Erzurum'da tutuklu bulunan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'in avukatı Turgut Kazan, dava dosyasının Ankara'ya gönderilmemesine tepki göstererek, "Dava dosyası, Ankara'ya ulaşmadan binlerce kilometre yol kat etti. Tam bir skandal yaşıyoruz" dedi. Dosyayı Ankara'ya göndermeyenler aleyhine dava açacaklarını kaydeden Kazan, "Mahkeme başkanının derdi dosyanın Ankara'ya gönderilmemesidir. Adalet Bakanı da bu duruma seyirci kalıyorsa bugün olmazsa bile gelecekte mutlaka yüce divanda
yargılanacaktır" dedi.
//KAZAN BASIN AÇIKLAMASI YAPTI
Avukat Turgut Kazan, davanın seyrine ilişkin olarak İstanbul Barosu'nda basın açıklaması yaptı. Kazan, Erzurum'daki dava ile Yargıtay'daki davanın fiili ve şahsi bağlantı bulunduğu için dosyanın celbi ile incelenmesi ve birleştirme kararı verilmesini istediklerini belirterek, "Yargıtay 11. Ceza Dairesi de bu isteği değerlendirmek amacıyla dosyanın geciktirilmeksizin özel bir kurye aracılığıyla gönderilmesine karar verip, duruşmayı 14 Mayıs 2010'a bırakmıştı. Bu duruşmada da Erzurum Mahkemesi'nin dosyayıgöndermemesi nedeniyle Yargıtay 11. Ceza Dairesi, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi ilgilileri hakkında suç duyurusunda bulunulması ve dosyanın özel bir kurye aracılığıyla getirilmesine karar verip, duruşmayı 28 Mayıs'a erteledi. Sokaktan bir insanın bu birleştirme kararına itirazı gerekçe göstererek dosya Ankara yerine Diyarbakır'a gönderildiği için yine inceleme yapılmadı ve duruşma 11 Haziran 2010 tarihine ertelendi. Yine sokaktan gelen kişinin işten el çekmiş mahkeme heyetini reddetmesi gerekçesiyle dosyabir kez daha Diyarbakır'a gönderilmişti ve duruşma 18 Haziran 2010 gününe bırakıldı" diye konuştu.
//DOSYA TRAFİĞİ
Önceki gün Diyarbakır'dan Erzurum'a gönderilen dava dosyasının dün de Ankara yerine İstanbul'a gönderildiğini belirten Kazan, CMK'nın 337. maddesiyle suç sayılan kaçırma eyleminin tekrar edildiğini savundu. Avukat Turgut Kazam, dosyanın Ankara'ya ulaşmadan binlerce kilometre yol kat ettiğini ifade ederek, "Tam bir skandal yaşıyoruz. Bu örnek ilk defa bizim davamızda başlatıldı. Oysa hukuk devletinde kimin haklı, kimin haksız olduğuna yalnız bağımsız ve iyi işleyen yargı organı karar verir" dedi.
//CAN’IN SÖZLERİ
Avukat Turgut Kazan, Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can'ın Anayasa değişikliği ile ilgili sözlerine de değinerek, "Örneğin bir mahkeme başkanı istenen dosyayı isteyen mahkemeye, Başbakanlık ise bir Anayasa Mahkemesi kararını yayınlamak üzere resmi gazeteye göndermek zorundadır. Göndermeyen suç işler. Eğer Anayasa Mahkemesi kararı resmi gazeteye gönderilmediği için yayınlanmadıysa Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Başbakanlığı uyarmak zorundadır. Referandum sürecini YSK yürütür. Dolayısıyla Anayasa
Mahkemesi'nin kararını duyan YSK bu kararın yayınlanmasını bekler. Buna kim uymuyorsa Başbakan ve milletvekilleri dahil cezalandırılır" ifadelerini kullandı.
//SORUŞTURMA TALEBİ
Savcı Osman Şanal hakkında soruşturma açılması için daha önce yargıya başvurduklarını hatırlatan Kazan, şöyle devam etti;"Şimdi de müvekkilimiz için yargısız infaz yürüten ve ısrarla dosyayı göndermeyenler aleyhine dava açacağımızı söylemek istiyoruz. Bu konuda bilgi kirliliği yaratanları iyi tanımanızı istiyorum. Dosyanın Yargıtay'a gönderilmemesini alkışlarken, istenmesini sorgulayanlardan kimi meyhanecidir, kimi restoranda atıkları toplamaktadır. Kiminin 'Sacit Kayasu'yu kast etmiyorum', HSYK savcılıktan, yargıçlıktan ihraç etmiştir. Kimi askeri müdahale döneminde askeri yargıç olarak Selimiye'deki odasında mafya
babasıyla sevgilisini paravan arkasında buluştururken, solcusuna, dincisine en acımasız sıkıyönetim savcılığı yapmıştır."
Avukat Kazan, mahkeme başkanının derdinin dosyanın Ankara'ya gönderilmemesi olduğunu da iddia ederek, "Bu suçtur. Adalet Bakanı da bu duruma seyirci kalıyorsa bugün olmazsa bile gelecekte mutlaka yüce divanda yargılanacaktır" dedi.