EĞİLMEZ, GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE FRANSA-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNİ ANLATTI.

EĞİLMEZ, GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE FRANSA-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNİ ANLATTI. Ermeni diasporasının en güçlü olduğu ülke Fransa Osmanlı İmparatorluğu döneminde Ermenilerin hamiliğini üstlenen Fransa, 1915'ten sonra Ermeni diasporasının en güçlü olduğu ülke olarak dikkat çekiyor. Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi ve Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği Başkanı Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, yaptığı açıklamada, Fransa'nın geçmişten günümüze Türkiye ile olan ilişkilerini değerlendirerek, Fransızların temel gayelerinin ekonomik ve siyasal çıkarları olduğunu söyledi. Fransa'nın 1. Dünya Savaşı'ndaki Anadolu operasyonlarında Ermeniler'in özel bir görev üstlendiğine dikkati çeken Eğilmez, 1916 yılında Fransa Başbakanının ''Ermenilerin mutlaka özgürleştireceğini'' söylediğini, aynı yıl bir Ermeni lejyonu oluşturulduğunu ifade etti. Eğilmez, Anadolu'da tutunamayacağını anlayan Fransız güçlerinin işgalci ülkeler içinde Ankara ile en hızlı anlaşanların başını çektiğini anlatarak, şunları kaydetti: ''Fransa 1915'ten sonra Ermeni diasporasının en güçlü olduğu ülkelerden birisi olmuştur. 1914 öncesinde ülkedeki Ermeni sayısı 4 bin kişi civarındaydı. Ancak zaman içerisinde bunların sayısı günümüzde 300-400 bin arası bir rakama ulaşmıştır. Ayrıca Türk-Fransız ilişkilerinde bir dikkat çekici nokta ise Kıbrıs sorunudur. Kıbrıs konusunda Fransa, Yunanistan'a tam destek vermiştir. Hatta 1974 Barış Harekatı'ndan kısa bir süre sonra Yunanistan'ın Selanik şehrinde halka hitap eden Fransa Cumhurbaşkanı, gerektiğinde Fransa'nın Yunanistan'ı Türkiye'ye karşı koruyacağını dahi söyleyebilmiştir.'' TÜRKİYE'Yİ KENDİSİNE DAHA YAKIN TUTMA ARZUSU Eğilmez, Fransa'nın en büyük rahatsızlığının Türkiye'nin Fransa ekseninden hızla ayrılması olduğunu belirterek, şöyle devam etti: ''O dönemde ABD'den daha bağımsız hareket etmek isteyen Fransa, imparatorluk mirasının da etkisiyle Türkiye'nin kendisine daha fazla yakın durmasını arzu etmektedir. Beklentisi gerçekleşmeyince de Türkiye'yi adeta cezalandırmaya çalışmaktadır.'' 1970'li yıllarda ön plana çıkan Ermeni terörü karşısında Fransa'nın gereken tepkiyi göstermemiş olmasına da dikkati çeken Eğilmez, terör döneminde Türkiye temsilcilerinin en çok saldırıya Fransa'da uğradıklarını bildirdi. EKONOMİK NEDENLER Olayların en önemli yönünün ekonomik boyutu olduğunu vurgulayan Eğilmez, ''Fransızlar her zaman olduğu gibi bugün de ekonomik ve siyasi emellerinin peşlerinden koşuyorlar'' dedi. ''Fransa'nın Türkiye'yi köşeye sıkıştırarak, bazı ihalelerden nemalanmak istediğini'' söyleyen Eğilmez, şöyle devam etti: ''Mesela AB yolundaki Türkiye'nin 2014 yılına kadar 50 milyar dolarlık yatırım yapması gerekiyor. Bu yatırımlardan aslan payını Fransa kapmak istiyor. TSK'nın gerçekleştireceği helikopter ihalesinin en büyük taliplilerinden birisi de Fransız şirketidir. Ayrıca, uzay sanayi yatırımlarımızı dikkatle izleyen ve ihaleleri kovalayan en hevesli şirket de yine bir Fransız şirketi. İşin en ilginç tarafı ise Fransa'nın bu hezeyanları hep söz konusu ihaleler konuşulmaya başlandığında ortaya çıkıyor.'' Eğilmez, ayrıca, söz konusu tespitlerini Fransa Cumhurbaşkanı ve Fransa Parlamentosunda temsil hakkı olan tüm grup liderlerine ilettiklerini belirterek, ''Kendi bildiklerini bir kere de bizden duysunlar. Türk kamuoyunun her şeyin farkında olduğunu göstermek istedik'' dedi.