İKRAM TEKMANLI/ ERZURUM - Palandöken ilçesinde yaşayan 60 yaşındaki Süleyman Arslanoğlu ile iki çocuğu Parkinson hastalığı nedeniyle zor günler geçiriyor. Çocuklarının 17 yaşından itibaren parkinson hastalığına yakalandığını belirten anne Engin Arslanoğlu, "Bir kızımı bu hastalığa kurban verdim. Şimdi iki oğlumu kurtarmaya çalışıyorum. Bu hastalık pil takılarak tedavi edilebiliyormuş ama maddi durumumuz iyi olmadığı için bu tedaviyi yaptıramadık. Hayırseverlerden ve yetkililerden yardım bekliyoruz" dedi.
//ALTINTEPE’DE BİR AİLE DRAMI
Erzurum merkeze bağlı Altıntepe köyünde yaşayan Engin ve Süleyman Arslaoğlu'nun dört çocuğundan üçü, 17 yaşından itibaren parkinson hastalığına yakalanmaya başladı. Ailenin en büyük çocuğu olan Taner Arslanoğlu'nda (31) halsizlikle başlayıp titreme ve yürüme, yeme-içme yetisini kaybetmeyle devam eden hastalığa Nil (29) ve Tuna (22) da yakalandı. Köyde çiftçilikle geçimini sağlayan Arslanoğlu ailesi, çocukların tedavilerini yaptırmak için 5 yıl önce Palandöken ilçesi Hacı Ahmet Baba Mahallesi'ndeki bir binanın bodrum katına taşındı. Bu arada kalp yetmezliği sorunu yaşayan baba Süleyman Arslanoğlu da parkinson hastalığına yakalandı.
//ÖZÜRLÜ MAAŞIYLA GEÇİNİYORLAR
İki oğlu için ödenen aylık bin liralık özürlü maaşıyla geçimlerini sağladıklarını anlatan anne Engin Arslanoğlu, sadece kızı Pınar'ın bu hastalığa yakalanmadığını söyledi. İkisi erkek 3 çocuğunun 17 yaşından itibaren parkinson olduğunu kaydeden anne Arslanoğlu, "Tarlada çalışırken halsizlik sorunu yaşayan Taner, bir süre sonra titremeye başladı. Yürüyemez, yemek yiyip su içemez hale gelince doktora getirdik. Yapılan tetkiklerde parkinson teşhisi kondu. Taner'in tedavisiyle uğraşırken bu kez önce kızımNil, daha sonra da Tuna bu hastalığın pençesine düştü. Çocukların tedavilerinin daha iyi yapılabilmesi için kent merkezine taşındık. Burada da eşim Süleyman, aynı hastalığa yakalandı. Çocukların tüm ihtiyaçlarını ben karşılıyorum. Elbiselerini giydiriyor, yemeklerini yediriyorum. Ayaklarımda kireçleme olduğu için zaman zaman zorlanıyorum. Doktorlar ameliyat olmam gerektiğini söylüyor ama çocuklarıma ve eşime bakacak kimse olmadığı için bu ameliyatı yaptırmıyorum. Birkaç ay önce televizyondaki haberlerde buhastalığın pil takılarak tedavi edildiğini dinledim. Maddi durumumuz iyi olmadığı için bunu yaptıramıyoruz. Hayırseverler ve yetkililer bu konuda bize yardım ederse, çocuklarım en azından ihtiyaçlarını giderebilir duruma gelirler. En azından büyük oğlum Taner için bir tekerlekli sandalye alınabilirse tedavisi olana kadar hareket etme imkanı bulur" diye konuştu.
//PARKİNSON HASTALIĞI NEDİR?
Parkinson hastalığı, beynin alt kısımlarındaki gri cevher çekirdeklerinin bozukluğuna bağlı bir sinir sistemi hastalığıdır. Binde bir sıklıkla görülen müzmin, ilerleyici, tedavisiz iyileşmeyen bir hastalıktır. Temel bozukluk, koordineli hareketleri düzenleyen beyin bölümlerindendir. Hastalığın ana temel belirtileri titreme, sertlik ve hareketlerin yavaşlamasıdır. Hareketlere başlamakta güçlük çeker, cildi yağlanır ve yüzde 40 hastada bunama görülür. Kelimelerin son hecesini tekrar eder. Gözünü kırpmaması söylenip, burun köküne vurulunca kırpma hareketini kontrol edemez. Gözlerin yukarıya doğru dakikalar hatta saatlerce kayması da hastayı çok rahatsız eden bir durumdur. Hastalığın tedavisinde ilk olarak faydalı aktiviteler ve zihni faaliyetleri yapılarak hastanın içe kapanması önlenmelidir. İkincisi cerrahi tedavi olup hastanın ızdırabını azaltmak için kullanılmıştır ve hasta bölgenin, elektrik veya alkolle tahribinden ibarettir. Cerrahi tedaviyle titreme genellikle düzelir, ancak katılık ve hareketlerde
gözle görülür bir iyileşme olmaz. Üçüncü tedavi ele alınan tedavi ilaçla tedavidir. Beyinde sinir hücrelerinin uyarılabilme özelliğini arttıran asetilkolinle bunun aksini yapan dopamin arasında belli bir denge vardır. Parkinsonda bu denge asetilkolin lehine bozulmuş olup, tedavide dopamin açığının yerine konması gerekmektedir. Sentetik dopamin kan ile beyin arasındaki bariyeri aşamamaktadır. Son dönemlerde İstanbul, Ankara ve İzmir'de parkinson hastalığı, beyne pil takılarak tedavi ediliyor. İnce bir
iğne yardımıyla kontrol dışına çıkan merkeze girerek, radyo frekans enerjisiyle o bölgeyi tahrip ederek hastalık tedavi ediliyor. Aynı tedavi beyne yerleştirilen pil aracılığıyla da yapılabiliyor.