ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Yılmaz: ‘Atatürk Üniversitesi, Bölgenin lokomotifi’
Yılmaz: ‘Atatürk Üniversitesi, Bölgenin lokomotifi’
KUDAKAF'25 tamamlandı
KUDAKAF'25 tamamlandı
Seyir halindeki tırda yangın çıktı
Seyir halindeki tırda yangın çıktı
Yılmaz: ‘Erzurum bir medeniyet şehridir’
Yılmaz: ‘Erzurum bir medeniyet şehridir’
Yıldırım Erzurum’un önemini anlattı
Yıldırım Erzurum’un önemini anlattı
HABERLER>GUNCEL
15 Ocak 2007 Pazartesi - 00:00

KAYBETTİĞİMİZ EKONOMİK DEĞERLER

HAYVANCILIK VE YÜN SEKTÖRÜ Erzurum’un kaybettiği, geçmişte katma değer üretme boyutunda il ekonomisine önemli girdiler sağlayan Yüncülük Sektörü’nün serüvenini sunmaya devam ediyoruz. Bu haftaki konuğumuz DATÜB Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nazmi Ilıcalı.

KAYBETTİĞİMİZ EKONOMİK DEĞERLER

KAYBETTİĞİMİZ EKONOMİK DEĞERLER HAYVANCILIK VE YÜN SEKTÖRÜ Erzurum’un kaybettiği, geçmişte katma değer üretme boyutunda il ekonomisine önemli girdiler sağlayan Yüncülük Sektörü’nün serüvenini sunmaya devam ediyoruz. Bu haftaki konuğumuz DATÜB Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Nazmi Ilıcalı. Organik Tarımın Erzurum’da gerçekleştirilmesi adına ciddi atılımlar başlatan DATÜB’ün Başkanlığını yürüten Ilıcalı, yüncülük sektörünün ihmal edilmiş ve bilinçsizce kaybedilmiş bir ekonomik değer olduğunu, bu sebeple de Erzurum’un çok ciddi bir imkanı yitirdiğini vurguluyor. KÜLTÜREL DEĞER VE KAYIBIN BÜYÜKLÜĞÜNE VURGU Ilıcalı’ya göre kıymetini zamanında veremediğimiz yüncülük sektörü Erzurum’da tarımsal ekonomide olduğu gibi sosyal yaşamda da etken olan bir değer. Ürettiği katma değer içinde istihdam oluşturucu bir özelliği var. El Sanatları çerçevesinde özellikle kırsalda gelir getirici ve yaşayanları o toprakta tutucu belirgin bir fayda sağlıyor. SEKTÖRÜN ÖNEMİNİ ANLAYAMADIK Ona göre yüncülük sektörünün kaybındaki temel etmen; sektörün iyi anlaşılmaması, Ankara merkezli üretilen tarım politikalarında sektörün önceliğine dikkat edilmemesi yatıyor. Ilıcalı, geçmişte yün ve yapağı üretimini destekleyen kamu kuruluşları olduğunu, özelleştirilmeyle bu kurumların kapatıldığını; böylelikle hem koyun hem de yün üreticilerinin kaderleriyle baş başa bırakıldığına işaret ediyor. ERZURUM’DA YÜNCÜLÜĞÜN SÜRECİ VE YENİ TREND Ilıcalı, yüncülük sektörünün tarihi süreçte Erzurum’a önemli faydalar ürettiğini, sektörün il adıyla özdeşleştiğine değinerek, sektörün Erzurum’dan çekilmesinin ağır maliyetler getirdiğine ve özellikle göç ve işsizliği tetiklediğine vurgu yapıyor. Ona göre yüncülük sektörünün bölge ve ildeki gerileme sebepleri arasında, Bölgesel hassasiyet ve kaynaklara itibar edilmeden yapılan merkezi tarım politikaları, özelleştirme sonucu sektörü sahiplenen kamu kurumlarının kapanması, kırsal alanda yüncülük sektörünün desteklenmemesi ve el sanatlarının ihmal edilmesi yer alıyor. YÜN VE ALTIN BENZETMESİ Ilıcalı Yün sektörünün kültürel önemine de dikkat çekiyor. “Yün, kültürümüzün önemli bir parçasıydı. Onula giyinir ve onunla düşünürdük.” diyen ılıcalı, sektörün yaşadığı ivme kaybının ekonomik alanda olduğu gibi sosyal yaşamı da olumsuz etkilediğini belirtiyor. Organik tarım kapsamı içinde elyafa karşı organik yun tarımı yapılır mı diye soruyoruz ılıcalı’ya.. “Elbette”, diyor. “Ama bunun altyapısını oluşturmak lazım. Öncelikle koyunculuğu ihya etmek, kırsalda koyun, yüncülüğe yönelik koyunculuğu desteklemek lazım” cevabını veriyor. YÜN OLMAYINCA BORSASI DA OLMAZ Erzurum’da Yün Borsası kurulması fikrini dillendiriyoruz. “Yüncülük yok ki borsası olsun” diyor ve bu duruma üzüldüğünü hissettiriyor. Ilıcalı’nın gerçekten önemli tespitler içeren görüşlerini aktarıyor, sektörün büyüme ve gelişme sürecine girmesi için bir kamuoyu oluşturulması gereğine dikkat çekiyoruz. PROF.ÖGEL’İN TESPİTLERİ DATÜB Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi ılıcalı Yüncülüğün kültürel boyutuna değinerek başlıyor konuşmaya: “Yüncülük sektörü Başta Erzurum olmak üzere Türk insanın yaşantısının bir parçasıdır. Nitekim Prof. Dr. Bahattin Ögel “Türk Kültürü” eserinde yünün Türk insanı için önemini çok iyi açıklamıştır.” diyor ve ekliyor: “ Özellikle Erzurum’da iklim şartlarının ağır ve sert olması yünün önemini artırmaktadır. Şuan itibariyle her ne kadar da yüne rağbet azalmış olsa da atalarımızın vazgeçilmeziydi yün. Orta Asya’dan bugüne kadar yün hayatımızda çok önemli bir yer almıştır. Yünden çadır, yatak, yogan, yastık gibi eşyaların yanı sıra giysi de yapılıyor. Yünün bu kadar önemi olmasından dolayı ülkemizde küçükbaş hayvan, kıl keçisi ve tiftik keçisi oldukça yoğundu. Şimdilerde özellikle küçükbaş hayvancılıkta ciddi boyutta düşüş var. Buna bağlı olarak ta yüncülük sektöründe de gerileme söz konusu.” YÜNCÜLÜK VE SAĞLIK BOYUTU İşin sağlık boyutuna da temas etmeden geçmiyor Ilıcalı ve şunları aktarıyor:” “Yün sağlık açısından da büyük önem arz etmekte. Geçmiş yıllarda iklim şartlarının daha ağır ve çetin geçmesine rağmen romatizma hemoroit gibi hastalıklar bugünkü kadar yaygın değildi. İnsanlarımızı o dönemlerde genelde yün çorap, yün kuşak, yün yelek, Yün papak gibi giysiler kış aylarında vazgeçilmeziydi. Şimdi ise yüncülük sektörünün gerilemesiyle yünden olan giysilere de talep azaldı.” 24 OCAK KARARLARI SEKTÖRÜ BİTİRDİ Sektördeki gerilemenin nedenlerini konuşuyoruz Ilıcalı’yla. İlginç gözlem ve tespitlerini şöyle bir çerçevede sunuyor: “Yüncülük sektörünün gerilemesinin en büyük nedeni 24 Ocak kararlarıyla çıkan Serbest Ekonomi sistemi. Bu sistem ile birlikte Dış ülkelere ihracatımız durdu. 1970’li yılların sonlarından 1980li yılların başlarına kadar Erzurum’dan İran Irak, Suriye ve Libya gibi ülkelere koyun eti ihraç edilirdi. Bu ihraç küçükbaş hayvancılığın gelişmesine çok büyük etkendi. Çıkan 24 Ocak Kararları sonrasında başta bu ihracatlar durdu. Koyun eti ihraç ettiğimiz ülkeler artık Avusturalya’dan et ihtiyacını gidermeye başladı. Bu arada IMF ile yapılan stand-by anlaşması gereği çiftçiye destek veren tarımsal KİT’lerin kapatılması istendi. Bu anlaşma sonrasında Yün Yapağı Kurumu, Et Balık Kurumu, Süt Enstitüsü Kurumu ve Yem Sanayi Kurumu gibi çiftçiye destek veren önemli kuruluşlar özelleştirildi.” ÜRETİM DURDU, İTHALAT BAŞLADI 24 Ocak kararları öncesinde Türkiye’ye bir gram Tarım ürünü giremezken, karardan bir ay sonra 500 ton koyun peyniri ithal edildiğine işaret eden Ilıcalı bakın neler anlatıyor:” Bu peynir fiyatları karşısında Türk Koyun peyniri üreten çiftçinin durması mümkün değildi. Türk çiftçisi girdilerin fazla fiyata aldığı ve üretimin yeterince desteklenmediği için dışarıdaki çiftçiyle rekabet edecek gücü yok. Çiftçimize ve ürettiği ürüne gerekli destek sağlanırsa bizim çiftçimizin karşısında hiçbir çiftçinin rekabet etme şansının olmayacağı kanaatindeyim.” NELERİ KAYBETMEDİK Kİ, YÜNCÜLÜKLE BİRLİKTE, NELERİ… Sektördeki gerilemenin yol açtığı kayıplar var. Ilıca’lıya bunların neler olduğunu soruyoruz. Şöyle cevaplandırıyor Ilıcalı:” Yün sektörünün gerilemesiyle neler kaybettiğimizi sıralayacak olursak başta yünün yerini dolduran elyaf hammaddesine milyarlarca dolar ithalat parası ödüyoruz. Halı Kilim gibi ev eşyaları geçmiş yıllarda Erzurumlu tarafından dokunarak ekonomiye katma değer sağlardı. Ayrıca kültürümüzde çok önemli yerini kaybediyor. Mesela Erzurum’un kendine has giysileri yünden yapılırdı. Şuan bar elbisesi dediğimiz Zığva, Yelek, Kuşak, o dönemlerde Erzurumlunun giysisiydi ve yünden yapılırdı. Şimdi artık sadece Bar ekipleri bu giysileri kullanıyor. Zaten bu elbiseleri bulmakta artık çok zor. Çünkü yüncülük sektörünün gerilemesi bu sektörde sanatını icra eden esnafımızın kepenk kapatmasına neden olmuştur. Yine kadınlarımızın sürekli olarak giyindikleri ihram gibi önemli bir kültürümüzde yün sektörünün gerilemesiyle kaybolma noktasına gelmiştir. En önemlisi eskiden çocuklarımızı evlendirdiğimizde kız tarafı oğlan tarafından yün isterdi. Yani Altın gibi çok değerliydi.” SORUNUN AŞILMA ŞANSI VAR MI? Sektör eski görkemine nasıl kavuşur? Sorunların aşılması mümkün müdür? Ilıcalı çözüm önerileri babında şunları aktarıyor bize:” Çözümü için başta Erzurum üzerindeki karabulutu atmalıdır. Açık konuşmak gerekirse Erzurum şuan ürettiği tarımsal ürünlerde ulusal pazara çıkması gelişmiş bölgelerde tarımsal üretim yapan çiftçilerle rekabet etme şansı yoktur.” ERZURUM’UN REKABET GÜCÜ DÜŞÜK, ŞANSI DA.. Niçin diyor ve Ilıcalı’nın suale verdiği karşılığı dinliyoruz:”Gelişmiş bölgelerde üretilen tarım ürünleri ile Erzurum’da üretilen tarım ürünlerini karşılaştırdığımız zaman üç önemli faktörle karşılaşıyoruz. 1. faktör Erzurum’da tarımsal verimliliğin düşüklüğü; Erzurum’da sürdürülen tarımsal faaliyeti incelediğimizde görürüz ki Erzurum çiftçisi ekmiş olduğu 1 kg buğdaya karşılık en fazla 5-7 kg ürün alır. Çukurova üreticisi ise ekmiş olduğu 1 kg buğdaya karşılık 35-40 kg ürün alır. Hatta Erzurum’da çiftçi tarlasından bir yılda bir ürün kaldırırken yine Çukurova çiftçisi bir yılda aynı tarladan 3-4 ürün alır. Erzurum çiftçisi tarımsal üretimde kullandığı mazot, gübre tohum ve zirai kredi faizi Çukurova çiftçisiyle aynı fiyatadır. Açık ifade ile Erzurum çiftçisi tarımsal üretimde kullanmak üzere aldığı zirai krediyi bir üründe değerlendirirken Çukurova üreticisi aldığı zirai krediyi en az üç üründe değerlendiriyor. TARIMSAL ÜRETİMDE KALİTE SORUNU ÇÖZÜM BEKLİYOR 2. Faktör: Tarımsal Üretimde Kalite; Tarımsal üretimde kalite verimle ve sertifikalı tohumla ilgilidir. bire 5-7 kg ürün alan üreticinin kaliteli ve sertifikalı tohum kullanması zordur. Tarımdan para kazanmıyor ki sertifikalı tohum alabilsin. Bugün Erzurum’da hala dedesinden kalma tohumu eken üretici vardır. Bugün 1 milyonun üstünde olan sertifikalı tohumuna devlet destek verse bile kazancı ortada olduğu için Erzurum çiftçisinin ilgisini çekmez. 3. Faktör: Ürün Çeşitliliği; Erzurum’da ekilen tarım ürünleri kısıtlıdır. Batıda Tütün, Pamuk, Ayçiçeği, Fasulye, Soya, Zeytin, Fındık gibi ürün çeşitliliği varken Erzurum’da Arpa Buğday Çavdar ve az sayıda nohut mercimek çeşitliliği mevcut. ERZURUM PAZARINA HAKİM UNSURLAR Bu faktörleri göz önüne alırsak önemli bir gerçeği ortaya çıkarırız. Bu gerçek gelişmiş bölgelerde üretilen tarım ürünlerinin Erzurum Pazarına hakim olmasıdır. Erzurum Pazarı gelişmiş bölgelerin elindedir. Dünya’da Amerika gibi gelişmiş ülkeler gelişmemiş ülkelerin ekonomisini nasıl etkiliyorsa gelişmemiş ülkelerin pazarını nasıl ele geçiriyorsa Türkiye’de de gelişmiş bölgeler gelişmemiş bölgelerin pazarını ele geçirmiştir. Bölgeler arası gelişmişlik burada açıkça kendini göstermektedir. Bana göre Erzurum var olan potansiyelini iyi değerlendirmeli ve ulusal pazara çıkmalıdır. Erzurum’da tarım arazilerinin toprağı batıdaki arazi topraklarına göre daha temizdir. Ben Erzurum tarım ürünlerinin ulusal pazara çıkarmanın ve ulusal pazara hakim olmanın tek yolunun organik üretimden geçeceğine inanıyorum. ORGANİK YÜN ÜRETİMİ MÜMKÜN MÜ? Organik Yün üretimi olabilir mi, sorumuzu cevaplandırıyor Ilıcalı ve şunları anlatıyor:”Organik Yün üretimi AB’nin mecbur tuttuğu kuralların başında geliyor. Özellikle Bebek giysilerinin organik yünden üretilme mecburiyeti var. Organik yün üretimi için aşırı talep var ancak, üretim noktasında sıkıntı yaşıyoruz. Yün üretimini istenilen düzeye çıkarmak için teşvikler biran önce hayatiyete geçirilmeli. Mesela Eskiden var olan Yün Yapağı Kurumlarının tekrar faale geçmesi çiftçiyi küçükbaş hayvancılığa ve yün sektörünün canlanmasına teşvik edecektir.” Ilıcalı’nın görüş ve tespitlerini, sektörün geleceği açısından fevkalade önemli buluyoruz. Okurlarımızın, tarım sektörü uzmanlarının da böyle bir düşüncede olacaklarına inanıyoruz. Gelecek hafta ilgili kamu kurum ve kuruluşların meseleye bakış açılarını ve yaklaşımlarını aktaracağız. ARAŞTIRMA: Mahmut AKDAĞ [email protected]

 
 
Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
YRD. DOÇ. DR. KANTARCI:
'' KONGREDEN TASARI GEÇERSE, İLİŞKİLER PATALOJİK VAKA HALİNİ ALIR” ERZURUM ...
OKUMAK İÇİN BAŞBAKAN ERDOĞAN’DANYARDIM İSTEDİ
Annesi tarafından okuldan alınmak istenen 6. sınıf öğrencisi Merve Gül ...
DADAŞKENT BELEDİYE BAŞKANI VAHDETTİN YAYLALI:
Olimpiyatların Erzurum’un olacağına yürekten inanyıyoruz Dadaşkent ...
 
ERMENİLER ARŞİVLERİ AÇMAKTAN KAÇINIYOR
Sözde soykırım yalanının ortaya çıkmasından çekinen Ermeniler, arşivleri açmaktan kaçınıyor.
AK PARTİ YEREL YÖNETİMLERİ DANIŞMA TOPLANTISI YAPTI
AK Parti Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, toplumda birlik ve beraberliği ...
ORTA ASYA-ANADOLU BAĞINI GÖSTEREN MEZAR
Anadolu'da ilk kez, insan at ve köpeğin yan yana gömüldüğü bir mezar ortaya ...
 
2005 YILINA GÖRE 2006 YILINDA ÖDENEĞİ 45 MİSLİ ARTIRILAN
KÖYDES KÖYLERİN UMUDU OLDU Bu hafta il genel sekreteri Ramazan Sodan’la ...
YEREL YÖNETİMLERİN HİZMET NABZI
Dumlu, turizm beldesi olma yolunda Bu haftaki yerel yönetimlerde hizmetin ...
Eğitimciler, eğitimci başkanla istişare ettiler
Erzurum Kazım Karabekir Belediye Başkanı Dursun Şahin, Talim Terbiye Kurul ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Bağlantılı İlişkiler
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Bir yumrukta çürüyen vicdan
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Asansör Takım Olmanın Alemi Var mı? Ve Erzurumspor Gerçeği
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Dadaş Tahsin Bayramoğlu’nun ardından
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Türk Milleti: Medeniyetin Evrensel Mimarları
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurum’un Dirilişi yahut 107 Yılın Çığlığı
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva