Aksakal'ın bu kapsamda geçtiğimiz günlerde özel yetkiyle Erzincan'a gittiği ve Ergenekon soruşturması kapsamında aralarında Atatürkçü Düşünce Derneği'nin de bulunduğu bazı sivil ve askeri mekanlarda arama yaptığı belirtildi. Aksakal, geçtiğimiz aylarda Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Cihaner davası duruşmasında eylem planıyla ilgili soruşturmanın sürdüğüne yönelik bilgiler vermişti. Davanın sanıklarından Erzincan Cumhuriyet Savcısı İlhan Cihaner şaşkınlık geçirerek 'Bundan haberimiz yoktu." diyerek tepki göstermişti.
//SORUŞTURMA SÜRECİ
Başsavcı Vekili Aksakal, son olarak Ergenekon soruşturması kapsamında Erzincan'da bazı işyeri ve evlerde arama yaptırdı. Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nden alınan arama kararı doğrultusunda Erzincan'a gelen Özel Yetkili Başsavcı Vekili Aksakal'ın talimatıyla yapılan aramalarda Erzincan Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri görev aldı. Erzincan Atatürkçü Düşünce Derneği'nde yapılan aramalarda dernek başkanı H.B. ile oğlu Ç.B.'nin ev ve iş yelerinin de arandığı iddia edildi. Ayrıca soruşturma kapsamında Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner'in eski avukatı H.S.'nin bürosu ile İl Jandarma Komutanlığı'nda görevli bir binbaşının, Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli 3 başçavuşun, merkez komutanlığında görevli bir albayın ev ve işyerleri de aynı soruşturma kapsamında arama yapıldı. Avukat H.S.'nin bürosunda yapılan aramalarda Erzincan Baro Başkanı Can Tekin de yer aldı. Askeri kurumlarda yapılan aramalara polisin katılmadığı öğrenildi. Gizli tutulan soruşturma kapsamında herhangi bir gözaltı olmazken aramalar sırasında bazı bilgisayarlara ve dokümanlara el konuldu.
Evi ve işyeri aranan ADD Erzincan Şube Başkanı H.B. daha önce de Erzincan'da yaptığı bir basın açıklamasıyla gündeme gelmişti. 10 Mart 2010 tarihindeki açıklamasında Erzincan Ergenekon davasını yürüten savcıları hedef alan ADD Başkanı, tehdit vari bir üslup kullanmıştı: "Eğer insanları sokaklara dökersek, zaptetmek kolay olmayacaktır. Basın açıklaması bir siyasi partide veya cem evinde yapılmış olsaydı insanları kontrol etmek kolay olmayacaktı. Bu ülkede kimsenin burnunun kanamasını istemiyoruz."