Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ETSO) iş adamlarıyla bir araya geldi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ETSO) bölgenin iş dünyası ile bir araya geldi. Bakan Varank, yaptığı konuşmada, “Erzurum’da çok dolu bir günü geride bıraktık. Önce Cazibe Merkezlerini Destekleme Programıyla hayata geçirdiğimiz yatırımların resmi açılışını gerçekleştirdik. Akabinde DAYTAM ve Doğu Anadolu Gözlemevi’nde araştırmacılarla bir araya geldik. Şimdi de sizlerle bir aradayız. Erzurum’a gelmek, aslında nicedir aklımızdaydı. Kısmet de bugüne nasip oldu. Tabi şu da var, ben buraya gelemesem de vekillerimizle yakın dirsek temasındaydık. Recep Akdağ Bakanımız başta olmak üzere, Erzurumlular bizim Bakanlığın daimi üyesi gibiler. Sağ olsunlar, şehrimizde ilgili fikir ve önerileri bizlere her zaman yol gösterici oluyor. Ben tabi reel sektörle bir araya gelmeyi de gerçekten çok önemsiyorum. Farklı sektörlerin görüş ve önerilerini dinlemek, son derece faydalı oluyor. Malumunuz zorlu bir yıl geçiyoruz. Küresel salgın tüm ülkeleri etkiledi, dünyadaki bütün dengeleri sarstı. Bilmediğimiz bir düzene adapte olmaya çalışırken, hem toplumun hem de ekonominin sağlığını korumaya odaklandık. Biz bu salgın sürecini, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kararlı bir şekilde yönetiyoruz” dedi.
“MİLYONLARCA VATANDAŞIMIZIN HAYATINA DOKUNDUK”
Sosyal destek, kısa çalışma ödeneği, işsizlik ödeneği ve normalleşme desteği gibi başlıklar altında vatandaşlara 39 milyar liralık kaynak aktardıklarını kaydeden Bakan Varank, şunları kaydetti:
“Milyonlarca vatandaşımızın hayatına dokunduk. Kamu bankalarımız eliyle, krediye erişim imkânlarını genişlettik. Sokağa çıkma kısıtlaması varken dahi, Bakanlığımıza başvuran fabrikaların çalışmasını mümkün kıldık. Teknoparklarda ve Ar-Ge merkezlerinde uzaktan çalışmayı kolaylaştırdık. Güvenli üretim yapan ve güvenli hizmet sunan firmaları belgelendirmeye başladık. Dış talebin de canlanmasıyla birlikte, hazirandan itibaren ekonomi tekrar canlanmaya başladı. İmalat sanayinde; siparişler, üretim, kapasite kullanım oranları yükseldi. Sanayideki elektrik tüketimi verileri de, pandemi dönemindeki kayıpların giderildiğini gösteriyor. Organize Sanayi Bölgelerimiz, eylülde son 6 ayın elektrik tüketimi rekorunu kırdı. Hatta son çeyreğe de güçlü bir başlangıç yaptık. Ekim’in ilk yarısına ilişkin veriler, eylül ve martın aynı dönemlerini geride bırakmış durumda. Otomotiv ve tekstil ağırlıklı OSB’lerin bulunduğu Sakarya, Bursa ve Kocaeli üçgeninde elektrik tüketimi, marta göre yüzde 7 daha fazla.”
“TÜM TÜRKİYE’DE YATIRIM TALEBİ CEPHESİNDE DE GÜZEL HABERLER VAR”
Erzurum’da da rakamlar iyi gittiğini dile getiren Bakan Varank, “Birinci OSB’de elektrik tüketimi, Mayıs ayından bu yana düzenli bir artış gösteriyor. Bu ivmelenme ve dinamizm, oldukça sevindirici. Tüm Türkiye’de yatırım talebi cephesinde de güzel haberler var. Reel sektörün ilk 8 aydaki yatırım talebi, geçen senenin yüzde 30 üzerinde. Biz bu dönemde özel sektörün 127 milyar liralık sabit yatırımını 6 bin 296 teşvik belgesiyle destekledik. Bu yatırımlar tamamlandığında, 191 bin vatandaşımıza yeni iş imkânları doğmuş olacak.Erzurum özelinde de durum parlak. İlk 8 ayda, 487 milyon liralık 26 farklı sabit yatırıma teşvik vermişiz. Bu projeler tamamlandığında 2 binin üzerinde yeni istihdam oluşmasını bekliyoruz. Çok daha dikkat çekici olansa; Yatırım tutarı açısından karşılaştırma yaptığımızda, bu senenin ilk 8 ayında, şimdiden son 8 yılı geride bırakmış olmanız. Sanayi ve Ticaret Odamızın bizimle paylaştığı notu da okudum. Yılın ilk 8 ayında Erzurum’da 340 yeni şirket açılmış. Bu; 2018’e göre yüzde 17; 2019’a göreyse yüzde 94’lük bir artışa tekabül ediyor. Sanayi sicil kaydınızda da benzer bir durum söz konusu. Geçen sene ilk 9 ayda 35 sanayi tesisi üretime geçerken, bu yılın aynı döneminde yüzde 91’lik bir artış olmuş ve 65 sanayi tesisi üretime başlamış. Bunların büyük kısmı; gıda, mobilya, metal dışı mineral ürünler gibi sektörlerde. Şunu çok net söylememiz gerekiyor. Yatırımlar ve üretim hem Türkiye’de hem de Erzurum’da artıyor. İnşallah yılın üçüncü çeyreğinde güçlü bir büyüme göreceğiz. Yılın son çeyreğinde de iyi bir performans gösterebilirsek, bu zorlu seneyi minimum hasarla atlatabiliriz. Finansal piyasalardaki dalgalanmanın, iş yapma biçiminizi etkilemesine lütfen izin vermeyin. İhracata daha fazla yönelip, pazarlarınızı geliştirmeye ve yerli katma değeri artırmaya bakın” dedi.
“KOBİ’LERİMİZE İLK 9 AYDA 1 MİLYAR LİRANIN ÜZERİNDE DESTEK ÖDEMESİ YAPTIK”
Bakanlık olarak bu dönemde önemli adımlar attıklarını belirten Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, açıklamasını şöyle sürdürdü:“Takip etmişsinizdir, yoğun bakım solunum cihazımızı rekor sürede seri üretim bandından indirdik. Otomotiv sektöründe küresel bir marka oluşturma hedefiyle çıktığımız yolda Türkiye’nin Otomobili fabrikasının temellerini Gemlik’te attık. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programında, makine sektöründeki projeleri desteklemeye başladık. KOBİ’lerimize ilk 9 ayda KOSGEB aracılığıyla 1 milyar liranın üzerinde destek ödemesi yaptık. Sanayi altyapımızı güçlendirmek üzere; 33 farklı OSB’ye kamulaştırma ve altyapı harcamaları için 154 milyon lira destek sağladık. Erzurum İkinci OSB’de bu desteklerden faydalandı. Birinci OSB’de Elektrik Enerjisi Nakil Hattı Projesini de inşallah seneye tamamlıyoruz. Su ve doğalgaz altyapısına 2 buçuk milyon lira kaynak aktarıyoruz. Bu proje sayesinde, bölgedeki sanayicilerimizin elektrik maliyetleri ortalama yüzde 14 azalacak. Tabi tüm bunlara ek olarak, yapısal reformlarımızı da hız kesmeden devam ettiriyoruz. OSB’leri daha da yatırımcı dostu hale getirmek için; Emsali artırdık. Döviz cinsinden arsa satılmasını engelledik. Yapı kullanma izni almış; ancak iş yeri açma ve çalışma ruhsatı alamamış katılımcılara ek süre verdik. Dış pazarlara açılabilmeniz için, yurt dışında OSB kurmayı mümkün hale getirdik. Dün yine önemli bir adım daha attık. OSB'lerdeki sanayi parsellerinin daha verimli kullanılması için, emsal hesabında, sanayi tesisleşmesine uygun bir düzenleme yaptık. Zemin altı ilk bodrum katlar daha önceki düzenlemede yüzde 30 katsayısının içindeyken, yeni yapılan düzenlemeyle bu katsayıdan çıkarıldı. Ayrıca; sanayi tesisleşmesine uygun tesisat, yangın holu, zorunlu otoparklar, galeri ve mescit gibi mahalleri emsal dışı olarak tanımladık. Bu düzenleme sayesinde sanayicilerimiz, parsellerini ihtiyaçları doğrultusunda daha esnek planlayabilecek.”
“İLÇE BAZLI TEŞVİK SİSTEMİNİ HAYATA GEÇİRİYORUZ”
“Yatırım teşviklerimizde de tarihi bir adım atarak, ilçe bazlı teşvik sistemini hayata geçiriyoruz” diyen Bakan Varank, “Tabi bu işin mutfağında veri bazlı analizler var. Tüm il ve ilçelerimizin sosyo-ekonomik gelişmişlik endekslerini güncelledik. İller için 52 göstergeyi, ilçeler içinse 32 göstergeyi dikkate alarak, bir sıralama yaptık. Yeni sistemle birlikte; illerin az gelişmiş ilçelerinde yapılacak yatırımlar, bir alt bölge desteklerinden faydalanacak. Böylece görece dezavantajlı ilçelere daha fazla yatırım gitmesi teşvik edilecek, istihdam artacak ve ekonomik hayat canlanacak. Yine sanayimiz için çok kritik bir adımı hayata geçirerek, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Sanayileşme İcra Komitesini kurduk. Bu Komitede, sanayimize seviye atlatacak ve ülkemizi geleceğe hazırlayacak kararlar ilgili Bakanlıklarla birlikte alınacak.”
“DEVLETİN İSTEDİĞİ ŞİRKETE EL KOYABİLECEĞİ GİBİ ABSÜRT YORUMLAR YAPAN BAZI KÖŞE YAZARLARI ÇIKTI”
Bir yanlış anlamayı da düzeltmek istediğini belirten Bakan Varank, şunları kaydetti:
“SAİK kararnamesinde yer alan bir maddeden hareketle, devletin istediği şirkete el koyabileceği gibi absürt yorumlar yapan bazı köşe yazarları çıktı. Böyle bir şey olabilir mi? Sanırım bu durum, hem kararnameyi dikkatli okumamak hem de son küresel eğilimleri iyi takip etmemekten kaynaklanıyor. Orada yazılan, ülke açısından stratejik öneme sahip şirketlerin ortaklık yapısında yabancılarla ilgili bir değişiklik olacaksa, devletin ihtiyaç duyması halinde buna dönük politikalar geliştirebilmesi için bir yetki tanımı. Bu batı ülkelerinde, Amerika’da, Almanya’da bu dönemde sıkça gündeme gelen uygulamaları olan bir husus. Dolayısıyla el koyma falan; garip, kötü niyetli yorumlar ve ekonominin işleyişine aykırı yorumlar. Bu haberler, hangi mantıkla yazılıyor, anlamak gerçekten mümkün değil.”
“2019 YILINDA AR-GE HARCAMALARININ MİLLİ GELİRDEKİ PAYI YÜZDE 1,06’YA YÜKSELDİ”
2021 yılında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının çok daha güçlü olacağını belirten Bakan Varank, “Kalkınma planları ile uyumlu olacak şekilde, bütçemiz, geçen seneye göre yüzde 50 arttı. Organize Sanayi Bölgeleri ve Küçük Sanayi Siteleri için kullanacağımız bütçede, 5 katlık bir artış olacak. Ayrıca; yenilik ve inovasyon öncülüğündeki projeleri daha yoğun biçimde destekleyeceğiz. Biliyorsunuz bu sabah tam da bu konuda çok kritik bir veri açıklandı. 2019 yılında Ar-Ge harcamalarının milli gelirdeki payı yüzde 1,06’ya yükseldi. Bakın bu son 10 senenin rekoru. Alt detaylara da baktığımızda; özel sektörün hem Ar-Ge harcamalarının gem de Ar-Ge finansmanında oynadığı rolün arttığını görüyoruz. Bununla birlikte, bu alandaki insan kaynağımız da artıyor. Yani hem özel sektör inovasyona daha çok yöneliyor; Hem de bu alanda çalışan insan kaynağı artıyor. İşte Türkiye, bu eğilimin devam etmesiyle rekabet gücünü daha da artıracak Biz, Bakanlık olarak bu işin çok yakın takipçisiyiz” dedi.
“TÜBİTAK’IN AR-GE BÜTÇESİ DE 2021 YILINDA YÜZDE 100 ARTIYOR”
“TÜBİTAK’ın Ar-Ge bütçesi de 2021 yılında yüzde 100 artıyor. Yani, ekosistemi çok daha güçlü bir şekilde destekleyeceğiz” ifadelerini kullanan Bakan Varank, şunları kaydetti:“Bu artışlardan elbette Erzurum da payını alacak. Erzurum bizim gözbebeğimiz. Dadaşların bize, bizim dadaşlara olan sevgimiz, muhabbetimiz ortada. Erzurum Sayın Cumhurbaşkanımızı, Ak Parti’yi hiçbir zaman yalnız bırakmadı.Biz de bu sevginin, bu muhabbetin karşılığını Erzurum’a her zaman vermeye çalıştık, çalışıyoruz. Bu şehre her alanda Cumhuriyet tarihinde görülmemiş yatırımları kazandırdık. Dadaşlar bunların en yakın şahidi. Geçen hafta Erzurum’a, partimizden ayrılıp, kendi hevesinin peşinden koşan bir isim gelmiş. Tabi dadaşlar gelene git diyemez. Buraya da buyur ettiniz. Çok açık konuşacağım; Elbette, Türkiye siyasetinde laf bitmez. Bu arkadaşlar da konuşuyorlar. Ama Erzurum’a, Erzurumlulara söyleyecekleri hiç bir şey yok. Az gidiyorlar, uz gidiyorlar, sonuçta dönüp dolaşıp Erzurum’un %74,5 oranla onay verdiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle kavga ediyorlar. Parlamenter sistemi, eski Türkiye’yi geri getirmekten öte bir vizyonları yok. Ainesi iştir kişinin, lafa bakılmaz. Bunların lafına bakarsanız, Erzurum’da bugün yaptığımız açılışlar, kazandırdığımız alt yapılar, 18 yılda bu şehrin değişen yüzü yok hükmünde. Ama biz eserlerimizle konuşuyoruz, icraatlarımızla konuşuyoruz. Bu arkadaşlara kalsa Türkiye’nin çoktan tekstil sektörünü terk etmesi lazımdı, tersane ve gemicilik sektörünü terk etmesi lazımdı. En büyük istihdam oluşturan alanlardan çekilmesi lazımdı. Sektörlerle bunların toplantılarını yapıyorlardı. Ama bizim Erzurum’a, Türkiye’ye kazandıracağımız daha çok eser var, yapacağımız daha çok iş var. Konuşan konuşsun, biz işimize bakacağız. Dadaşlar sofrada elini, mecliste dilini kısa tut derler. O yüzden ben de sözü daha fazla uzatmak istemiyorum. Biz Bakanlık olarak, sizlerle yakın iletişimi önemsiyoruz. Karşılaştığınız sorunları çözmeye, getirdiğiniz önerileri hayata geçirmeye devam edeceğiz.”