Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısı sonrası yapılan açıklamada, “ABD’nin tehdit dili asla kabul edilemez. Stratejik ortaklığa ve güven ilişkisine telafisi mümkün olmayan zarar verecektir” denildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk MGK toplantısı 5 saat 30 dakika sürdü. Toplantı sonrası yapılan açıklamada, “Ülkemizin güvenliğini yakından ilgilendiren önemli iç ve dış gelişmeler bütün yönleriyle ele alınmış; başta FETÖ/PDY, PKK/PYD-YPG ve DEAŞ olmak üzere milli birliğimizi tehdit eden tüm terör örgütlerine karşı yurt içinde ve yurt dışında icra edilen operasyonlar hakkında Kurul’a bilgi arz edilmiş, mücadeleye aynı azim ve kararlılıkla devam edileceği vurgulanmıştır” denildi.
AÇIKLAMA
Açıklamada, “24 Haziran 2018 tarihinde yapılan cumhurbaşkanı seçimi ve 27. Dönem milletvekili genel seçiminin yurt bütününde huzur ve güven ortamı içinde geçmesinden duyulan memnuniyet dile getirilmiş; ülkemizin millî güvenlik hassasiyetlerinin yeni dönemde de aynı şekilde devam edeceği belirtilmiştir. Terör örgütleri arasında ayrım yapmadan kararlılıkla mücadele eden Türkiye’nin yaklaşımının uluslararası toplumdan da beklendiği kaydedilerek, bazı ülkelerin terörle mücadelede çifte standart niteliği taşıyan uygulamalarının kabul edilemez olduğu ifade edilmiştir. Terörle mücadelede bilgi paylaşımının önemine vurgu yapılarak, Türkiye’nin terör örgütleri ile ilgili yaklaşımı çerçevesindeki bilgi ve birikimini dünyadaki tüm devletlerle paylaşmayı sürdüreceğinin altı çizilmiştir” ifadelerine yer verildi.
“ABD’NİN TEHDİT DİLİ ASLA KABUL EDİLEMEZ”
MGK toplantısı sonrasında yapılan açıklamada, “ABD’nin ülkemizin her türlü sorumluluğunu yerine getirdiği savunma sanayii projelerini, milletlerarası antlaşmalara aykırı şartlara bağlayan kararının ve açıklamalarının iki ülke arasındaki stratejik ortaklığa ve güven ilişkisine telafisi mümkün olmayan zararlar vereceği vurgulanmıştır. ABD tarafından ülkemize karşı kullanılan tehdit dilinin ittifak ilişkilerine saygısızlık olduğu ve asla kabul edilemeyeceği belirtilmiştir. Türkiye’nin gerek ikili ilişkileri, gerekse ittifaklar çerçevesindeki tüm yükümlülüklerine bağlı olduğu kadar haklarına da sahip çıktığı, ülkemizin bu yaklaşımına saygı duyulmasının beklendiği kaydedilmiştir. ABD ile Menbiç konusunda sağlanan mutabakatın Suriye meselesinin çözümüne önemli katkı sağlayacağı vurgulanmış, bu kapsamda PKK/PYD-YPG terör örgütünün Menbiç’i terk etmesiyle ilgili yol haritası üzerinde durulmuştur. Bölgede güvenlik ve denetimin sağlanmasına ilişkin ilave hazırlıklar ile bölge halkının evlerine dönüşünü hızlandıracak tedbirler gözden geçirilmiştir. Suriye’de hâlen terör örgütlerinin etkinlik gösterdiği bölgelerin bir an önce güvenli hâle getirilmesine yönelik çalışmalar değerlendirilerek, bu konudaki somut adımların atılmaya başlanacağı belirtilmiştir” denildi.
Açıklamada ayrıca Ege ve Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin yakından takip edildiği belirtilerek, Türkiye’nin denizlerdeki hak ve menfaatlerinin korunması hususundaki kararlılığın vurgulandığı kaydedildi.