Türkiye Bağımsız Eğitimciler Sendikası’ndan hükümete eleştiri:
Memurlar üvey evlat mı?
Türkiye Bağımsız Eğitimciler Sendikası Erzurum 2 Nolu Şube Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, ”Hükümet işçiye bol kepçe dağıtıp, memura gelince cimrilik ediyor.” dedi.
Türkiye Bağımsız Eğitimciler Sendikası Erzurum 2 Nolu Şube Başkanı Mehmet Zülfikar Kotanlı, Kamudaki ücret adaletsizliğinin ve dengesizliğinin 59. Hükümet döneminde artarak devam ettiğini söyledi.
Kotanlı, yaptığı yazılı açıklamada, “Eşit işe eşit ücret vaadiyle Memurları umutlandıran Kamu çalışanlarından, emekliden, Asgari ücretliden, dul ve yetimlerden 3 yıllık bir süre isteyen AKP hükümeti 4 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen uyguladığı ücret politikasıyla makası iyice açarak kamu çalışanlarını, asgari ücretlileri, emeklileri, dul ve yetimleri acze düşürerek perişan etmiştir. 26 Haziran 2007 tarihinde TÜRK-İŞ ile imzalanan toplu sözleşmede en düşük maaş alan işçiye seyyanen 190 YTL, yüksek maaş alan işçilere ise 140 YTL seyyanen zam ve yılın birinci ve ikinci 6 ayı için yüzde 3+3 artış ayrıca enflasyon farkı ve aynı oranlarda sosyal haklara da yansıtılacak zam vererek Kamu işçisine bol kepçeden dağıtan hükümet memuruna, emeklisine, asgari ücretlisine, dul ve yetimine cimri davranmıştır.
Ağustos ayı içerisinde yapılması gereken memur toplu görüşmeleri seçim bahanesiyle Eylül ayına ertelenmiştir. Yetkili Sendikalar buna seyirci kalmış hatta hükümetin toplu görüşmeleri ertelemesini uygun bularak tarihi bir fırsatı tepmişlerdir. Oysa Haziran ayında yapılacak toplu görüşmelerde Kamu çalışanlarının geçmişteki kayıpları telafi edilerek bir kazanım elde edilebilirdi. Seçim sonrası iş başına gelecek Hükümetin Kamu çalışanlarına bir hak vermeyeceği kesindir. Şimdiden Memurların Toplu görüşmeleri bitmiştir.” dedi.
EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET VAADİ NERDE KALDI?
59.Hükümetin 2007 yılında düşük maaşlı memurlara yüzde 4+4, diğer memurlara da yüzde 3+3 oranında zam vermesine karşılık, üst düzey bürokratlarına zamlı yüksek maaşları yanında “Özel Hizmet Tazminatı” adı altında ödenen ek tutarlarını 22 YTL’ den, 255 YTL’ ye kadar artırdığını söyleyen Mehmet Zülfikar Kotanlı, Hükümetin 2006 yılı sonunda yapılan toplu sözleşmeyle 130 bin metal işçisinin maaşlarına yüzde 21 zam yaptığını ve yine Merkez Bankası, TRT, BOTAŞ, ÖİB, SPK, TBMM, VGM gibi birçok kurumda çalışanların maaş, ikramiye ve ek ödemelerle eline geçen ücretlerin, Kamu çalışanlarına verilen maaşın beş hatta altı katına karşılık geldiğini kaydetti.
5 bin kişinin istihdam edildiği Merkez Bankası’nda, çalışanların emekli olduklarında bile çift maaş almaya devam ettiklerini vurgulayan Kotanlı, şunları söyledi: “Emekli maaşlarının 2 bin YTL'den 10 bin YTL'ye kadar uzanmaktadır. Merkez Bankasında çalışan odacının bile maaşı bin 900 YTL’den başlıyor. Bu tür kurumlarda çalışanlar yüksek maaşlar yanında son derece gelişmiş imkânlardan yararlanıyorlar. Hükümet bazı kamu çalışanlarına ve işçilerine bol kepçeden veriyor, bir çoğuna ise açlık sınırında bir ücret reva görüyor. En düşük düzeydeki memura 2007 sonuna kadar ortalama 41.00 YTL zam veren hükümet, en fazla artışı, zaten yüksek maaş alan üst düzey görevlilere bürokratlara yapmıştır. Metal işçileriyle iki yıllık toplu iş sözleşmesi imzalayan hükümet, metal işçilerinin maaşına yüzde 21 zam, sosyal haklarında ise yüzde 20 artış yapmıştır. Fakat aynı hükümet Kamu Çalışanlarına ve Emeklilerine zam vermeye gelince cimri davranmaktadır. Biz işçi arkadaşlarımıza yapılan zammı çok görmüyoruz. Fakat bilinen bir gerçek var ki, memur arkadaşlarımız açlık sınırında bir ücretle çalıştırılmaktadır. Biz hükümetten maaşlarımızı işçi ücretlerine endekslemesini istiyoruz. 800 YTL maaş alan Kamu çalışanları olarak işçiler kadar maaş almaya daha dünden razıyız. Öte yandan söz konusu ayrımcılığın, kamudaki işçilerin maaş ortalamasının bin 371 YTL, memurların ise 811 YTL olduğu ve memurlar arasında da ücret uçurumunun gittikçe arttığının tartışıldığı günlere rastlaması manidardır. Hükümet, memurlara üvey evlat muamelesi yapmaktadır.”
“Hükümet memurları kandırmaya devam etmektedir.” diyen Kotanlı sözlerine şöyle devam etti: “Her 100 eğitimciden 93'ü, bir şekilde borç alarak yaşıyor. Kredi kartı borçları yüzünden kara listeye alınanların oranı, yüzde 120 yükseldi. Eğitimcilerin banka borcu bir yıl öncesine göre 2006'da yüzde 85 oranında arttı. 4 yıldır memur maaşlarına oldukça düşük oranlarda zam yapılmıştır. Yapılan yüzde 4 oranındaki komik zam, cefakar memurların maaşında vergi matrahının yükselmesi nedeniyle ancak artan vergi yükünü karşılayabilmektedir. 3 Kasım seçimlerinde bizden 3 yıllık süre isteyen Hükümet, aradan 4 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen yalnızca kamu çalışanlarını pişman etmeyi becerebilmiştir. Şimdi AKP seçim beyannamesinde Memuru enflasyona ezdirmeyeceğini söylemekle Yine mi bir beş yıl isteyecek?”