Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Zeki Ertugay’ın hidroelektrik santralleriyle ilgili olarak TBMM’ye verdiği soru önergesi büyük yankı uyandırdı. MHP Milletvekili Ertugay, HES’lerle ilgili olarak yaşanan bir takım problemlerin, Erzurum’la birlikte Türkiye’nin birçok bölgesinde yaşandığına dikkati çekerek, “Soru önergemiz, Türkiye genelinde büyük yankı uyandırdı. Bölge milletvekili arkadaşlarımız, HES’lerle ilgili olarak endişe duyan birçok vatandaşımız, soru önergesinden hemen sonra bizimle temasa geçerek, teşekkürlerini ilettiler.” dedi.
//ERTUGAY’IN ÖNERGESİ TÜRKİYE GENELİNDE İLGİ BULDU
Türkiye genelinde 2 bin civarında nehir tipi hidroelektrik santrali yapıldığını, bu girişimin amacının ise, enerji açığının kısa sürede kapatılmasını amaçladığını vurgulayan Ertugay, parti olarak bu yaklaşımı, kaş yaparken göz çıkarmaya çalışmak olarak değerlendirdiklerini kaydetti. Soru önergesinde bu hususlara dikkat çektiğini hatırlatarak, “Bu soru önergemizle meğer binlerce vatandaşımızın düşüncelerine ve duygularına tercüman olmuşuz. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden ve illerinden çok sayıda vatandaş ve sivil toplum kuruluşu, Erzurum’un da muzdarip olduğu bu sıkıntı karşısındaki hassasiyetimizden duydukları memnuniyeti dile getirdi.” ifadelerini kullandı.
//ERTUGAY: HES’LERLE İLGİLİ SORUNLARIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ
Hidroelektrik santralleriyle ilgili gündemdeki yerini koruyan bu sorunun takipçisi olmaya devam edeceklerini vurgulayan MHP Erzurum Milletvekili Ertugay, önümüzdeki günlerde bu hususta farklı bir çalışma daha yapacağını bildirdi. Ertugay, “Önergemizden sonra bizlere ulaştırılan bilgiler ve veriler ışığında gördük ki, HES’lerle ilgili olarak gerçekten çok büyük bir problem var. Bir kere insanların tamamı, HES’lerin yapım sürecine ilişkin olarak bilgilendirilmemekten dert yanıyorlar. Bu bize göre çok önemli bir ihmal ve eksikliktir. Bir de bu işin ekonomik boyutu var. HES’lere karşı tepkili olan insanların yine tamamı, tarımsal üretimle geçimlerini sağlıyorlar. HES’ler yüzünden kullanımı neredeyse imkansız hale gelecek olan nehirler, artık tarımsal üretimde değerlendirilemeyecekler. Bu durum da, zamanla bulundukları bölgelerin ekonomik bir çöküntüyle karşılaşmasına neden olacak. Biz bu işin peşini bırakmayacağız.” dedi.