Kaçar, “Recep ayının ilk gününü idrak ettik 27 Şubat Perşembe günü ise Regaip Kandili idrak edeceğiz. Bu güzide zaman dilimleri kendimizle yüzleşme ve tövbe etmek için bir fırsattır” dedi.
Recep ayının ilk gününü Cuma gününe bağlayan gecenin Regaip kandili olduğunu hatırlatan Kaçar, “Halkımız arasında ‘Üç Aylar'’ olarak bilinen rahmet, bereket ve mağfiret mevsimine bir defa daha girmiş bulunmaktayız. 25 Şubat 2020 Salı Üç Ayların ilki olan Recep Ayının birinci günü, bu ayın ilk Cuma gecesi olan 27 Şubat 2020 Perşembe akşamı da “Regaib Kandili” dir. Üç Aylar, Kamerî Takvime göre, Recep, Şaban ve Ramazan aylarıdır. Hicri takvimin yedinci ayı olan Recep’in ilk perşembe gününü cumaya bağlayan gece dini kültürümüzde Regaip Gecesi diye adlandırılır. Recep ayı bir yandan Şaban ve Ramazan ile birlikte hem üç aylar diye bilinen mübarek zaman dilimi içinde, hem de zilkade, zilhicce ve muharrem ile birlikte haram aylar olarak bilinen hürmetli zaman dilimi içinde yer alır. Peygamber Efendimiz, bu ayın ilk günlerinde, “Allah’ım Recep ve Şaban’ı hakkımızda mübarek eyle, bizi ramazana ulaştır.” şeklinde dua etmiştir. Müslümanlar olarak her yıl, içtenlikle yaptığımız dualar, samimi tövbeler ve ibadetlerle ihya ederek huzur bulduğumuz Regaip Gecesi, bizlere tüm rağbetimizi Rabbimize yöneltmemiz, bugüne ve geleceğe dair, duygu, düşünce, tutku ve isteklerimizi iman bilinciyle gözden geçirmemiz gerektiğini hatırlatmaktadır. Müminler için elbette bütün zamanlar kıymetlidir ve Allah’ın rızasını kazanmak gayesiyle kulluk şuuru içerisinde yaşanması gerekir. Bununla beraber mübarek gün ve geceler, dünyaya gelme gayemizi, kendimize, Rabbimize, çevremize ve bütün mahlûkata karşı sorumluluklarımızı muhasebe etmek ve daha güzel bir hayat adına yeni bir başlangıç yapmak için önemli fırsatlardır.Ayrıca bu müstesna zamanlar vesilesiyle, Rabbimizin sonsuz af ve mağfiretine sığınarak hata ve günahlarımızdan arınmaya, bütün yönleriyle hayatımızı gözden geçirerek manevi diriliş ve ahlaki yükselişi yaşamaya, kardeşlik duygularımızı güçlendirerek kalplerimizi ve dualarımızı buluşturmaya gayret edelim. Bu geceye mahsus bir ibadet şekli olmamakla beraber, geceyi tövbe, dua ve ibadetle geçirmek sevap kazanmaya vesile olur. İnsanoğlu, yaşadığı günlerde farklılıklar olmazsa, belli alışkanlıklarıyla hayatını sürdürür. Fakat alışkanlıklarının dışında ve farklı durumlarla karşılaşırsa kendine bir çeki düzen verir. İşte idrak edeceğimiz üç aylar ve bu aylar içerisinde bulunan mübarek geceler, mü ‘minin hayatındaki mûtad gün ve geceler arasında fazlasıyla sevap kazanacağı kıymetli zaman dilimidir. Şurası bilinmelidir ki, insan bu dünyada nasıl yaşamışsa, kıyamet gününde, Allah'ın huzuruna, dünyada işledikleriyle birlikte varacaktır. Götürdükleri iyi ise, sevinip mutlu olacak; kötü ise, pişmanlık duyarak mahcup olacaktır. Ancak bu mahcubiyetin orada faydası da olmayacaktır. Yapılan dileklerin dalga dalga Allah'a ulaştığı, dökülen pişmanlık gözyaşlarının günahları silip yok ettiği kandiller geçididir. Melekî olduğu kadar, şeytânî özelliklere de sahip ve günah işlemeye müsait olan insanın günahlarından tövbe edip temizlenmesi için üç aylar bir fırsattır. Kısaca üç aylar, günahlardan arınma, sevaplarla bezenme mevsimidir. Ramazandan önce oruçla buluşanlar, Cuma namazına koşanlar, namaza başlayanlar, ibâdetlerini çoğaltanlar, tövbe ile Allah'a yönelenler gibi mânevî kazanç elde edenlerin çokça görüldüğü anlardır üç aylar.” Diye konuştu.
Kandil gecesinin insanların kendileri ile muhasebe yapacağı ve affettirebileceği bir fırsat olduğunu söyleyen Kaçar, “Kendimizle yüzleşmekten çekinmeden, bilerek ya da bilmeyerek yaptığımız bütün hatalardan ve işlediğimiz günahlardan samimi pişmanlıklarla tövbe ederek arınma fırsatını iyi değerlendirelim. Zamanın ve mekânın hakkımızda şahitlik yapacağı adalet ve hesap gününde mahcup olmayacağımız bir ömür yaşama gayretimizi ve nesillerimize daha iyi bir dünya bırakma sorumluluğumuzu muhasebe edelim. İşte idrâk etmekte olduğumuz mübarek üç aylar Allah’a, ailemize, çocuklarımıza, milletimize ve bütün insanlığa karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hata, ihmal ve kusurlarımızdan dönmemize ve gaflet uykusundan uyanmamıza vesile olmalıdır. Aramızdaki çekişmeleri, tefrika ve ihtilâfları, şahsî menfaat hesaplarını ve basit düşünce farklılıklarını bertaraf etmeli; her zamandan daha çok muhtaç olduğumuz ve Yüce Dinîmizin bizden ısrarla istediği barış, hoşgörü, kardeşlik, birlik ve beraberliğimizin güçlenmesini, insânî ve ahlâkî meziyetlerin yeniden yeşermesini sağlamalıdır. Bu duygu ve düşüncelerle Aziz Milletimizin ve bütün İslam âleminin ve Korkuteli halımızın üç aylarını ve Regâib Kandilini tebrik ediyor, bu gecenin ve mübarek üç ayların Müslümanların birlik ve dirliğine, insanlığın hidayet, barış ve huzuruna vesile olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum” dedi.