Erzurum’un Uzundere ilçesine bağlı Dikyar Köyü’nün en geniş sülalesi Musagiller, geleneksel mangal şöleninde buluştu. 50’si yaşlı ve 100’ü de çocuk, toplam 350 kişiden oluşan Musagil sülalesi, Dikyar Yaylası’nda hem mangal keyfi yaptı, hem de yörenin ünlü fasulyesinin tanıtımını yaptı. Sülalenin en yaşlı bireyi olan 86 yaşındaki Osman Özsoy, sülale buluşmasında 72 yaşındaki Hulusi Özsoy’u mangal ağası seçerken, şölen, Musagil’lerin Türkiye’nin dört bir yanına dağılmış olan aile fertlerini de bir araya getirdi.
Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Musagil Sülalesi Geleneksel Mangal Şöleni hakkında bilgi veren aile bireylerinden İlhami Seven, Uzundere ilçesine bağlı Dikyar Köyü’nün 5 mahalle ve bin 300 nüfuslu olduğunu belirterek, köyün en kalabalık ailesinin Musagiller olduğunu kaydetti. Sülalede, 100’ü çocuk ve 50’si de yaşlı toplam 350 ferdin bulunduğunu anlatan İlhami Seven, sülalenin en yaşlı bireyinin 86 yaşındaki Osman Özsoy olduğunu vurgulayarak, “Sülalemiz; bu yörenin en geniş sülalesi olma özelliğini taşıyor. Dikyar’ın dışında Tortum’da, Uzundere’de, Erzurum şehir merkezinde, Türkiye’nin çeşitli il ve bölgelerine dağılmış çok sayıda aile bireyimiz var. Sülalemizin mensuplarıyla her fırsatta bir araya gelmek mümkün olmadığı için biz de böyle bir gelenek başlatarak her yılın Temmuz ayının ikinci haftasında şölen düzenliyoruz.” diye konuştu.
İLHAMİ SEVEN: BİZİM SÜLALEMİZDE YEDİDEN YETMİŞE HERKES BİRBİRİNİ TANIR…
Aile ve akrabalık bağlarının güçlü tutulmasında büyük faydalar olduğunu dile getiren İlhami Seven, Musagil sülalesi olarak bu hususta çok titiz davrandıklarını ifade ederek, “Bizim sülalemizde en küçüğünden büyüğüne varıncaya kadar herkes birbirini tanır. Çünkü mangal şölenlerimiz sayesinde yılda hiç olmazsa topluca bir kez bir araya geliyoruz.” dedi.
Öte yandan Dikyar’ın meşhur yeşil fasulyesini de, mangal şöleni sayesinde tanıtma imkanı bulduklarını anlatan İlhami Seven, “Dikyar’ın fasulyesi, dünyada bir benzeri olmayan bir lezzete sahip. Mangal şölenine gelirken, çevremizdeki herkes kendilerine Dikyar fasulyesi götürmemizi istiyor. Böylece yaşadığımız yörelerde de, fasulyemizin tanıtımını yapıyoruz.” dedi.