Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Bülent Didinmez, Anayasa değişikliği paketinde milleti ilgilendiren bir konu bulunmadığını iddia ederek, hükümeti yangından mal kaçırmakla suçladı. Didinmez, "Söyledikleriyle birlikte samimiyeti ifade ediyor olsalardı, geçmişte MHP'nin de destek olduğu başörtüsü meselesiyle ilgili bir düzenleme olurdu" dedi.
//İKTİDARA ELEŞTİRİ
MHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Didinmez, parti çalışmaları için geldiği Erzurum'da Anılan Düğün Salonu'nda düzenlenen toplantıda partililere seslendi. Konuşmasında AK Parti iktidarının politikalarını eleştiren Didinmez, iktidarın ülkede ciddi hasar ve tahribatlara yol açtığını, iktidarda durduğu sürece ülke için geri dönülemez hasarların oluşacağını savundu.
Didinmez, Anayasa değişikliği hakkında da, "Anayasa adı altında, Anayasa paketi ve değişikliği görülüyor ki ülkemizde birtakım sıkıntılara, kaosa ve kargaşaya sebep olacak'' diye konuştu.
//’ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ İÇİNDE MİLLET YOK’
Anayasa değişikliğini samimi bulmadıklarını belirten Didinmez, şunları kaydetti:
"Bu anayasa içerisinde millet yok. Bu anayasa paketi içinde eğer ki iktidar partisi söyledikleri ile birlikte bir samimiyeti ifade ediyor olsaydı, geçmişte MHP'nin destek olduğu, ön aldığı, büyük bir yara olarak ifade edilen başörtüsü meselesiyle ilgili düzenleme olurdu. Anayasalar günün ve zamanın gerekliliği içerisinde yenilenebilir, değiştirilebilir. Anayasalar değiştirilebilir olmakla beraber bir kesimin değil bütün toplumun ve milletin anayasası olmak zorundadır. Bugün iktidar partisinin değişikliğimilleti yakından ilgilendiren özellikleri taşıma yerine kendi partilerini ve bu partinin içindeki birtakım kişileri diyebileceğimiz düzenlemeleri kapsamaktadır. Açlıkla, yoksullukla, fukaralıkla mücadele etmek zorunda bırakılanlar bu anayasa paketi içerisinde yoktur. Bu anayasa paketi içerisinde, eğer ki iktidar partisi söyledikleriyle bir samimiyeti ifade ediyor olsaydı, geçmişte MHP'nin destek olduğu, ön aldığı, büyük bir yara olarak ifade edilen başörtüsü meselesi ile ilgili bir düzenleme olurdu. Millet düşünülüyor olsaydı memurlar gece evlerinden alınıp belediye başkanları görevlerinden alınıp hakimin ve savcının karşısına çıkartılırken, 'Memurların da dokunulmazlığı var, dolayısıyla siyasetçinin de dokunulmazlığı olmalıdır' diyen bir anlayışın arkasına sığınan, karaları aklaştırmaya çalışan AK Parti'nin dokunulmazlıklarla ilgili bir düzenlemesinin bu anayasa paketinin içinde olması gerekirdi. Anayasalar toplumun bütün kesimlerini ilgilendirdiğine göre, toplumsal bir mutabakata dayalı belgeler halinde
düşünülmeli ve gereği yerine getirilmelidir. Yüzde 47 ile oluşturulmuş, Meclis'teki sayısal çoğunluğa dayalı bir anayasa değiştirme bize göre yangından mal kaçırmayı ifade eder. Millet anayasası yerine parti anayasası şekliyle dikta anlayışının Türkiye'de uygulanmasına dönük teşebbüslerden bir tanesi olarak görüyoruz."