Bakan Albayrak, “Türkiye, güçlü ekonomisi ve sağlam finansal altyapısı ile dünya ekonomilerinin eşi benzeri görülmemiş bir belirsizlikten, krizden geçtiği bu dönemde yatırımlarına, projelerine ve hepsinden önemlisi stratejik reformlarına hız kesmeden devam ediyor”
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Çok yakın bir dönem içerisinde toparlanmanın ekonominin tüm paydaşları, toplumun tüm kesimleri tarafından çok daha ciddi hissedildiğine şahit olacağız” dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen Türkiye Sigorta tanıtım törenine katıldı. Sigorta sektörünün dünyadaki yerinden bahseden Bakan Albayrak, Türkiye’nin bulunduğu yerden daha iyi bir konuma yükselmesi gerektiği yönünde temennide bulundu.
Türkiye Sigorta’nın kuruluş tanıtımında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Sigorta ve emeklilik sektörü, kişi ve kurumların risklerini devralarak iktisadi ve sosyal hayatın devamlılığını sağlamakta, deprem ve diğer doğal afetlerde kamunun yükünü hafifletmekte, biriktirdiği fonlarla ekonomik büyüme için ihtiyaç duyulan finansmana kaynak sağlama işlevlerini yerine getirmektedir” ifadelerini kullandı.
SİGORTACILIK SEKTÖRÜ
Göreve geldikleri ilk günden itibaren, sigortacılık sektörüne ilişkin belirlenen projelerde Albayrak, “Türk sigorta ve emeklilik sektörü ne kadar yüksek düzeyde fon birikimine katkı sağlayabilirse, Türkiye’nin büyüme ve kalkınmasına o kadar büyük düzeyde katkı sağlamış olacaktır” bilinciyle hareket ettiklerini söyledi.
Türk sigorta sektörünün dünyada daha iyi konumlara gelmesini istediğini belirten Albayrak, “Sigortacılık sektörümüz, bugünkü kapasitesi ile dünyada 39’uncu sırada yer alıyor. Bu Türkiye’nin büyük ve güçlü hedefleri açısından, ulaşmak istediğimiz hedeflerin çok gerisinde. Çok daha üst basamaklara çıkmayı, bu sektörde daha iyi durumda olan ülkeleri geride bırakmayı hedefliyoruz. Ekonomik istikrar ve ekonomik gelişim açısından sigorta ve emeklilik sektörleri kritik öneme sahiptir. Potansiyelinin altında kalan bu sektörleri, hedeflerimiz doğrultusunda yeni ekonomik modelimiz kapsamında ‘stratejik sektörler’ arasına aldık. Sigortacılık sektörünü arzu ettiğimiz seviyeye ulaştırmak amacıyla, yakın zaman içerisinde SEDDK ve yüzde 100 hazine sermayeli olarak Türk RE’yi kurduk” diye konuştu.
REFORM HAMLESİ
Söz konusu iki temel reform hamlesinden arzu edilen verimin alınabilmesi için Albayrak, zincirin bir diğer kritik halkası olarak nitelendirdiği piyasa yönlendirici, güçlü ve lider bir sigorta şirketinin kurulması konusunu da çok önemsediklerini belirtti. Albayrak, “İşte, kamu sigorta ve emeklilik şirketlerinin birleşmesinden doğan Türkiye Sigorta, bu reformist hamlelerin en önemli halkalarından birisi olacak. Kamunun gücü, Varlık Fonu’nun sağlayacağı güven ile Türkiye Sigorta, sektöre yön verebilecek, kar güdüsünün yanında kamu ekonomik vizyonunun bir parçası olarak bölgesel ve küresel rekabette güçlü bir piyasa oyuncusu olacaktır” dedi.
KURULUŞ TANITIMI
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Türkiye Sigorta’nın kuruluş lansmanında şu ifadelere de yer verdi:“Türkiye’de sigortacılık hizmetlerinin tabana yayılması ve istikrarlı büyümenin devamlılığı adına önemli bir misyon edinen, üstlenen Türkiye Sigorta’nın önümüzdeki dönemde global bir marka olma hedefiyle, ülkemizdeki sigorta sektörünün küresel rekabette daha etkin bir noktaya taşıyacağından eminiz. Finansal piyasalarda iyileşme ve derinleşmeye katkı sunulmasında, sigorta sektörünün ekonomik büyümeye sağladığı katkının artırılmasında ve sektörün daha dinamik bir yapıya kavuşturulmasında öncü bir marka olacak. Türkiye, güçlü ekonomisi ve sağlam finansal altyapısı ile dünya ekonomilerinin eşi benzeri görülmemiş bir belirsizlikten, krizden geçtiği bu dönemde yatırımlarına, projelerine, ve hepsinden önemlisi stratejik reformlarına hız kesmeden devam ediyor.”
Sanayide çarkların güçlü bir şekilde dönmeyi sürdürdüğünü ifade eden Bakan Albayrak, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’la da sürekli görüştüğünü belirterek, Covid-19 salgınının piyasaları olumsuz yönde etkilediğini kaydetti. Albayrak, “Klasik mal ve hizmet ithalatı içerisinde yer almayan, bir yatırım malı olan ve ülkemiz açısında bir fonlama açığı oluşturmayan altını bir kenara koyduğumuzda, altın hariç ithalatımız azalmaya, cari açığımız düşmeye devam ediyor. Bu yıl Covid-19 salgını olmasaydı, Turizm Bakanımızla sürekli görüşüyorum, 40 milyar dolar turizm geliri elde etmeyi bekliyorduk. Yılın ilk 8 ayında salgın nedeniyle kaybettiğimiz turizm gelirlerini de denkleme koyduğumuzda biz bugün cari açığı değil cari fazlayı konuşuyor olacaktık. Ekonomide tüm kurumlarımızla güçlü koordinasyon içinde, hedeflerimize yönelik adımlarımızı atmaya devam ediyoruz. Katma değerli üretime, istihdama ve ihracata dayalı bir büyüme modeli için çalışmaya devam ediyoruz. İnşallah, çok yakın bir dönem içerisinde toparlanmanın ekonominin tüm paydaşları, toplumun tüm kesimleri tarafından çok daha ciddi hissedildiğine şahit olacağız” diye konuştu.