Nöbetteki Muşlu annelere STK’lardan destek

Muş'ta çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan annelere Hasköy Belediye Başkanı Hikmet Karayel ve STK’lardan destek geldi.
HDP Muş İl Başkanlığı önünde 10. haftada da eyleme devam eden aileler, çocuklarına kavuşma ümidiyle bekleyişlerini sürdürüyor. HDP İl Başkanlığı önünde çocuklarının kaçırılmasını protesto eden aileler; "Halk düşmanı parti", "Evlatlarımızı vereceksiniz", "Ha HDP ha PKK", "Türk Kürt kardeştir, HDP kalleştir" ve "Halkı dolandıran parti" dövizleri açarak tepki gösterdi. Ailelere destek olmak amacıyla açılan çadıra gelen Hasköy Belediye Başkanı Hikmet Karayel ve STK temsilcileri, annelerin yanında olduklarını ifade ettiler.
“TERÖRLE, SİLAHLA BİR YERE VARILMAZ, BU İŞİN SONU YOKTUR”
Burada gazetecilere açıklamalarda bulunan Başkan Hikmet Karayel, burada bulunmalarının nedeninin gönlü kırık, gözü yaşlı, çocukları dağa kaçırılan anneleri desteklemek olduğunu söyledi. Amaçlarının dağa kaçırılan çocukların geri getirilmesi olduğunu ifade eden Karayel, “Terörle bir yere varılmaz, silahla bir yere varılmaz, bu işin sonu yoktur. Biz buradan çağrı yapıyoruz; o çocuklar, gençler, gözü yaşlı annelerini görsünler, babalarının, ailelerinin, kardeşlerinin yaşadığı acıyı görsünler. Terörün, silahın sonu ya ölümdür ya cezaevidir. Önlerinde güzel bir hayat varken, bir gelecek varken dağda kalmanın, piyon olmanın bir anlamı yoktur.” dedi.
“DEVLETİMİZİN ŞEFKAT ELİ HALKIMIZIN ÜZERİNDEDİR”
PKK’nın gençleri ve çocukları piyon olarak kullandığını anlatan Başkan Karayel, “Devletimizin, hükümetimizin, Cumhurbaşkanımızın, İçişleri Bakanımızın Doğu ve Güneydoğudaki halka götürdüğü şefkate inanıyoruz, güveniyoruz. Eskiden bu bölgedeki herkese terör gözüyle bakıyorlardı. Şimdi devletimizin şefkat eli halkımızın üzerindedir. Bilhassa Sayın Cumhurbaşkanımızın döneminde, İçişleri Bakanımız Sayın Soylu’nun döneminde halka uzatılan şefkati hendek olaylarında gördük. Hükümetimiz, biz, halk olarak, aşiretler olarak bu annelerimizi destekliyoruz, çağrıda bulunuyoruz; o genç yavrularımız geri gelsin, yuvalarına kavuşsunlar, anne hasretini gidersinler, annelerinin gözyaşlarını silsinler. Buradan garanti veriyoruz ki hükümetimizin bu konuda, bu annelerin şefkati için hatırı vardır, şefkat eli uzatılmıştır. Bunu kullanmalarını istiyoruz gençlerimizin. Devletimiz sayesinde bir huzurumuz, bir güvenimiz var, kardeşçe yaşıyoruz. Burada Türk bayrağı altında, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak yaşamaktayız. En ufak bir sıkıntımız yok, ayrımız gayrımız yok. Kürt’ü de, Türk’ü de, Arap’ı da hepimiz kardeşiz, hepimiz Türkiyeliyiz. Gençlerimize buradan sesleniyorum; düşünün, taşının önünüz açık, gelin devletin şefkatine sığının. Annenizin, babanızın gözyaşlarını silin. Dağın, terörün, silahın bir faydası yoktur.” ifadelerini kullandı.
Oğlu 2016'da dağa kaçırılan Şemsettin Özcan da, Diyarbakır ve Muş'ta eylemlere devam edeceklerini belirtti. HDP’nin çocukları götürüp PKK'ya verdiğini işaret eden Özcan, “PKK çocuğumuzu kime götürüyor. Bunlar Kürtlerin düşmanıdır. Kürt'ü Kürt'e kırdırıyor. Türkiye'de sadece tek bir bayrak var. Sadece Türk Bayrağı var. Allah belediye başkanından razı olsun, bize destek verdi. Biz çok memnun olduk. Biz eylemimize devam ediyoruz, çocuğuma sesleniyorum; sesimi duyuyorsan gel teslim ol. Orada kalma” diye konuştu.
Oğlu dağa kaçırılan ve gözyaşlarına hakim olamayan anne Gülbahar Teker ise “eylemlerimize devam edeceğiz. Korkmuyoruz ve buradan da gitmiyoruz. HDP diyor çocuklar bizde değil, bizim çocuklar onların yanında elimde kanıtım var. Çocuklarımızı getirip bize versinler. Biz korkmuyoruz, çocuklar gelene kadar buradayız. Ölüme kadar eyleme devam edeceğim. Benim çocuğumu bana versinler, babası yok, kimsesi yok, oğlumun biri Elazığ'da hastanede tedavi görüyor. Oğlum beni seviyorsan gelip teslim ol.” ifadesinde bulundu.