Dadaşların Yakutiye Kent Meydanı’ndaki demokrasi nöbeti aralıksız devam ediyor. Başkomutan’ın emriyle sokağı terk etmeyen Erzurumlular, ay yıldızlı Türk bayraklarıyla nöbet tutuyor.
Seher vakti Kur’an-ı Kerim’i okuyan Dadaşlar, teheccüt namazında vatan haini FETÖ, işbirlikçileri ve tüm terör illetinin kahr-ü perişan olması için Cenab-ı Hakk’a niyazda bulunuyor. Demokrasi nöbetinin 14. gününde Kur’an Kerim’i Güzel Okumada Dünya Birincisi olan Abdurrahman Sadien ile Şair Dursun Ali Erzincanlı Dadaşlara manevi hazlı unutulmaz bir gece yaşattı. Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, halka hitaben yaptığı konuşmada Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’ın Erzurumlulara selamını iletti. “Her bir karış toprağıyla kendisini İslam’a adayan bu şehirde doğup, bu vatan toprağında yaşadığımız için Cenab-ı Allah’a ne kadar şükretsek azdır” diyen Başkan Sekmen, şunları kaydetti: “Asırlar önce, o kanlı gecede ve şimdi, Sevgili Peygamberimizin izinde, Allah’ın kaza ve kader emrine iman eden bizler, tıpkı Enes Bin Malik, Esma Bin Harise, Ammar bin Yasir gibi Hak davasından geri dönmeyerek, vatan nöbetinde milli ruha yön verdik. Bu meydanlarda günlerdir ecdadımızın fetihlerini, demokrasi fatihlerinin şühedaya nasıl yürüdüğünü anlatıyoruz.
Anadolu'nun kapılarını İslâm'a açan Malazgirt Meydan Muharebesini, 15 Temmuz’da kanla yazılan demokrasi zaferini konuşuyoruz. Bizler tarihimizle övünç duyar, ondan aldığımız güçle bugünü ve geleceğimizi inşa ediyoruz. Bizi başarılı kılan, zaferlere ulaştıran ruh ve manayı anlamaya çalışır; bundan yüksek bir şuur elde etmeye gayret ederiz. İşte o İstiklal gecesinin arkasındaki yüksek inanç ve ruhu bugün çok iyi anlamamız gerekir. Unutmayalım ki, ecdadımıza bu yüksek ruhu kazandıran din-i mübin-i İslâm’dır. Mevlam, İslam düşmanı FETÖ ve onun kâfir işbirlikçilerini kahretsin, kahr-ü perişan eylesin, onları zelil etsin.”
İSLAM VE VATAN SEVGİSİ
Başkan Mehmet Sekmen, konuşmasında Türk milletinde var olan İslam aşkı ve vatan sevgisinin ne denli önemli olduğunu ifade etti. Sekmen, şöyle devam etti: “Mazlumların sığınağı, zalimlerin korkulu rüyası olan bu necip milletin her bir ferdi şehadet arzusunu hiçbir zaman yüreğinden eksik etmez. Bu vatan, asırlarca toplumda birlik ve beraberliğin tesis edilmesi ve kardeşlik ruhunun canlı tutulmasıyla bu güne kadar gelebilmiştir. Bundan sonra da bu birlik ve beraberlik; bayrak, sancak ve vatan sevgisinin yüreklerde hissedilmesiyle sürdürülecektir. Kur’an ve Vatan sevgisi canımızda, İslam ve iman şuuru bu kalpte, bu ruhta oldukça evvel Allah bizi kimse bölemez. Bedir'de de aynı ruh vardı, Malazgirt'te de, Mekke'nin fethinde de aynı ruh vardı, Çanakkale Zaferinde de… İstanbul'un fethinde de aynı ruh vardı, Kurtuluş Savaşı’nda da... 15 Temmuz’da da bu ruh vardı. İşte bizi biz yapan bütün değerlerin tümü İslam’ın gölgesinde var olan işte bu vatan ve bayrak ruhudur.”