SAMET Ö ZÜNAL(GHA) – Yaşadıkları İran’da, birbirlerine ilk görüşte âşık oldular. Hayatlarını daha sonra mutlu bir evlilikle birleştiren Azeri asıllı İranlı gençler, yükseköğrenim görmek için geldikleri Erzurum’da da ayrılmadılar. Atatürk Üniversitesi Fen Fakültesi ile Mimarlık ve Tasarım Fakültesi’nde yükseköğrenim gören genç evliler, hem üniversitenin, hem de fakültelerinin maskotu haline geldiler.
Atatürk Üniversitesi’nde yükseköğrenim gören yabancı uyruklu öğrencilerden bazıları, özel durumlarıyla diğer öğrencilerden farklılık taşıyor. Azeri asıllı Reza Yavadzadeh ile Elham Bakanezhad’ın İran’da mutlu bir evlilikle kesişen yolları, Erzurum’da da ayrılmadı. Türkiye ve Erzurum hayranlıkları dolayısıyla yükseköğrenim yapmak için Atatürk Üniversitesi’ni tercih eden genç çift, hem başarılarıyla, hem de sempatik tavırlarıyla göz doldurmaya başladı.
29 yaşındaki Reza Yavadzadeh, kendisi gibi 29 yaşında olan eşi Elham Bakanezhad ile İran’da tanıştıklarını ve bir süre görüştükten sonra ailelerin de devreye girmesiyle mutlu bir evlilik yaptıklarını söyledi.
//AZERİ TÜRKLERİNİN ERZURUM SEVGİSİ
İran’da yaşayan ve aslen Azeri olan Yavadzadeh, önce mutlu bir evlilik, ardından paylaştıkları öğrencilik yaşantısına kadar uzanan serüvenini şöyle anlattı: “Karım Elham’ın babasıyla benim babam İran’da bir devlet kuruluşunda mesai arkadaşları. Babamın işyerine gittiğim bir gün, Elham’ı gördüm. O da babasını ziyarete gelmişti. Birbirimizi gördük ve beğendik. Bir süre görüştükten sonra hayatlarımızı birleştirme kararı aldık. Devreye aileler girdi ve 3 yıl önce mutlu bir evlilik yaptık. İkimiz de İran’da yaşıyoruz, ancak Azeri asıllıyız.” diye konuştu. Elham Bakanezhad’la evlendikten sonra yüksek tahsil yapmaya karar verdiklerini söyleyen Reza Yavadzadeh, kendisinde ezelden beridir Türkiye ve Erzurum hayranlığı olduğunu belirterek, eşinin de kendisi gibi Türkiye ve özellikle kültürel yakınlık açısından da Erzurum hayranı olduğunu söyledi. Atatürk Üniversitesi’nin ismini de, İran’da sıkça duyduklarını dile getiren Yavadzadeh, “İkimiz de Erzurum’u ve Türkiye’yi seviyorduk. Atatürk Üniversitesi’nde okuyarak, hayranlık duyduğumuz bu ülkede bulunma fırsatı önümüzde duruyordu. Biz de bu fırsatı değerlendirmeye karar verdik.” şeklinde konuştu.
//ERZURUM’A ÖVGÜ
Kendisinin Mimarlık ve Tasarım Fakültesi’nde, eşi Elham Bakanezhad’ın da, Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji Bölümü’nde öğrenim gördüğünü anlatan Reza Yavadzadeh, henüz birinci sınıf öğrencisi olduklarını kaydederek, “Erzurum’u ve Atatürk Üniversitesi’ni o kadar çok seviyoruz ki, tahsil hayatımız neredeyse hiç bitmesin istiyoruz.” ifadesini kullandı.
Doğup büyüdüğü İran’dan sonra Türkiye’nin karlar şehri Erzurum’da yükseköğrenim görme imkanı bulmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyleyen Elham Bakanezhad ise, arkadaşlarının ve Erzurum insanının misafirperverliğinden memnuniyet duyduğunu ifade etti. Elham Bakanezhad, “İran’da yaşıyor olabiliriz, fakat Türk’üz ve Türk soyundanız. Yaşam biçimi, konuşma tarzı ve kültürüyle Erzurum bize o kadar çok yakın ki, çoğu kez kendimizi memleketimizde yaşıyormuş gibi hissediyoruz.” diye konuştu.