//ÇOĞAŞ YAŞADIKLARINI ANLATTI
Törende Mavi Marmara gemisinde bulunan İHH gönüllüsü Musa Çoğaş, İsrail askerlerinin baskın anını ve yaşadıklarını anlattı. 9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde İHH gönüllüsü Cengiz Songür için düzenlenen cenaze törenine İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz, AK Parti İzmir Milletvekili Taha Aksoy, AK Parti İzmir İl Başkanı Ömür Kabak, Saadet Partisi İzmir İl Başkanı Şerafettin Kılıç ve Songür'ün yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Cenaze namazı öncesinde MaviMarmara gemisinde bulunan İHH üyesi Musa Çoğaş; İsrail askerlerinin baskın anını basın mensuplarına aktardı. Baskın anında kolundan yaralanan Çoğaş; geminin etrafının zodyak botları ile sarıldığını ve helikopterden 3 grup halinde 4'er İsrail askerinin indiğini söyledi. Saldırının 3. gruptaki askerlerin inişi sırasında gerçekleştiğini anlatan Çoğaş, şunları söyledi: "3. gruptaki askerlerin inişi sırasında arbede yaşandı. Etrafımız sarıldığı an biz silahlarla saldıracaklarını sanmadık. Tartışma ve kısa süreliarbede yaşanır düşüncesiyle korku hissiyatına kapılmadık. Helikopterden inen bazı askerlerin güverteye inerken altlarını ıslattıklarını ve pislettiklerini bile gördük."
//MASUM İNSANLARA KARŞI SİLAH KULLANDILAR
İsrail askerlerinin baskın anında çeşitli silahlar kullandığını savunan Çoğaş şöyle konuştu: "Bizlere 4 çeşit ateşli silahla saldırdılar. Sadece bir tanesi olan X7 silahını görebildim ki bu çok tehlikeli bir silah. Saldırı sona erdikten sonra bizleri Afgan, Çeçen ve Iraklı vatandaşların işkencelere maruz kaldığı şekilde güvertede toplayarak ellerimizi ve ayaklarımızı arka tarafımızdan kelepçeleyerek diz çökerttiler."
//YARALI HALDEYKEN TEKMELENDİM
Saldırı anında ayakkabılarına sıçrayan kan lekelerini gösteren Çoğaş: "12 saat sonunda Aşli Limanı'na yanaştık. İnsanlıklarını sergilemek adına bizleri bizden bozma sedyelerle hastanelere taşıdılar. Ben kolumdan yara aldığım için sedyede taşınırken bile İsrail askerinin tekmelerine maruz kaldım" diye konuştu.
Aç ve susuz bırakıldıklarını anlatan Çoğaş, sözlerine şöyle devam etti: "Biz tedaviyi bile reddettik. Verdikleri suda biyolojik maddeler vardı. Çok kötü anlardı." Cengiz Songür'ün vurulma anını anlatan Çoğaş; "Arkadaşımız Cengiz göğsünün sol tarafına aldığı kurşunla şehit oldu. Ölmesi sadece birkaç saniye sürdü. Ölürken bile yüzündeki gülümsemesi eksik olmadı" dedi.
Çoğaş ve arkadaşları bundan sonra olabilecek herhangi bir yardım kampanyasında yine yer alacaklarını belirtti. Babasının tabutu başında bir süre dua eden Cengiz Songür'ün oğlu İsmail Songür daha sonra cemaatle birlikte namaza katıldı. Cengiz Songür'ün cenaze namazının ardından Filistin ve Türk bayrağına sarılı tabutu, tekbirlerle omuzlarda taşındı. Songür'ün naaşı cenaze aracına konmak istenirken tekbir getiren kalabalık, "İzmir'den Gazzeye selam olsun", "Şehidimizi uğurluyoruz", "Siyonizme karşıyız"
şeklinde sloganlar attı. Bu sırada Cengiz Songür ile aralarının uzun zamandır bozuk olduğu öğrenilen ablası Adife İnce kardeşi Songür'e; "Kuzum" sözüyle seslendi.