Kırmızı et sektörünün sancılı günler geçirdiği bir dönemde, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Doğu Anadolu Bölgesi Uzmanı Veteriner Hekim Turhan Beker’in iddiası, gündeme bomba gibi düştü. Erzurum’da son iki yıldır İlkbahar ve Sonbahar döneminde yapılan Şap aşılamalarında hastalığına dair en ufak bir bulguya rastlanmadığına dikkati çeken Beker, “Bu yıl İlkbahar döneminde yapılan aşılamalardan yaklaşık bir ay sonra maalesef Erzurum’daki hayvanlarda Şap hastalığına rastlanmaya başlandı.” diye konuştu. Şap hastalığının normal şartlarda Erzurum’da rastlanması neredeyse imkansız hale getirilen bir hayvan hastalığı olduğuna vurgu yapan Beker, “Bu durum gösteriyor ki, bu yıl içerisinde Erzurum’a sokulan hayvanlar, Şap hastalığının da şehrimize gelmesine neden oldu.” diye konuştu. Erzurum’daki hayvan pazarlarına dışarıdan getirilen hayvanların, hastalığın yayılmasına neden olduğunu dile getiren Turhan Beker, birçok köy ve yaylada Şap hastalığının görülmeye başlandığını ifade etti.
//BEKER’İN İDDİALARI
Hastalıkla mücadelede, hayvan pazarının sürekli dezenfeksiyonunun şart olduğunu ifade eden FAO Bölge Uzmanı Beker, Tarım İl Müdürlüğü, Ticaret Borsası ve belediyelerin ortak bir çalışma yürüterek, hayvan pazarları ve çevresinde gerekli önlemleri almaları gerektiğini kaydetti. Yetiştiricilerin, ahırları yıkayıp dezenfekte etmelerinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Turhan Beker, “Hayvancılığa ve hayvanlara zarar veren bu hastalıkla mücadelede tek başına aşılamayla mücadele yeterli değildir. Hayvan hareketlerinin ciddi manada kontrolü, bu hastalığın önlenmesinde önemli bir aşamadır. Üreticilerin bilinçlendirilmesi ve dezenfeksiyon çalışmalarının yoğunlaştırılması, büyük bir gerekliliktir.” şeklinde konuştu.
ŞAP NEDİR?
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Doğu Anadolu Bölgesi Uzmanı Veteriner Hekim Turhan Beker, hayvancılık sektörünün karşısında önemli bir sorun olarak nitelendirilen Şap hastalığı hakkında bilgiler de aktardı. Beker, halk arasında tabak hastalığı olarak bilinen Şep’ın, bütün çift tırnaklı hayvan türlerinde görülebilen bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirten Beker, “Öncelikli olarak hayvanın ağız içi, tırnaklar, memeler, işkembe de çeşitli (kesecikler) yaralarla karakterizedir. Hayvan, yaşına ve cinsiyetine göre hassasiyet gösterir. Şap hastalığının etkeni bir virüs olup, birbirinden farklı 7 tipi mevcuttur. Bunlar A, O, C, Sat 2, Sat 3 ve Asya 1 Tipi olarak adlandırır. Tiplerin içinde ayrıca çok sayıda alt tipler mevcuttur. Koruyucu aşılar buna göre hazırlanır.” dedi. Hasta hayvanların sağlamlara teması, idrar, gübre, süt, sparma ile hastalığın bulaştığını anlatan Beker, “Ayrıca hastalık etkeninin bulaşmış olduğu deri, yem, yataklık, ot, su, bakıcı, nakil vasıtaları, hastalıklı etlerden yapılan salam, sosis, gibi ürünler ile fare, kuş, yılan, kaplumbağa, gibi taşıyıcılarla da bulaştırma mümkündür.” ifadelerini kullandı.