" dedi.
MÜFETTİŞLER DENETLEDİKLERİ ÖĞRETMENLERİN GERİSİNDELER
Müfettişliğin, öğretmeni yetiştiren, ona yol gösteren bir üst kurum olduğunu ifade eden Emine Bozkurt, "Ancak müfettişler, ekonomik manada öğretmenlerin gerisinde kaldı. Bu durum müfettişin moral motivasyonunu bozuyor. Çalışma azmini olumsuz yönde etkiliyor. Çalışanlar arasında küskünlük kırgınlık oluşturuyor" diye belirtti.
Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in durumu fark ettiğini vurgulayan Bozkurt, konuyla ilgili olarak hazırlanan kanun taslağının Başbakanlığa sevk edildiğini, 28 Eylül 2007 tarihinden itibaren görüşülmeyi beklediğini bildirdi.
MİLLİ EĞİTİMDE YAPILANMA SORUNU
Milli Eğitim'deki yapılanma sorununa da el atıldığını kaydeden Bozkurt, şunları ifade etti:
"Yapılanma ve müfettişlerle ilgili kanun taslakları Başbakanlıkta bekliyor. İki kanun taslağı birleştirilerek özlük haklarındaki mağduriyetimiz giderilmeye çalışılıyor. Bunlar henüz kanunlaşmadı. Bütün müfettiş arkadaşlarımız bunun çıkmasını bekliyor. Çok ta sabırla bekliyoruz. Sabırlar taşma noktasında, bıçak kemiğe dayandı. Bunu çözme konusunda Bakanlığın iradesini biraz daha hızlı kullanması gerektiği konusunda girişimlerimiz sürüyor. Milli Eğitim'de bulunan 3 bin 70 ilköğretim müfettişi, özlük haklarında iyileştirme bekliyor."
Türkiye'de şimdi 300'e yakın müfettiş yardımcısı bulunduğunu belirten Bozkurt, hizmet içi eğitime alınan müfettiş yardımcılarının geride bıraktıkları kayıpları daha net görmeye başladıklarını, bazılarının ekonomik kayıplarından dolayı pişman olduğunu dile getirdi.
İKİ MÜFETTİŞLİ SİSTEM
Milli Eğitim Bakanlığı'nda 2 ayrı müfettişlik sistemi bulunduğunu anlatan TEM-SEN Genel Başkanı Mehmet Pınardağ, "Milli Eğitim Bakanlığı aynı şartları taşıyan iki müfettiş istihdam ediyor. Bakanlık çok pahalıya mal olan müfettiş sistemi kullanıyor. Bu yapı çok pahalıya mal olan bir yapı. Erzurum'da 55 ilköğretim müfettişi var. Ama bir de Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde müfettişler bulunuyor. İstanbul, Ankara ve İzmir'de bulunan müfettişler, grup grup illere görevlendiriliyorlar. Bunlar 20-30 kişilik gruplar halinde uçakla gelir, kalır inceleme yapar ve yine uçakla geri dönerler. Bunun maliyeti korkunçtur. Geldikleri yerlerde müfettiş var, ama onlar yine gelir denetleme yaparlar. Bakanlık bünyesinde bulunan bir grup müfettiş uçakla gider, alınır, yine uçakla döner. Erzurum'da görev yapan ise ilçelere, köylere gider, bütün sıkıntıyı çeker ama diğerinin yarısı kadar maaş almaz. Ama ikisi de ayrı görevi yapar" dedi.
MANTIK DIŞI UYGULAMA
Bu yapıyı muhafaza etmenin akıl dışı, mantık dışı olduğunu kaydeden Pınardağ şunları ifade etti: "Bunu son yapılan Milli Eğitim Şuraları da aynı şeyi söylüyor. Tek denetim sistemine geçilmesi gerekir. Bilim adamları, eğitim bilimciler bunu savunuyorlar. Hiçbir Allah'ın kulu 'bu denetim sistemi doğrudur' diyemiyor. Eski bakanlardan Nevzat Ayaz değiştirmek için yasa tasarısı hazırladı, çıkaramadı. Erkan Mumcu tasarı hazırladı yetiştiremedi. Şimdiki sayın Bakanımız Hüseyin Çelik taslağı hazırlardı. Başbakanlığa sunulan tasarının çıkması lazım. Aksi takdirde çark boşa dönüyor, pahalıya mal olan yapı
işletilmeye çalışılıyor. Bu durumun örneği ne dünyada ne Avrupa'da var. Problemin acil çözümünü bekliyoruz."