Erzurum- Tortum arası, 57 kilometre, kurallara uyulması halinde pek sorun yok.
Ama 31 kilometre uzunluğundaki Tortum- Uzundere arası çok sorunlu.
Zaten Tortum çıkışından itibaren gariplikler başlıyor.
Dikkatli gitmezseniz, o geniş yolda her an bir kazayla karşılaşabilirsiniz.
Örneğin, Erzurum- Artvin karayolunun 62'nci kilometresindeki Aksukapı kavşağı.
Ardahan, Göle ve Oltu'dan gelen karayolu, Aksukapı'da Erzurum- Artvin karayoluyla kesişiyor.
Oltu'dan gelişte Yayla Geçidi rampasını inen sürücü, Aksukapı'da ki doksan derecelik virajı alamıyor.
Hızını alamayan yolun kenarındaki çeşmeye bindiriyor.
Bazıları da araçlarıyla mescidin ya da lokantanın içine giriyor.
BAL FESTİVALİNDEN DÖNERKEN
Dört genç, geçtiğimiz Pazar günü Samsun'dan Ardahan'daki Bal Festivaline gidiyor.
Ömer Durmaz’ın işi, 55 K 1226 plakalı kamyonuyla festivallere gitmek, orada ses ve sahne düzeni kurmak.
Durmaz'ın ekibinde arkadaşları Uğur Aydın, Mustafa Gedik, Bayram Gül de var.
Ardahan'da işi bitiyor, ekip Samsun'a dönmek için gece yola çıkıyor.
Sabaha karşı Aksukapı'ya geliyorlar.
O keskin virajdan haberi olmayan sürücü, karanlıkta kamyonuyla köprüden aşağı uçuyor.
Köprünün demirlerini parçalan kamyon dere yatağındaki kayalara çarpıyor.
Paramparça olan kamyondaki dört gençten üçü yaşama veda ediyor.
YARIN BU KADAR ŞANSLI OLUR MUYUZ?
Şimdi gelin bu konuda bir komplo teorisi üretelim.
Kamyon, hızla köprüye doğru girerken, önüne bir otobüs veya minibüs çıksaydı.
Ve de onun için dolu olsaydı, ne olurdu?
Ölü sayısı üç değil, 20- 30'u bulmaz mıydı?
Allah korudu.
Sadece üç genç fidanı toprağa vererek büyük bir kazayı ucuz atlattık.
Yarın bu kadar şanslı olamayız.
Önlem alınmazsa bu yol her gün bir faciaya sebep olur.
ACILI BABADAN UYARI
Samsunlu Mustafa Durmaz , oğlunun kaza geçirdiğini öğrenir ve cenazeleri almak için Tortum'a gelir.
Çocuğuna mı yansın, yanındaki arkadaşlarına mı?
Mustafa Durmaz o acı içinde yine de ağlayarak ders verir gibi konuşur:
" Yetkililer başka canlar yanmaması için önlem alsın."
O KAVŞAKTA 16 KİŞİ ÖLDÜ
Aksu Kapı Dinlenme Tesislerinin işletmecisi Ali Çeliker ise bu konuda çok dertli.
Çeliker'e göre, her gün kavşakta büyüklü, küçüklü kaza meydana geliyor.
Bir hafta önce virajı alamayan bir minibüs, mescide giriyor.
Ardından bir askeri bir araç dinlenme tesislerine vurarak duruyor.
Son olarak içinde gençlerin olduğu kamyon, köprüden dereye uçuyor.
Çeliker "Yazık günah değil mi?" diyor ve devam ediyor:
"Jandarmanın kayıtlarına göre, dört yıl içinde bu yolda 27 kaza meydana geldi, 16 kişi öldü.
17 kilometre rampa aşağı inen sürücü, kavşağa geldiğinde yolun aniden bittiğini fark ediyor.
Bu garip yol şoförleri yanıltıyor."
SORUMLUSU VAR MI, YOK MU?
Şimdi Oltu- Tortum arasındaki o kesişme noktasına vatandaşlar 'ölüm kavşağı' diyor.
Peki 'ölüm kavşağının sahibi ya da sorumlusu kim?
Her halde, Karayolları 12’nci Bölge Müdürlüğü.
Her gören burada bir ‘gariplik var’ diyor.
Yolu ve kavşağı yapanın bir kusuru yok mu?
Örneğin son kazada ölenlerin yakınları, Karayolları hakkında maddi ve manevi dava açmaya hazırlanıyor.
Açarlarsa o zaman Aksukapı’da bir kusurun olup olmadığı da bilirkişi raporu ve mahkeme kararı ile ortaya çıkar.
İşte yargının vereceği o karar, işlerini yarım bırakanlara,eksik yapanlara belki ‘ders’ olur.