Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) 130 yıllık eski defterdar konağını onarıp Prof. Dr. Fuat Sezgin Kültür Evi olarak öğrencilerin ve vatandaşların hizmetine sunacak.
Bitlis merkeze bağlı Atatürk Mahallesi'nde bulunan tarihi üç katlı yapı, BETAV tarafından onarılarak özellikle öğrencilerin istifade edebileceği bir kütüphaneye dönüştürülecek. Prof. Dr. Fuat Sezgin’in eserlerinin de bulunacağı bir kültür evine dönüştürülecek olan bu yapıdan öğrencilerin yanı sıra yerli ve yabacı turistlere de açık olacak. Bilindiği üzere 2019 yılı Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle ‘Prof. Dr. Fuat Sezgin Yılı’ olarak ilan edilmişti. Bunun üzere yıllarıdır vakıf olarak yüzlerce öğrencinin eğitim hayatına destek veren BETAV, Başkanı Ahmet Eren’in fikri ile kent merkezinde öğrencilerin rol model almaları için tarihi yapıya uygun bir yapı kazandırılacak. BETAV Bitlis Şube Başkanı Cevat Kaya, konuyla ilgili yaptığı açıklamasında, eğitime farklı bir bakış açısıyla bu tarihi binanın onarılması kararının verildiğini söyledi. Kaya, “Bitlis’te yeni Prof. Dr. Fuat Sezginlerin yetiştirilmesi için bir kültür evi planladık. Fikir Bitlis Eğitim ve Tanıtma Vakfı (BETAV) Başkanı Ahmet Eren’den çıktı. Bilindiği üzere vakıf yıllardır eğitme katkı sunan bir vakıf, hali hazırda 600’e yakın il dışında okuyan Bitlisli öğrencilerimize destek veriyoruz. Bu şekilde eğitime farklı bir boyuttan bakarak, bir kültür evi kazandıralım dedik. Burada eserler sergilenecek ama daha çok aktif eğitime yönelik bir yer olacak. Buradan öğrenciler her şekilde istifade edebilecek. Prof. Dr. Fuat Sezgin hocamızın eserlerini görebilecek. Burada kitaplarını da okuyabilecekler ilham veren bir yer oluşturma düşüncesindeyiz. Bu şekilde hem bir kütüphane ihtiyacı karşılanmış oluyor hem de Bitlis’ten çıkan bir üstadın eserlerinin Bitlis’ten inceleme şansı olacak. Buda öğrencilerimiz için bir rol model oluşturacaktır. Bu konuda başarılı bir adım atmayı planlıyoruz. Tabi ki vatandaşlarımıza dışarıdan gelenlere Fuat hocamızı merak edip hakkında bilgi edinmek isteyen her kesime de açık olan bir olacak” diye konuştu.
Tarihi yapı hakkında da bilgiler veren Kaya, binanın tescilli ve koruma altında olduğunu sözlerin ekleyerek, “Bu binamız tescilli bir bina aynı zamanda korum altında olan bir binandır. 1890 yılında inşa edilip, farklı farklı alanlarda kullanılmıştır. En son ise defterdar konağı olarak kullanılmış. Daha sonra küçük bir tadilat geçirmiş ondan sonraki tadilat bizim elimizden geçti. Bu bina üç katlı bir yapıya sahip. Biz iki katını kullanmayı düşünüyoruz. Alt katı bahçeye açılan ve bir katı mahzenden oluşuyor. Ancak etkinlik ve çalışmaların yapılacağı yer ilk iki katı olacak” dedi.
PROF. DR FUAT SEZGİN KİMDİR?
Bitlis'te 24 Ekim 1924'te dünyaya gelen Fuat Sezgin, Erzurum'da ortaokulu ve liseyi bitirip 1943'te İstanbul'a gitti. İstanbul Üniversitesi Şarkiyat Araştırmaları Enstitüsü'nde alanında en tanınmış uzmanlardan Alman şarkiyatçı Helmut Ritter'in öğrencisi olan Sezgin, Ritter'in tavsiyesi üzerine İslam bilimlerine yöneldi. Sezgin, 1951'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni bitirdikten sonra, Arap Dili ve Edebiyatı üzerinde doktora yaptı. "Buhari'nin Kaynakları" konulu doktora tezini tamamlayan Sezgin, 1954'te doçent oldu. Sezgin, bu çalışmasıyla hadis kaynağı olarak İslam kültüründe önemli bir yere sahip olan Buhari'nin, bilinenin aksine sözlü kaynaklara değil yazılı kaynaklara dayandığı tezini ortaya attı. Fuat Sezgin'in, "Buhari'nin Kaynakları Hakkında Araştırmalar" adındaki takdim tezi 1956'da yayımlandı. Sezgin, Türkiye'de 1960'ta askeri darbenin iktidara getirdiği hükümet tarafından hazırlanan ve 147 akademisyenin üniversitelerden men edildiği listede kendi adının da bulunması üzerine Türkiye'den ayrılarak Frankfurt Üniversitesi'nde çalışmalarına devam etti. Cabir bin Hayyan konusunda 1965'te yazdığı ikinci doktora tezini Frankfurt Üniversitesi Institut für Geschichte der Naturwissenschaften'a sunan ve bir yıl sonra profesör unvanını kazanan Sezgin, aynı yıl kendisi gibi şarkiyatçi olan Ursula Sezgin ile evlendi. Sezgin'in kızı Hilal, 1970'te dünyaya geldi. İnsanlık tarihinin başlangıcından bugüne kadar sahasında yazılan en kapsamlı eser olan Arap-İslam Bilim Tarihi'nin ilk cildini, 1967'de tamamlayan Sezgin, 17 ciltten oluşan eserin 18. cildini yazıyordu. Sezgin, Süryanice, İbranice, Latince, Arapça ve Almanca da dahil 27 dili çok iyi derecede biliyordu. İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi'nin faaliyetlerini desteklemek amacıyla 2010'da Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı kuruldu. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi bünyesinde kurulan Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Enstitüsü ise 2013 yılında faaliyetlerine başladı. Uluslararası çeşitli akademilerin üyesi de olan Prof. Dr. Fuat Sezgin, yaşamı boyunca Kahire Arap Dili Akademisi, Şam Arap Dili Akademisi, Fas Rabat Kraliyet Akademisi, Bağdat Arap Dili Akademisi, Türkiye Bilimler Akademisi şeref üyeliği de dahil olmak üzere çok sayıda önemli ödül ve nişana layık görüldü. Fuat Sezgin ayrıca Erzurum Atatürk Üniversitesi, Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi, Kayseri Erciyes Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi tarafından Sezgin'e fahri doktora unvanı verildi. Ayrıca Frankfurt am Main Goethe Plaketi, Almanya Birinci Derece Federal Hizmet Madalyası, Almanya Üstün Hizmet Madalyası, İran İslami Bilimler Kitap Ödülü, Hessen Kültür Ödülü ve Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü sahibidir. Prof. Dr. Fuat Sezgin'in öncülüğünde kurulan İstanbul İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi de üstün nitelikli eser ve ortaya konan özgün çalışmalardan dolayı kurum statüsünde Kültür ve Turizm Bakanlığı 2016 Özel Ödülü'ne layık görüldü. 30 Haziran 2018'de tedavi gördüğü hastanede 94 yaşında hayatını kaybetti.