Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Soluk, “hakikaten 'ölüm vadisi' diye adlandırılan Erzincan'ı geçtikten sonra Erzurum istikametine doğru Sansa Deresi vardı. Sansa Deresi'ni de toparladık, her halde Haziran ayı gibi o derede, o ölüm çilesi denilen vadide de bölünmüş yola kavuşacağız..”dedi..
Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Habip Soluk, bölünmüş yol çalışmaları ile kafa kafaya çarpışmaların ortadan kalktığını ve bu şekilde meydana gelen ölümlü trafik kazalarında yüzde 86 oranında olduğunu bildirdi. D-100 Karayolu üzerinde devam eden bölünmüş yol çalışmalarını incelemek üzere Sivas'ın Koyulhisar ilçesine gelen Soluk, Aşağıkale Mahallesi'nde yapımı büyük oranda tamamlanan 400 metrelik Aşağıkale tünelinde incelemelerde bulundu.
KAZA SAYISINDA AZALMA
Bir gazetecinin D-100 karayolunda sıkça ölümlü kazalar yaşandığını hatırlatması ve bölünmüş yol çalışmalarının bu kazaları azaltıp azaltmadığını sorması üzerine Soluk, şunları söyledi: 'Bölünmüş yol çalışmaları ile kaza oranlarında kafa kafaya çarpışmalar tamamen ortadan kalkmış durumda. Yüzde 86 oranında ölümlü kazalarımızda azalma var. Ama bu yeterli değil. Biz bir insanımızın bile burnunun kanamasını istemiyoruz. Yollarımızda kör noktalar var. Kör nokta diye tabir ettiğimiz ölüm virajları veya görünmeyen noktalar var. Buraların da bütün bölgeler bazında çalışmaları devam ediyor. D-100 Karayolumuz D-200'e göre biraz daha geride diyebiliriz. D-100 karayolumuz öyle tahmin ediyorum ki 2011 yılı sonuna kadar olmasa da 2012 yılında Edirne'den İran Gülbulak'a kadar sıcak asfalt olmuş olacak. Çanakkale güzergahından D-100, Edirne güzergahından D-200 geliyor her ikisi de Köroğlu Boğazı'nda Refahiye'ye girmeden orada birleşerek tek güzergaha düşüyor, Erzurum istikametine devam ediyor.'
D-100 ÇALIŞMALARI
D-100 Karayolunun tamamının Edirne'den İran Gürbulak sınırına kadar bölünmüş olarak trafiğe hizmet edeceğini belirten Soluk, şöyle konuştu: 'Reşadiye ve Taşova'da çalışmalar devam ediyor. Tosya-Ilgaz arasında 40 kilometrelik bitmemiş bir yol var. Bir de yolun devamında hakikaten 'ölüm vadisi' diye adlandırılan Erzincan'ı geçtikten sonra Erzurum istikametine doğru Sansa Deresi vardı. Sansa Deresi'ni de toparladık, her halde Haziran ayı gibi o derede, o ölüm çilesi denilen vadide de bölünmüş yola kavuşacağız. Hatta orada 14 kilometrelik bir mesafede 21 adet köprümüz var. Bu köprülerin 18 tanesi 2x2 ebadında yan yana olan köprüler. 3 tanesi tek başına münferit olan köprü. Ayrıca Fırat Nehri'nin en büyük kolu olan Karasu yatağında da derede ıslah çalışmaları yapıyoruz ve 6 noktada da derenin yatağını değiştirdik. Ayrıca 21 adet köprü yaptık. Adeta arkadaşlarımız Karasu ile güreş tutarak Karasu'ya meydan okuyarak o vadiyi de ıslah ettiler.'