ERZURUM(GHA) – Erzurum’un merkezi gibi, ilçeleri de inanç turizmine kaynaklık ediyor. Erzurum’un Uzundere ilçesindeki Öşvank Kilisesi, yılın en hareketli günlerini, Mayıs ve Temmuz ayları arasında geçirirken, tarihi kiliseye, özellikle Gürcistan’dan gelen Hıristiyanlar akın ediyor. Uzundere ilçesine bağlı Çamlıyamaç Köyü’ndeki tarihi kilise, Tortum ilçesine bağlı Bağbaşı (Haho) beldesindeki Meryem Ana Kilisesi ile de, paralellik arzediyor. Her iki kilisenin de, mistik açıdan büyük bir öneme sahip olduğuna inanan Gürcü Hıristiyanlar, Mayıs ve Temmuz ayları arasında kafileler halinde söz konusu bölgelere gelirken, gerçekleştirdikleri bu ziyaretlerle, hacı olduklarına da inanıyorlar. İçlerinde din adamlarının da bulunduğu gruplar, Öşvank’ta yaptıkları dini ayinin, kendilerini günahlarından arındırdığı görüşünü savunuyorlar.
Uzundere ilçesini ziyaret eden yabancı turistlerin büyük bir bölümünü oluşturan Gürcü Hıristiyanlar, Erzurum’un inanç turizmi amacına önemli katkılar sunarken, konaklamak için de, yaylalardaki köy evlerini tercih ediyorlar.
Uzundere Belediye Başkanı M. Halis Özsoy, ilçenin en önemli turistik değerleri arasındaki Öşvank Manastırı’nın, özellikle Gürcistan’da yaşayan Hıristiyanlar için büyük bir öneme sahip olduğunu belirterek, tarihi kilisenin, her yıl ortalama 2 ile 3 bin Gürcü turist tarafından ziyaret edildiğini bildirdi. Uzundere Belediye Başkanı Özsoy, koruma altında bulunan Öşvank Kilisesi’nin, geçmişte yapılan çeşitli kazılar yüzünden tahrip olduğuna dikkati çekerek, hiyeroglif özellik taşıyan bazı taşların da, yerlerinden söküldüğünü kaydetti. Uzundere Belediyesi olarak, söz konusu tarihi bundan sonraki süreçte korunması ve inanç turizmine kazandırılması yönünde ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
İLÇENİN TARİHİ ESER VİZYONU
Erzurum’un Uzundere ilçesi Çamlıyamaç Köyü’ndeki Öşvank Kilisesi’nin, Bagratlı Hanedanlığı zamanında III. Adenese tarafından 961 yılında başlandığı öğrenilirken, kitabesindeki bilgilere göre, kilise, Magistras Bagrat tarafından 966 yılında tamamlanmış. Kilisenin mimarı Öşklü Grigor Usta isimli bir Hıristiyan olduğunun bildirildiği kitabede, bu kilisenin ayrıca, “İşhanın Nakışı” “Vank’ın Bakışı ve “Haho’nun Oturağı” gibi isimlerle de tanımlandığı belirtiliyor.
İki renkli taş bezemeleri ve kabartma figürleri ile ünlü olan Öşvank Kilisesi, dıştan transetli olmasına karşılık, içeride apsidlerin oluşturduğu üç dilimli bir bölüm ve onun devamı olan uzun bir kol kilisenin planını tamamlıyor. Hac planlı kilisenin kısa ucunda apsidi ile iki yandaki neflerden oluşurken, bu bölümleri 4 büyük konsol ve sütunlar taşıyor. Sütunların kaidelerinin bitkisel, arabesk ve çam kozağı motifleri ile bezendiği Öşvank Kilisesi’nin, üstü ise payeler üzerine oturan merkezi bir kubbeyle örtülmüş vaziyette bulunuyor. Pencerelerin dış yüzleri kabartma silmelerle sınırlanırken, sivri kemerli ve ince uzun olan bu pencereler, Gotik üslubunu yansıtıyor. Bu pencerelerin iç yüzlerinde Azizlerin renkli fresklerinin bulunduğu gözlenirken, kilisenin harap durumda olduğu ise, dikkatlerden kaçmıyor.
Günümüzde haç planının uzun kolunun üstü bütünüyle açıktır. Haçın uzun kollarının yüzlerinde düzgün kesme taşlardan örülmüş yuvarlak kemerli nişler bulunmaktadır. Bunların üzerindeki ikinci katta da, yine yuvarlak kemerli birer pencere açılmıştır. Kilisenin müştemilatından hamam, yatakhane, vaftizhane, rahip evleri ve mutfak gibi bölümler, bugün harabe durumdadır. Kilisenin üst örtüsü, 11. Yüzyıl’ın başlarında Bizanslılar döneminde onarılmıştır.