ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Aziziye Kahramanı Miralay Bahri Bey’e vefa
Aziziye Kahramanı Miralay Bahri Bey’e vefa
GSİM’den  filenin dadaşlarına motivasyon desteği
GSİM’den  filenin dadaşlarına motivasyon desteği
Erzurum’da aranan 6 şahıs yakalandı
Erzurum’da aranan 6 şahıs yakalandı
Şehit Polis Akoral rahmet niyazlarıyla anıldı
Şehit Polis Akoral rahmet niyazlarıyla anıldı
Emniyet üniversite öğrencilerini bilgilendiriyor
Emniyet üniversite öğrencilerini bilgilendiriyor
HABERLER>ARAŞTIRMA İNCELEME
9 Haziran 2020 Salı - 07:56

‘Türkiye takip edilen bir ülke’

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Salgın boyunca sanayide ve teknolojide gösterdiğimiz yetkinliklerle pek çok ülkenin önüne geçtik. Güçlü bir sanayi altyapısına ve gelişmiş bir Ar-Ge ekosistemine sahibiz” dedi.

‘Türkiye takip edilen bir ülke’

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, “Salgın boyunca sanayide ve teknolojide gösterdiğimiz yetkinliklerle pek çok ülkenin önüne geçtik. Güçlü bir sanayi altyapısına ve gelişmiş bir Ar-Ge ekosistemine sahibiz” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kovid-19 Türkiye Platformunun düzenlediği ve TÜBİTAK koordinasyonunda yürütülen aşı ve ilaç geliştirme çalışmalarında Türkiye’nin geldiği aşamayı değerlendirdi. Varank, Türkiye’nin salgınla mücadelede başarılı bir sınav verdiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde tüm Bakanlıkların üstün gayretleriyle yerinde ve zamanında adımların atıldığına değinen Varank, “Sağlıktan eğitime, ulaşımdan güvenliğe, sosyal korumadan istihdama dinamik bir yaklaşımla hareket ediyoruz. Salgın boyunca sanayide ve teknolojide gösterdiğimiz yetkinliklerle pek çok ülkenin önüne geçtik. Güçlü bir sanayi altyapısına ve gelişmiş bir Ar-Ge ekosistemine sahibiz. Üretim temellerimiz çok sağlam. Hiçbir konuda arz sıkıntısı çekmediğimiz gibi, değişikliklere hızla adapte olarak üretim kabiliyetlerimizi en doğru biçimde yönlendirdik” ifadelerini kullandı.
“17 PROJE SÜRDÜRÜLÜYOR”
Savaş durumunda ülkelerin sahadaki güçlerinin savunma sanayisi tarafından belirlendiğini aktaran Varank, korona virüsle mücadelede de ayakta kalma gücünün sağlık sektöründe atılacak adımlar olduğunu belirtti. Varank, “Sağlık endüstrisine milli güvenlik politikası olarak bakıyoruz. Dolayısıyla, salgın ülkemiz sınırlarına girmeden çok önce, yani Ocak sonunda, aşı ve ilaç geliştirme alanındaki en yetkin araştırmacılarımızı Bakanlığımızda ağırladık. Bilim ve teknoloji temelli bir yaklaşımı odağımıza alarak, yol haritamızı ortak akılla oluşturduk. Ar-Ge ve yenilik birikimlerimizi, Milli Teknoloji Hamlesi vizyonumuzla tek bir hedefe kilitledik. TÜBİTAK MAM Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Enstitüsü koordinasyonunda Kovid-19 alt platformunu kurduk. Böylece aşı ve ilaç alanındaki temel araştırmalar hızlı ve sonuç odaklı bir yaklaşımla yürütülmeye başlandı. Kovid-19 Platformu altında 9’u ilaç, 8’i de aşı geliştirme olmak üzere 17 proje sürdürülüyor. Bu projeler sayesinde 48 kurum ve kuruluş bir araya geldi. Yüzlerce bilim insanımız tek yürek oldu. Virüse karşı aşı ve ilaç çözümleri geliştirebilmek adına gece gündüz demeden çalışıyorlar” şeklinde konuştu.
Covid-19’a karşı verilen mücadelede tüm tarafların seferberlik ruhuyla hareket ettiğine değinen Varank, “Sahada görev yapan sağlık çalışanlarımız bu işin görünen kahramanları. 7 gün 24 saat laboratuvarlarından ayrılmayan, tüm ihtimalleri en ince detayına kadar hesaplayan, deneyen ve denemekten asla vazgeçmeyen araştırmacılarsa, bu savaşın görünmeyen kahramanları” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE, TAKİP EDEN, İZLEYEN BİR ÜLKE DEĞİL; TAKİP EDİLEN BİR ÜLKE”
Platformun yürüttüğü çalışmalar hakkında konuşan Varank, “Platformda yürütülen çalışmalar sadece ülkemiz sınırlarında da kalmadı. Hem ulusal hem de uluslararası görünürlüğümüz var. Yürütülen 17 proje de dünyada ilgi uyandırıyor. Avrupa Komisyonu’nun geçtiğimiz günlerde düzenlediği Ar-Ge İşbirliği Konferansında ülkece yürüttüğümüz bu seferberlik büyük takdir gördü. Şu hususun altını özellikle çizmek istiyorum. Türkiye, takip eden, izleyen bir ülke değil; Güçlü ekosisteminin sunduğu avantajla başlattığı aşı ve ilaç geliştirme hamlesiyle takip edilen bir ülke” dedi.
“BİNLERCE İLAÇ MOLEKÜLÜ TARANDI”
Sokağa çıkma kısıtlamasının yaşandığı günlerde laboratuvarlarını terk etmeyerek çalışan sağlık personeline dikkat çeken Varank, “İlaç geliştirme projeleri kapsamında; Moleküler modelleme ve tasarım, yerli sentetik ilaç sentez ve üretimi, iyileşmiş hasta plazması, rekombinant antikor projeleri başarıyla devam ediyor. Projelerin ilk 2 ayında; başka hastalıklarda kullanılan veya klinik çalışmaları devam eden binlerce ilaç molekülü tarandı. Virüsü durdurma potansiyeline sahip ilaç molekülleri belirlendi. Bunların doğrulayıcı laboratuvar çalışmalarına geçildi. Bu moleküller arasında bulunan ve daha önce ithal ettiğimiz iki farklı ilacın etken maddelerinin yerli üretimi için metodlar geliştirildi. Hidroksi-klorokin molekülü yüzde 87 verimlilikle TÜBİTAK MAM Kimyasal Teknoloji Enstitüsü tarafından başarıyla sentezlendi. Verim arttırma çalışmaları devam ediyor. Favi-piravir molekülünün laboratuvar seviyesinde yerli sentezi başarıyla gerçekleştirildi. Bu ilacın endüstriyel seviyede yerli sentez ve üretiminde son aşamaya geldik. Haziran ay içinde favi-piravir’in endüstriyel seviyede yerli sentezi ve üretimi başarılmış olacak. Korona virüs tedavisi için; virüs durdurucu rekombinant antikorlar ve immün plazma ürünleri de geliştiriyoruz. Rekombinat antikor projelerinde, laboratuvar ve hayvan deneyleri başarıyla devam ediyor. Yapılan çalışmalar sayesinde, ithal ettiğimiz bazı virüs proteinlerini, yerli olarak üretme kabiliyetimiz oluştu. Bunların ticarileştirilmesi de mümkün. İyileşen hastalardan, yüksek antikor seviyelerine sahip immün plazma üretiyor ve hastaların tedavisinde kullanıyoruz” diye konuştu.
“SU YOSUNLARINDAN ELDE EDİLEN GRİFİTSİN PROTEİNİ”
Virüse karşı tedavide kullanılacak yüksek saflıkta antikor içeren ürünlerin üretileceğinden bahseden Varank, “Su yosunlarından elde edilen grifitsin proteininin, anti-viral özellikte olduğunu tespit ettik. Bununla ilgili ilaç geliştirme çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. Sentetik DNA ilacı projesiyle; hastalarda ve sağlık personeli gibi yüksek risk gruplarında kısa süreli koruyucu etki oluşturmayı amaçlıyoruz” dedi.
“SENTETİK YAPILARLA ÇALIŞIYORUZ”
Türkiye’nin aşı geliştirme projelerinde dünyayla yarıştığını belirten Varank, “Dünyada çalışılan tüm aşı yöntemlerine ek olarak, daha özgün ve yenilikçi yöntemleri de içeren aşı projelerimiz var. Yani yurtdışındaki projelerden eksiğimiz yok, bilakis fazlamız var. İnaktif aşı, yani hastalık yapamayacak hale getirilmiş virüsle aşı geliştiriyoruz. Ekibimiz virüsü çoğaltıyor ve inaktive ediyor. Rekombinant protein aşılarında, virüs proteinlerini kullanılarak çalışmalar yürütüyoruz. Gelinen noktada, antijen üretimi ve saflaştırma çalışmaları sürdürülüyor. Bu alandaki aşı çalışmalarımız, dünyada ilk defa kullanılan özgün adjuvant teknolojisi ihtiva ediyor. DNA aşısında, virüs antijenlerini kodlayan DNA molekülleriyle aşı adayları geliştiriyoruz. Korona virüs antijenlerini içeren zararsız virüslerin kullanıldığı viral aşıda çalışmalar sürüyor. Virüs benzeri parçacıklara dayalı aşıda, Covid-19 proteinlerini taşıyan sentetik yapılarla çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Varank bu testleri şu şekilde sıraladı: “RNA temelli aşı projesinin tasarımları yapılıyor. Bahsettiğim aşı projelerinin 3’ünde hayvan deneyleri başladı ve hızla devam ediyor. Bu deneylerde, aşının farelerde antikor üretme yeteneği test ediliyor. İzleyen süreçlerde, hayvan deneylerinde ‘karşı koyma testleri’ (challange testi) ve insanda yapılacak Faz-1 klinik çalışmalara geçilecek. Kovid-19 platformunda elde ettiğimiz kazanımların desteklenmesi için üzerimize düşen ne varsa yapmaya devam edeceğiz. Aşı ve ilaç geliştirme projelerimizin klinik çalışmaları da Sağlık Bakanlığı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığımız tarafından desteklenecek. Geliştireceğimiz aşı adaylarını üretebilecek altyapılara da sahibiz. Ekosistemdeki bu aktörler de yine Kovid-19 Platformu bünyesinde yer alıyor.”
“YAKLAŞIK 2 BİN YOĞUN BAKIM SOLUNUM CİHAZINI YURTDIŞINA GÖNDERMİŞ OLDUK”
Varank, yerli yoğun bakım solunum cihazlarıyla ilgili de konuşarak, “Ortaya koyduğumuz çözümlerle sadece ülke sınırları içinde kalmayıp, bu musibetle mücadele eden tüm ülkelere yardımcı olacağız. Nasıl ki sadece 2 haftada geliştirdiğimiz yerli yoğun bakım solunum cihazıyla tüm dünyaya nefes olduk, aşı ve ilaç alanındaki projelerimizle de insanlığa umut olmak istiyoruz. Brezilya’ya şimdiye kadar bin 500’den fazla yoğun bakım solunum cihazının teslimatı yapıldı. Böylece yaklaşık 2 bin yoğun bakım solunum cihazını yurtdışına göndermiş olduk” dedi.
“TALEBİ KARŞILIKSIZ BIRAKMADIK”
Korona virüsle mücadele seferberliğinde gençlerin de bitmek bilmeyen enerjisinden faydalanıldığına değinen Varank, “Kovid-19 platformu sanal konferansında bizi izleyen gençler, ‘Biz de bu işin içinde olmak istiyoruz, bizleri de dahil edin’ dediler. Bu talebi karşılıksız bırakmadık. Aşı ve İlaç geliştirme alanındaki projeler için özel bir burs programı oluşturduk. 340 öğrenci ve araştırmacıdan başvuru aldık. Bunların 300’ü desteğe hak kazandı. Bursiyerlerimiz; Sağlık Bakanlığı ve TÜSEB’le olan işbirliğimizin diğer önemli bir boyutunu da temsil ediyor. Desteklediğimiz 30 araştırmacı, Sağlık Bakanlığı ve TÜSEB’in projelerinde doğrudan görev alıyor. Ayrıca TÜBİTAK kanalıyla, yine Covid-19 özelinde hızlı bir çağrıya çıktık. Bu kapsamda KOBİ’lerden ürün odaklı projelerini talep ettik. Değerlendirme sürecinin ardından; yoğun bakım cihazları, tanı kitleri, erken teşhis ve takip aşamaları için ileri çözümler ve akıllı sağlık alanlarında 35 projeyi destekleme kararı aldık” diye konuştu.
“AİDS TESTLERİNİ, SON 3 YILDIR TÜRK FİRMASI ÜRETİYOR”
Tanı kitleriyle ilgili olarak da Varank, “Tanıda ne kadar iyiyseniz, tedavide etkinliğiniz o derece artıyor. Tanı kitlerinin geliştirilmesi alanında ülkemiz çok kabiliyetli, hatta dünyaya rüştünü ispatlamış firmalar var. Örneğin Afrika’da kullanılan AİDS testlerini, Dünya Sağlık Örgütüyle işbirliği içinde son 3 yıldır bir Türk firması üretiyor. Bunun dışında PCR tanı kiti altyapımız da çok güçlü; bu alandaki özel sektör firmalarımız oldukça kabiliyetli. Yurt içinde bu testleri üretebildiğimiz gibi, 50’dan fazla ülkeye ihraç edebiliyoruz. TÜBİTAK üzerinden desteklediğimiz yenilikçi bir tanı kiti projemiz de var. Covid-19’un kuluçka döneminde, hastalık belirtileri ortaya çıkmadan önce bu kitle 30 dakikada sonuç alınması hedefleniyor. Burada biyokimyasal reaksiyonlar yerine, nano-teknoloji tabanlı bir yöntem kullanılıyor. Halihazırda bir prototip geliştirildi. Virüse benzer zararsız parçacıklarla sistemin çalıştığı tespit edildi. Prototipte bazı ayarlamalar ve iyileştirmeler yapılacak. Bu ay içinde prototip TÜBİTAK MAM’a taşınacak ve korona virüs numuneleri üzerinde denenecek. Henüz dünyada bu yönde bir proje yok” ifadelerini kullandı.

 
Ücret Desteği ödemeleri başladı
 
Şentop gençlerle tespitlerini paylaştı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Covit-19’la mücadele sürecine sosyolojik bakış
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ...
TÜBİTAK’tan 6 proje destek
Teknokent üzerinden yürütülen Girişimcilik Ekosistemi ve Teknokent Geliştirme ...
Erzurum cami sayısında 16’ıncı sırada
DOSİAD - SOSYAL ARAŞTIRMALAR - ÖZEL - TÜİK 2019 Din İstatistiklerini paylaştı. ...
 
Erzurum cami sayısında bölgede lider il
DOSİAD - SOSYAL ARAŞTIRMALAR - ÖZEL - Doğu Anadolu Bölgesinde 2019 kaydında ...
Erzurum’un payı yüzde 3.1’e yükseldi
DOSİAD - SOSYAL ARAŞTIRMALAR - ÖZEL - Cami sayısı yüksekliği bakımından ...
Erzurum köy sayısında 4’üncü sırada
TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi 2019 Sonuçlarına göre Türkiye’de ...
 
ATAUNİ’den gıda ve hayvancılığa bilimsel yaklaşım
Yenileme çalışmaları kapsamında merkez bünyesinde yer alan iki adet sığırcılık, ...
"Bunun meteor olduğu kesin"
Ege Üniversitesi (EÜ) Fen Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. ...
‘27 Mayıs Türk Siyasi tarihinde kara bir leke’
Babası Fetullah Taşkesenlioğlu’nun Yassıada’da yargılandığı ve tutuklu ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Çözümün Kuşkulusu
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Peki bu işleri kim yapsın?
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Bevval-i Ceh-i Zemzem: FETÖ ve İblis..
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Berhan Yılmaz hocam kitabın ortasından konuşmuş: Sistem değişmeli
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Hitabetin İhtişamı ve Hikâyenin Gücü
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Ehramlı kadınlar çiftçi olamaz mı yani?
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva