Emekli generallerden Nazmi Çağan’ın hatıralarından derlenen bilgiler, 1920 yılının 16 Mart sabahı gerçekleştirilen saldırıyı bizzat yaşayan Erzurumlu Cemil Teğmen’in, aynı zamanda bu menfur saldırının Anadolu sathına duyurulmasında da büyük rol oynadığına işaret ediyor.
DADAŞ TEĞMENİN ÖZVERİSİ
Hatıralarında, Kafkas Alayı’nda görevli Yarbay Kemalettin Sami Bey’in kurmaylığını yürüten Erzurumlu Cemil Teğmen’in, zekası ve askeri dehası ile çok kısa sürede ordunun gözbebeği haline geldiğini anlatan General Nazmi Çağan, ‘temiz ve kahraman Erzurum çocuğu’ diye tanımladığı genç subayın, birçok cephede at koşturduğunu ifade ediyor.
Erzurumlu Cemil Teğmen’in, Kafkas Alayı’nda görev yaptığı dönemde, İngilizlerin alçakça bir saldırısına maruz kaldığının anlatıldığı hatıralarda, bu hain baskının Anadolu ve dünyaya duyurulmasında da yine Dadaş Teğmen’in büyük rol oynadığı kaydediliyor.
HAİN SALDIRIYI DÜNYAYA DUYURDU
Çok sayıda askerin şehit olmasına neden olan İngilizlerin baskınını püskürtmek için var gücüyle mücadele eden Erzurumlu Cemil Teğmen, saldırının ardından şehitlerin fotoğraflarının Anadolu’ya dağıtılmasını sağlarken, böylece tüm dünyanın bu saldırıdan haberdar olmasının yolunu açmış oldu. İstanbul’un, İngiliz’in barbarlığını yakından görmesine de yarayan bu fotoğraflar, Teğmen Cemil’in talimatıyla M. Kemal’e de ulaştırılırken, resimler daha sonra Avrupa basını tarafından da delil olarak kullanıldı.
ERZURUMLU TEĞMEN CEMİL, TOP MERMİSİYLE ŞEHİT EDİLDİ
Doğma büyüme Erzurumlu olan Cemil Teğmen’in, 1921 yılında Sakarya Nehri kenarlarında Yunanlılara karşı cesur bir mücadele sergilediğinin anlatıldığı Çağan’ın hatıralarında, gözü kara subayın şehadet şerbetini nasıl içtiğine de yer veriliyor.
Komutanı tarafından görevlendirilen ve emrindeki eratla birlikte Kabaktepe’ye gelen Erzurumlu Cemil Teğmen, burada düşmana göz açtırmazken, Yunanlılara ait bir top mermisiyle hayatını kaybetti. Top mermisinin isabet etmesi nedeniyle paramparça olan ve cesedi bulunamadığı için mezarı olmayan şehitler arasında yer alan Cemil Teğmen, Erzurum’un da medarı iftiharları arasında bulunuyor. Hakkında bilinenler, emekli General Nazmi Çağan’ın hatıralarıyla sınırlı olan Cemil Teğmen’in, o dönemde Erzurum’da kardeş ve kız kardeşlerinin bulunduğu da net olmayan bilgiler arasında yer alıyor.