ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Kırmızı Tepeler'de gökkuşağı şöleni
Kırmızı Tepeler'de gökkuşağı şöleni
Gözyaşlarıyla uğurlandı
Gözyaşlarıyla uğurlandı
Uçar Üretim Atölyesi Projesini değerlendirdi
Uçar Üretim Atölyesi Projesini değerlendirdi
Hacımüftüoğlu’ndan ‘Zeki Ekonomi’ vurgusu
Hacımüftüoğlu’ndan ‘Zeki Ekonomi’ vurgusu
PEF’de Yapay zeka konuşuldu
PEF’de Yapay zeka konuşuldu
HABERLER>GUNCEL
19 Şubat 2007 Pazartesi - 00:00

Erzurum Gazetesi Arşiv

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ’NİN DEĞERLİ BİLİM ADAMLARINDAN PROF. DR. SEVİM SAĞSÖZ EMEKLİ OLDU. ERZURUM SİZİ UNUTMAYACAK Bir dönem Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcılığı, 9 yıl Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanlığı, 11 yıl Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölüm Başkanlığı yapan 42 yıllık akademisyen Prof. Dr. Sevim Sağsöz emekliye ayrıldı.

Erzurum Gazetesi Arşiv

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ’NİN DEĞERLİ BİLİM ADAMLARINDAN PROF. DR. SEVİM SAĞSÖZ EMEKLİ OLDU. ERZURUM SİZİ UNUTMAYACAK Bir dönem Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcılığı, 9 yıl Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanlığı, 11 yıl Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölüm Başkanlığı yapan 42 yıllık akademisyen Prof. Dr. Sevim Sağsöz emekliye ayrıldı. Ciddiyeti ve disipliniyle örnek bir bilim adamı olan Prof. Dr. Sağsöz, Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nin ilk bayan öğretim üyesi olmasının yanında, bu bölümde en uzun süreli görev yapan ilk bayan öğretim üyesiydi. Güzel Sanatlar Fakültesi’nin bugün sahip olduğu modern binanın temelini de atmış olan Prof. Dr. Sağsöz, genç sanatçı adaylarının daha çağdaş bir ortamda eğitim görmelerinde en büyük pay sahibi oldu. Atatürk Üniversitesi’nin gözde bilim adamlarından Prof. Dr. Sevim Sağsöz, emekliye ayrıldı. Bilim adamlığının 42. yılında emekliye ayrılan Prof. Dr. Sağsöz, başarılarla dolu bu yıllara rektör yardımcılığı, dekanlık ve bölüm başkanlığı gibi önemli görevler de sığdırdı. Prof. Dr. Sevim Sağsöz’ün emekliye ayrılması dolayısıyla Ata Konağı’nda düzenlenen veda yemeğine Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Kaya, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mükerrem Kaya, İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevim Akten ve çok sayıda öğretim üyesi katıldı. Yemekte sinevizyon gösterisi eşliğinde öz geçmişi okunan Prof. Dr. Sağsöz duygulu anlar yaşadı. 9 yıl boyunca dekanlık yaptığı Güzel Sanatlar Fakültesi’nin sahip olduğu modern binanın temelini de atmış olan Prof. Dr. Sağsöz, söz konusu binanın yapımı için yoğun çaba sarfetti. Atatürk Üniversitesi’nin en görkemli ve donanımlı fakülteleri arasında yer alan Güzel Sanatlar Fakültesi için sarfettiği gayretlerden ötürü fakülte öğrencileri ve öğretim elemanları Prof. Dr. Sevim Sağsöz’e minnettar. Veda yemeğinde ilk konuşmayı yapan Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mükerrem Kaya, fakültesinin çok değerli bir bilim adamı olan Prof. Dr. Sevim Sağsöz’ün emekliye ayrılmasının hüznünü yaşadığını söyledi. Prof. Dr. Sağsöz’ün ciddiyeti, disiplini ve duruşuyla çevresine örnek olduğunu belirten Kaya, “Onunla çalışmaktan ve aynı fakültede görev yapmaktan büyük mutluluk duydum. Kendisine yaşam boyu sağlık ve mutluluklar diliyorum.” dedi. Atatürk Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Kaya ise, “42 yıllık bilim adamlığı serüveninin 40 yılını üniversitemize vermiş değerli bilim adamı Prof. Dr. Sevim Sağsöz’e üniversitemiz minnettardır. Üniversitemizde çok önemli görevlerde bulunan ve büyük hizmetler sunan Prof. Dr. Sağsöz’e şükranlarımızı sunuyoruz.” diye konuştu. 42 YILLIK BAŞARI SERÜVENİ Prof. Dr. Sevim Sağsöz katılımcılara teşekkür ederek başladığı konuşmasında, “Bugün benim için 42 yıllık bir serüvenin resmi olarak bittiği gün. Resmi diyorum çünkü gayri resmi olarak öldüğüm gün bitecek. Son 15 belki de 20 yıldır şunu söylüyordum. Benim için en zor zaman emekli olduğum gün olacak. Ve bugün o çok korktuğum güne ulaştım. Bir taraftan bugüne gelebildiğim için mutluyum. Bölümümüzde en uzun süre ve yaş haddine kadar çalışan kişi oldum. İki yıl Adana, 40 yıldır da üniversitemizde olmak üzere yaklaşık 42 yıl.” şeklinde konuştu. 40 YIL DAHA ÇALIŞACAK HEYCANIM VAR “İnanın imkanım olsaydı bir kırk yıl daha çalışacak heyecanım var.” diyen Prof. Dr. Sağsöz, şunları söyledi: “İçimdeki çalışma ve iş yapma heyecanı hiç bitmedi. İşimi o kadar seviyorum. Hele hocalık dünyanın en kutsal görevi bence. Bazılarının Pazartesi sendromu vardır. Benim içinse en güzel gündür. Çünkü Cumartesi-Pazar evde sıkılmışımdır. Benim iş sevdam bazen birlikte çalıştığım insanları sıkmıştır. Güzel Sanatlar Fakültesi’ne Dekan olduğum zamana kadar yaklaşık 11 yıl bölüm başkanlığı yaptım. Mesaiye her zaman sekize beş kala gelirdim. Mesaiye geldikten 5-10 dakika sonra bölümü gezer kontrol ederdim. Arkadaşların bazıları kıdemli duruma gelince yani Yardımcı Doçent olunca şunu söylediler: ‘Hocam ne olur 15 dakika geç gelin, biz Yenişehir’den geliyoruz. Arka kapıdan kaçamak giriyoruz.’ Ben de dedim; ‘Ben yine sekizde geleyim, öyle alışmışım. Size 15 dakika tolerans tanıyorum.’ Zamana riayet etmek benim için büyük tutkudur. Bunu öğrencilerimle de ilk derste pazarlığını yapardım. Ben Fahrettin Tosun’un asistanlığını doçent olana kadar yaptım. Hocam benim ide olumdu. Tam kırk yıl gerek asistan, gerek hoca olarak tek bir gün tek bir dakika dersime geç girmedim. Benden sonra geleni de içeri almadım.” Zor derslere girdiğini ve geçmek için araya torpil sokmak isteyen öğrencilerin geçme durumunda olsalar dahi dersten bıraktığını belirten Prof. Dr. Sağsöz, bir zaman adını “Gavur Hoca” koyanlar olsa da okul bitince çok sayıda öğrenciden teşekkür mesajları aldığını ifade etti. AKIL ALMAZ YIPRATMA KAMPANYALARINA MARUZ KALDI Özellikle Rektör adaylığı döneminde inanılmaz iftiralara maruz kaldığını ifade eden Prof. Dr. Sevim Sağsöz, sözlerine şöyle devam etti: “Beni yakından tanımayan insanlar da yıllarca beni kendilerine göre bir yerlere oturttular. Özellikle rektörlük seçimlerinde beni yıpratmak için ‘acımasız, uzlaşmaz, ateist, solcu, başörtü düşmanı’ gibi sözler değişik zamanlar duydum. Ancak bu sözleri de, söyleyenleri de ciddiye almadım. Bütün hayatım boyunca çok çalıştım. Her zaman ilkeliydim. Hiç kimseye, ama hiç kimseye diyet borcum yok. Her yere kendi tırnaklarımla kazıyarak geldim. Her zaman çıkarcı insanlardan, yağcı insanlardan nefret ettim. Başarılı insanlara destek oldum. Başarı ve dürüstlük her zaman benim için ön koşul oldu. İdareciliklerimde hayatımın her döneminde olduğu gibi adil oldum. Beni rahatsız eden hiçbir şeyi geride bırakmıyorum. Devletimin çıkarı, kendi çıkarlarımdan her zaman önde gelmiştir. Gerektiğinde bir tek plastik maşrapa için pazarlık ettim. Hiçbir haram ya da keyfi lokma boğazımdan geçmedi. Hesabım her zaman açık, ölene kadar bu dünyada, öldükten sonra da öbür dünyada. Çalışırken çoğu zaman tek bayandım, sıkıntılar elbette oldu. Ancak bu sıkıntılar beni hiç yıldırmadı, daha çok kamçıladı. Sizlerin de bildiği gibi akademik hayat çok fazla özveri isteyen ancak bir o kadar gurur ve onur veren bir süreçtir. Erzurumlu olmama karşın Profesör olana kadar akrabalarımla dahi ilişkilerim çok yakın ve düzenli olamadı. Uzun yıllar laboratuar ya da odamda kimseyle fazla görüşmedim, zamanımı çalışarak geçiriyordum. Bu yılları testileri doldurduğum yıllar olarak değerlendiriyorum. Kitaplarımı o yıllarda hazırladım. 1987 yılınca bölüm başkanı olunca asistanlarım dışında odamı herkese açık tuttum. Çünkü herkes için bir şeyler yapmam gerektiğine inanıyordum.” GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ HAYATININ SEYRİNİ DEĞİŞTİRDİ 1996 yılında kabul etmekte çok direndiği Güzel Sanatlar Fakültesi dekanlığına atanınca hayatının seyrinin değiştiğini vurgulayan Prof. Dr. Sevim Sağsöz konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Ben genç sanatçı adayları için gece gündüz çalışırken, onlar sosyal yapıları ile beni törpülemeye başladılar. Daha önce zaman ayırmadığım, kafa yormadığım sanat, bana yaşama daha sıkı sarılmayı öğretti. Dokuz yıl onları da zorladım, mesai için sıkıştırdım, üzdüm, üzüldüm, her şeylerine kafa yordum. Ama çok sevdim hepsini. Yüreğimde var olan ama başkalarının bilmediği sevgi dalga dalga yayıldı. Bu duygu ve çabalarla 2004’te gerçekleştirdiğimiz “Sanatta Anadolu Aydınlanması” adanı koyduğumuz sempozyumda, Türkiye’de hatta dünyada tanınan Burhan Doğançay gibi sanatın duayenleri, sayıları 33 olan Güzel Sanatlar Fakültesi arasında fakültemizin ilk altıya, fiziki altyapı bakımından birinci sıraya oturduğunu kabul ettiklerini ifade etmeleri beni nasıl bir gurura ve mutluluğa ulaştırdı bilemezsiniz. Bu sempozyumla dokuz yıllık gayretlerimizin jübilesini yapmış oluyorduk. 1996 yılında bölümümde kongre başkanı olarak gerçekleştirdiğim ‘3. Çayır Mer’a Yem bitkileri kongresi’nde duyduğum hazzı yeniden yaşıyordum. Son 10-15 yılda çok güzel şeyler yaşadım. Bunların bazıları benim aklımda, gönlümde olmayan şeylerdi. Bu büyük gurur ve onuru bana yaşatan devletime ömrüm oldukça şükran duyacağım. Sanırım devletimin benim bu kadar çok şeye layık görmesinin nedeni hayatım boyunca ilkeli davranmam, daima dik durmamdan olmuştur.” ATATÜRK ÜNİVERSİTELİ GENÇLERE SESLENDİ Atatürk Üniversitesi’nin 10. yılında asistan olup, 50. yılında emekli olan birisi olarak üniversitenin nereden nereye geldiğini çok iyi bildiğini kaydeden Prof. Dr. Sağsöz, sözlerini şöyle tamamladı: “Özellikle gençlere söylemek istiyorum, gerek yurtiçi, gerekse yurdışı çalışmalarım sırasında katıldığım pek çok kongre ve sempozyumlarda şunu anladım. Atatürk Üniversitesi çok sağlam temeller üzerinde kurulmuş ve gelişim sürecini çok iyi geçirmiş, Türkiye’deki ilk altı üniversiteden birisidir. Devletimizin üniversitenin kuruluşundan bugüne kadar her yönden desteklediği ayrıcalıklı bir kurum olmuştur. Emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Atatürk Üniversiteli olmaktan her zaman gurur duydum. Siz gençlerin de gurur duymasını istiyorum. Üniversitemiz kadar kendinize güvenin, korkak ve ürkek olmayın, bilgili ve çalışkan olun. her şeyden önce sosyal ve entelektüel olun. Değişik konularda okuyarak ve sanatın herhangi bir dalıyla ilgilenerek hayatınızı zenginleştirin. Devletimizin ve milletimizin bekâsı için size düşeni yapmaktan kaçınmayın. Allah sağlık verirse, emekliliğimi mutlu yaşamak istiyorum. Yine bölümüme gideceğim. Seçerek aldığım genç bilim adamları ile beraber olacağım. Üniversitemizin özellikle Ziraat ve Güzel Sanatlar Fakültelerinin gelişmesini keyifle izleme devam edeceğim.” VEFA ÇOK ÖNEMLİ BİR ERDEMDİR Akademisyenlik hayatında bir bayan akademisyen yetiştirmeyi çok arzu ettiğini vurgulayan Prof. Dr. Sağsöz, veda yemeğine katılan ve kendisinin asistan olarak aldığı Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlknur Akgün ile Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Akkaya’nın yemeğe katılmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi. Prof. Dr. Sevim Sağsöz, akademik hayatı boyunca başarılı öğrencilerin her zaman destekçisi olduğunu ve bu öğrencilerin bölümde asistan olarak kalmaları için çok çalıştığını vurguladı. Vefanın çok önemli bir erdem olduğunu ifade eden Prof. Dr. Sağsöz, kendisini yetiştirenlere vefalı olanlara karşı yetiştirdiklerinin de vefalı olacağını ifade etti. Gecede daha sonra Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mükerrem Kaya tarafından Prof. Dr. Sevim Sağsöz’e hizmetlerinden dolayı şükran plaketi takdim edilirken, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekan Yardımcısı Yard. Doç. Dr. Selda Kulluk Yerdelen, Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ali Koç ve Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlknur Akgün tarafından, Prof. Dr. Sağsöz’e çeşitli hediyeler verildi.

 
 
Kur’an Eğitimi ve Yaz Kur’an Kursları
YORUMLAR
 Onay bekleyen 7 yorum var.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Erzurum Gazetesi Arşiv
9. kattan atladı burnu bile kanamadı Erzurum'da işsizlik nedeniyle ...
Erzurum Gazetesi Arşiv
OTOPARK SORUNU BÜYÜYOR Erzurum 2011 gibi uluslar arası bir organizasyona ...
İZMİR'Lİ TURİSTLER PALANDÖKEN'DE KAYAK KEYFİ YAŞADI
Hafta sonu tatilinde kayak yapmak için İzmir'den Erzurum'a gelen yerli ...
 
TELEVİZYON İZLEYİCİSİ
"KURTLAR VADİSİ-TERÖR"ÜN SANSÜRLENMESİNE TEPKİLİ Özel bir televizyon ...
ERZURUM’UN KÜLTÜREL MİRASINA DESTEK
Erzurum Kültür-Sanat ve Diyaloğu Geliştirme Derneği (ERKÜSAD) Başkanı ...
BALIK SATIŞLARINDA PATLAMA
Erzurum’da balık tüketimi satıcıların yüzünü güldürüyor. Çaykara ...
 
Plakaya ceza yazan polislere uyarı
İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu yayınladığı genelge ile araçların plakalarına ...
PALANDÖKEN KAYAK MERKEZİ İÇİN TANITIM ATAĞI
Dedeman Holding, 2011 Dünya Üniversiteler Kış Oyunları'na ev sahipliği ...
İHA GENEL MÜDÜR YARDIMCILARINDAN DAGC'YE ZİYARET
İhlâs Haber Ajansı'nın (İHA) Erzurum'da yapılan bölge toplantısına katılan ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Bağlantılı İlişkiler
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Bir yumrukta çürüyen vicdan
Ö. Faruk Kayaalp
Ö. Faruk Kayaalp
Asansör Takım Olmanın Alemi Var mı? Ve Erzurumspor Gerçeği
Baki Gezmiş
Baki Gezmiş
Dadaş Tahsin Bayramoğlu’nun ardından
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Türk Milleti: Medeniyetin Evrensel Mimarları
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Erzurum’un Dirilişi yahut 107 Yılın Çığlığı
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva