‘Sanma şâhım / herkesi sen / sâdıkâne / yâr olur
Herkesi sen / dost mu sandın / belki ol / ağyâr olur
Sâdıkâne / belki ol / bu âlemde / dildâr olur
Yâr olur / ağyâr olur / dildâr olur / serdâr olur’
‘Vezni Aher’ bugünkü deyimle matris ya da satranç sanatıyla yazılmış bir murabba..
Yavuz Sultan Selime ait bir nasihat..
İnsanlarla ilişkide üslup, sosyolojik ve psikolojik bir tahlil..
Kulağa küpe edilecek bir vurgu..
Tema net: Tasarruf…
Suda, gıdada, enerjide kullandığımız bir kavram..
İnsani ilişkilerde ise unuttuğumuz bir kayıt.
Övmede, yermede..
Methiyede, tenkitte..
Tazimde, takdimde, tarifte..
Tedipte, tekdirde..
Teşhirde, tebdilde..
‘Tasarruf..’
Bir cihan imparatorunun insan ilişkilerinde bozulmayı önlemeye yönelik reçetesi..
Evet insan..
‘Yâr olur, ağyâr olur, dildâr olur, serdâr olur’
Evet insan..
‘Yek katre hun vü hezar endişe..’
Ya da:
"Yek katre-i hunest ve hezar endişe"
İnsan bu..
Haleti, hasleti, hasreti zaman, şarta göre değişebilen varlık..
İnsan bu..
Yavuz bir ölçü koyuyor ilişkilerde..
Açık ve net..
‘Herkesi sen dost mu sandın? ‘ sualini cevaplandırıyor..
‘Ve tez'umu enneke cismun sagÎrun,
Ve fike'n-tave'l-alemu'l-ekber’ diyor İmam Ali..
Sen kendini küçük ve zavallı hissedersin amma cihan sende saklıdır..
İnsan tarifi..
Yavuz’un vurgusu bu noktada bir başka önem kazanıyor..
İnsan ilişkilerinde ölçü, aynı zamanda cihanın ölçüsü..
Kayıt net..
Kayıt bariz..
Kayıt berceste:
‘Herkesi sen dost mu sandın? ‘
Şair Önder Çağıran Yavuz’un vurgusunu bir başka söyleyişle şerh ediyor..
Diyor ki:
‘Zamanede/ bir kimseye /sırrım vermem,/ zalim çıkar
Bir kimseye /kötü deme/ sonra belki /alim çıkar
Sırrım vermem/ sonra belki /ahü vahım /halim çıkar
Zalim çıkar/ alim çıkar/ halim çıkar/ zamanede
Bir kimse ki ehl i haldir salim çıkar zamanede’
Başka söze hacet var mı?
Başka söze..
Ve hülasa:
‘Allah bes, gayri heves, gayri nefes’
Ve özet:
‘Allah bes baki heves’
Netice ve karar:
‘Hasbiyallahu lâ ilâhe illâ Hû, aleyhi tevekkeltu ve Huve rabbül arşıl azîm’