Sağlık çalışanları bayramı buruk kutluyor
14 Mart Tıp Bayramını sorunlarla ve buruk olarak kutlandığının söyleyen Türk Sağlık Sen Erzurum Şube Başkanı Şerif Atilla Soylu, sendika binasın da yaptığı basın toplantısın da yine Hükümetin çıkarmak istediği Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı vardı.
14 Mart Tıp Bayramını sorunlarla ve buruk olarak kutlandığının söyleyen Türk Sağlık Sen Erzurum Şube Başkanı Şerif Atilla Soylu, sendika binasın da yaptığı basın toplantısın da yine Hükümetin çıkarmak istediği Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı vardı.
Başkan Soylu,” Hazırlanan yasalar sağlık alanındaki uygulamaların sorunları çoğaltması ve mevcut sıkıntıların çözümüne yönelik ciddi adımların atılmaması nedeniyle ne 14 Mart Tıp Bayram ne bir bayram gibidir. Ne de yılın diğer 364 günü bizim için mutlu geçmektedir” dedi.
SOSYAL GÜVENLİK REFORMU İLE HAKLARIMIZ KISITLANDI
Soylu konuşmasını şöyle sürdürdü, ”Bugün Türkiye’de Sosyal Güvenlik Reformu ile haklarımız kısıtlanmak ve yarınlarımızın tehlikeye atılmak istenmektedir. Olumsuzlukta eşitlik sağlama amacı güdülen bu reformla birlikte kamu çalışanının ve vatandaşın üstündeki yük artırılmakta emeklilik hayal olmaktadır. Sosyal güvenlik hakları açısından yarınları tamamıyla güvencesiz bırakan ve amaçlanan norm ve standart birliğini çalışanların aleyhine daha da bozan bu düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir. Sağlık çalışanları olarak yarınlarımız için, bugün sağlık kurum ve kuruluşlarında 2 saat iş bırakıyoruz. Bu bayram gününde hükümeti uyarıyor bu yasayı derhal geri çekin diyoruz. Ayrıca şu anda Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda bekleyen Kamu Hastane Birlikleri yasa tasarı ile hastaneler özelleştirilmeye çalışılmaktadır. Tüccarların bile yer aldığı fakat çalışanların temsil edilmediği hastane birlikleri yönetim kuruluna tanınan yetkilerle hastane bina ve arazilerin satışından, kurumda görev alacak personelin belirlenmesine kadar birçok yetki şahısların insafına bırakılmaktadır. Hastaneler birer rant merkezi, politize olup yerel siyasetçilerin, yön vereceği kurumlar haline geleceğini düşünmekteyiz. Son 5 yıldır uygulanan farklı istihdam politikalarında ısrar edilerek sağlıkta çalışma barışı bozulmuş, işyerlerinde huzur kalmamıştır. Sözleşmeli personellerin aile bütünlükleri parçalanmış, eşlerinden ve çocuklarından ayrı yaşamak zorunda bırakılmışlardır. Döner sermaye adaletsizliğine bir çözüm bulunmamış, röntgen birimlerinde çalışan personelin sağlığı tehlikeye atılarak mesai saatleri haftalık 40 saate çıkarılmaya çalışılmaktadır. Aile hekimliğinde aksayan yönlerin düzeltilmemesi, tayin ve terfilerde yaşanan adaletsizlikler nedeniyle sağlık çalışanları mağdur edilmektedirler. Sadece 1 yılda Sağlık Bakanlığında görev yapan doktorların 3 bin 16 tanesinin istifa etmesi bile sağlık çalışanların yaşadıkları sorunların önemli göstergelerinden biridir. Tüm bu sorunların yanına bir de hastanelerde yaşanan şiddet olayları eklenmektedir. Ne yazık ki özellikle son bir yılda hastanelerde fiziki ve sözlü şiddetin sınırları aşılmış, hastane odalarında doktorların kurşunlanmasından, sağlık çalışanlarına kar maskeli pusular kurulmasına kadar gelinmiştir. Sağlık çalışanları insanları yaşama döndürme mücadelesi verdikleri işyerlerinde, kendi can güvenliklerinden yoksun kalmışlardır. Özetlemeye çalıştığımız bu tablo ile sağlık çalışanlarının 14 Mart’ı bir bayram gibi kutlamaları mümkün değildir’ dedi.
SUYASİLERDEN DESTEK BEKLİYORUZ
Çalışanların bu bayramda mutlu olmak için siyasetçiler tarafından söylenen güzel sözlere değil yapılacak olan olumlu icraatlara ihtiyaçları olduğunu belirten Soylu, “Herkes üstüne düşeni bir an önce yapmalıdır. Türk Sağlık-Sen olarak bu olumsuzlukların gölgesinde, yine de tüm sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramı’nı gerçekten bir bayram olarak yaşayacağımız 14 Martlara kavuşmak dileğiyle kutlar, sağlık çalışanlarının yüzünün güldüğü günlerin yakın olmasını dileriz” dedi.