İnternet çağdaş bir nimet..

Bilgi edinmek isteyenlere..

Tabi kadrini bilene..

Hani Mevlana’ya sormuşlar Müzik nedir diye.

“Aşıkın aşkını, fasıkın ise fıskını artırır” demiş..

İnternete de böyle bir fetva lazım..

Bilgi aktarmak ve edinmek isteyenlere nimet…

Namertlere ise arkadan vurmak için fırsat…

Hemen hepsi de iyi niyetle kurulan internet guruplarına bir bakın, göreceksiniz..

Aralarında müfsitlerin nasıl boy gösterdiğini, gurup adlarını kullanarak insanlara delilsiz , mesnetsiz ve haksızca nasıl saldırılar yapıldığını, bühtanların, iftiraların yağdırıldığını anlayacaksınız..

Moderatörlerin bunlara niye izin verdiğini doğrusu anlamış değilim.. Devlet niye hala denetlemez, yasal işlemleri hayata sokmaz aklımız ermez.

Ama Erzurum adını, manasını içeren isimleri taşıyan guruplardaki ölçüsüzlük o reddeye vardı ki, beni guruplardan çıkarın diyenler, bana gurubunuzdaki iletileri atmayın diye haykıranların sayısında ciddi artış var..

Yüzyüze konuşamayan, hesabını delikanlıca, dadaşça yüzyüze veremeyenler, interneti ve gurupları kullanıyor artık.

İsimler sahte..

Aktarılan görüşler ve yapılan eleştiriler ise kıskançlık teması üzerine oturtulmuş iftiralar, hakaretler, bühtanlar..

Resmen namertlik ve kalleşlik yapılıyor.

Bilgi çağındaki  büyük nimet internet insan kıyımı için kullanılıyor..

Son örnek Sağlık Bakanı Akdağ’la ilgili..

“Verin Akdağ’ı alın Unakıtan’ı” diyor bir aklı evvel

Hurra, sonra buna destekler yağıyor..

Efendim niyeymiş, Unakıtan Eskişehirspor’u birinci lige çıkarmış, Eskişehir’e yatırım yönlendirmiş.. Halkla iç içeymiş..

Bravo..elbette vekili olduğu ile bunları yapacak..

Ya Akdağ ne yapmamış..Ne yapmış demiyoruz..

Erzurumspor’u birinci lige çıkarmamış…Sonrası…o yok..

Tüm sebep bu, Unakıtan’la değişsin talebinde..

El insaf be..el insaf..

AK Partili olmayabilirsiniz.. üç seçimdir oy da vermeyebilir, siyaset etme anlayışını paylaşmayabilirsiniz..

Ama hakkı teslim etmek insan olmanın gereği..

Sağlık Bakanı Akdağ, değişim projesiyle Türkiye’de gündem oluşturan bir devlet adamı..

Daha öncede Sağlık Bakanımız olmuştu, bunları yaşamış mıydık?

Hastaneleri birleştirmiş, Aile hekimliğini ihdas etmiş, sağlık hizmetlerini AB Normlarında sundurmuş…

Allahınız aşkına,  biz Sağlık Bakanlarını nasıl tanırdık önceleri..

Gelir tam gün yasasını konuşurlar, hastanelerde sorunları hallederiz der, sürelerini tamamlar giderlerdi..

İlk defa bir sağlık bakanı, başında olduğu sektörün sistemlerini resetledi, sil baştan çağdaş bir düzen oluşturdu.

Özel hastane kapılarını fakirlere, yoksullara açtırdı..

Herkese bir doktor uygulamasını Aile Hekimliğiyle başlattı.

Özel muayenehaneler önünde çaresiz el oğuşturmalara, bıçak parası bulmak için  sergilenen çaresizliklere son verdi..

Ameliyat edilecek hasta sahiplerini kan aramak zulmetinden kurtarıp, her hastaneye kan bulma zorunluluğu getirdi.

Ve en önemlisi belki, siyasette bir Erzurum Vizyonu oluşturdu.

Daha ne yapacaktı ki..

Sahasında otorite olan bir akademisyen ve hizmet adamını bünyesinden çıkardığı için Erzurumlunun övünmesi gerekmez mi?

Bir marka değer ürettiğimiz için iftihar etmek lüzumu yok mudur?

Hayır öyle yapılmıyor maalesef..

Eleştiriliyor, Unakıtan’la değiştirilmesi talep ediliyor..

Niye? hizmet etti diye..

Niçin? Türkiye’de Erzurum’un beşeri sermayesini yüz akıyla temsil etti diye..

Başka izahı yok..

Bu Erzurum niye kalkınmıyor diye dövünmek yerine, şu anlayışı iyi okuyup anlamak lazım..

Erzurum kendine hizmet edeni sahiplenmiyor.

O yüzden bu il geriliyor, o yüzden göç veriyor..

Yalnız eleştiri kılıfı içinde ölçüsüzlük gösteren, il değerlerini dışlayanlar suçlu değil..

Onlara sessiz kalanlar, tepki vermeyenler de vebal altında..

Eğriye eğri, doğruya doğru..

Bakan Akdağ’ı sevmeyebilirsiniz? anlarız, ama hakkını teslim etmezseniz bunun ardında Erzurum değerlerine düşmanlık etme anlayışını ararız.

Bakan Akdağ bir örnektir..

Bu siz de olabilirsiniz..

Önemli olan Erzurum’u değerleriyle sahiplenmek..

Karayazı’dan Aşkale’ye bir bütünüyle sevmek ve sevdasını çekmek.

Kasap Mustafa’sından Ulemasına kadar bütün yaşayanlarını kucaklamak..

Dışlarsanız, hakkını yerseniz ve eleştirirken bir Erzurumlu hakkında edebin dışına taşsanız, bu şehrin hakiki evlatlarının, dadaşların gayretine dokunur..

Bunu böyle bilesiniz..