FIRFIRIK, Erzurum’un tek mizah dergisidir.
Yılların gazetecisi Vedat Refayeli, Fırfırik Dergisinin yazarı, çizeri ve her şeyidir.
Geçenlerde o anlattı.
Yıl 1993 veya 1994.
Erzurumspor, İkinci Ligde.
Teknik Direktör büyük bir olasılıkla Ömer Kaner'dir.
Takımın golcü futbolcusu Abdusselam Gökçan, uğradığı bir haksızlık nedeniyle Erzurumspor tesislerini basıyor.
Gazetelerde yer alan olayı öğrenen Erzurumspr Başkanı Hamza Cimilli de yönetim kurulu kararı ile Abdusselam'ı süresiz kadro dışı bırakır.
Gazeteci arkadaşımız Vedat o dönemler Türkiye Gazetesinde çalışıyor.
Cimilli ile Ayazpaşa'daki işyerinde röportaj yapmaya gider.
Giderken de yol üstünde karşılaştığı taraftarın nabzını tutmayı ihmal etmez.
Her önüne çıkan, Abdusselam'ın affedilmesini ister ve aksi halde mavi- beyazlı takımın küme düşeceğini ileri sürer.
Cimilli ile röportaja başlar, niyeti ‘Abdusselam konusu’nu en son sormaktır.
Bu sırada Karayollarında çalışan bir yaşlı taraftar Cimilli'nin işyerine gelir ve gazeteci ile başkan görüşmesini izlemeye başlar.
Sohbet uzayınca Hamza Cimilli izin ister ve lavaboya gider.
ÖNCE GAZ VERDİ, SONRA "HAYIR" DEDİ
O malum taraftar da bu fırsatı yakalayınca hemen bizim Vedat'a Abdusselam ile ilgili görüşlerini aktarır:
- Abdusselam gibi bir futbolcu kadro dışı bırakılır mı? Herkes onun affedilmesini istiyor.
Başkana 'Abdusselam'ın durumu ne olacak' diye, sorsana.
O günlerde Cimilli ile Vedat'ın arası biraz limonidir.
Ama çare yok, taraftar da bastırıyor ya.
Vedat son soru olarak Abdusselam'ın durumunu sorar.
Başkan Hamza Cimilli, disiplinsiz davranışı yüzünden kadro dışı bırakılan Abdusselam'ın affedilmesini hiç kimsenin istemediğini söyler.
Başkan Cimilli hatta ses tonunu yükseltir ve Refayeli'ye sorar:
- Kim istiyor?
Abdusselam'ın affedilmesini isteyen bir Allah'ın kulunu bana göster.
GENÇ GAZETECİLERE DERS
Vedat hemen Başkan Cimilli’nin sözünü keser, af isteyenlerin sayısının çok fazla olduğunu bildirir.
Amacı biraz önce görüşlerini açıklayan o taraftarı örnek olarak Cimilli’ye göstermektir. Röportajı can kulağı ile dinleyen o kişiyi işaret eden Vedat, taraftara dönerek konuşur:
-Doğru değil mi, ağabey?
Adam birden itiraz edercesine iki elini havaya kaldırır ve:
- Hayır ben Abdusselam'ın affedilmesinden yana değilim.
Bu kez şaşırma sırası Vedat'tadır.
Çok güvendiği dağa kar yağan Vedat, adeta şok olur.
Adamın iki yüzlü tavrı karşısında ters köşe olan Vedat Refayeli, bu anısını anlattıktan sonra genç gazetecilere şöyle bir mesaj gönderdi:
"Aman çevreden gaz verenlere hiç güvenmeyin. Benim gibi sizde yalnız kalır ve yalancı duruma düşersiniz."