ford ercihan otomotiv
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Aziziye Kahramanı Miralay Bahri Bey’e vefa
Aziziye Kahramanı Miralay Bahri Bey’e vefa
GSİM’den  filenin dadaşlarına motivasyon desteği
GSİM’den  filenin dadaşlarına motivasyon desteği
Erzurum’da aranan 6 şahıs yakalandı
Erzurum’da aranan 6 şahıs yakalandı
Şehit Polis Akoral rahmet niyazlarıyla anıldı
Şehit Polis Akoral rahmet niyazlarıyla anıldı
Emniyet üniversite öğrencilerini bilgilendiriyor
Emniyet üniversite öğrencilerini bilgilendiriyor
HABERLER>EKONOMİ
27 Şubat 2017 Pazartesi - 16:06

Emsen il ekonomisini irdeledi

NESRİN ÇETİNKAYA-Atatürk Üniversitesi İktisat Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ö. Selçuk Emsen 2. Organize sanayi Bölgesi bağlamında Erzurum ekonomisi üzerine değerlendirmelerini paylaştı.

Emsen il ekonomisini irdeledi

İktisat Fakültesi, Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ö. Selçuk Emsen 2. Organize Sanayi’nin Erzurum’a en büyük getirisinin istihdam olacağını ifade ederek, öncü yatırımlar yapılmasını, bölge ve bölge dışından Erzurum’a sermayenin çekilmesini ve buna yönelik teşvik politikalarının yürütülmesi gerektiğinin kaydını düştü.

Nüfus ve iktisadi açıdan bir büyüklüğü olmayan Erzurum’un coğrafi bir büyüklüğe sahip olduğuna dikkat çeken Emsen, Erzurum’un gelişim hızının oldukça düşük olduğuna vurgu yaptı.

BÖLGE İNSANINDA YANLIŞ BİR ALGI HAKİM

Bölgede cazibesi yüksek ve talep potansiyeli yüksek bir ilin olmaması sebebiyle yakalanamayan gelişmenin eksikliğine değinen Emsen, ““Şöyle bir bakış açısı ile bakmak lazım. Erzurum büyük bir il, bu büyük coğrafi bir büyüklük tabi. Ama nüfus açısından, iktisadi açıdan herhangi bir büyüklüğe veya güce sahip değil. Bölgenin en büyük ili. Bölge dediğimizde de Kuzeydoğu Anadolu paftası şeklinde bakıyoruz. Bu paftada bildiğiniz gibi Erzurum, Erzincan, Bayburt, Kars, Ardahan, Ağrı ve Iğdır gibi şehirlerimiz bulunmakta. Şimdi bölge insanı az gelişmişliğine Erzurum’u gerekçe gösteriyor. Mesela Bir Karslı ile konuşsanız Kars’ın gelişmeme sebebi olarak Erzurum’u gösterir. Ya da başka bir Doğu ili de olabilir bu sadece Kars için geçerli değil elbette. Oysa biz şunu dikkatlerden uzak tutmaktayız. Şayet bölgede cazibesi yüksek, talep potansiyeli yüksek bir il veya nüfus yoğunluğu olsaydı, şuna emin olun Kars’ta Bayburt’ta diğer illerde gelişme hızını aynı şekilde devam ettirecekti. Biz gelişme hızımızı yavaş tutmaktayız” diye konuştu.

ERZURUM’UN BÜYÜME PERFORMANSI TÜRKİYE’NİN ALTINDA

Erzurum’un büyüme performansının Türkiye’nin altında kaldığına ve bunun başka şehirleri ilgi odağı haline getirdiğine vurgu yapan Emsen, “Belirli bir hıza sahibiz tabi ki hiçbir şekilde bir gelişmemezlikten bahsedemeyiz. Ancak Türkiye ortalamasının altında bir gelişme hızı bu. Mesela şöyle ifade etmek gerekirse; Türkiye yüzde 5 büyüme performansına sahipken, bölgenin büyümesi yüzde 3. Bu neyi tetiklemekte. Bölgenin altında, ortalamanın altında kaldığımız için ortalamanın üstünde büyüyen bölgeler bizim için cazip hale gelmeye başladı. Mesela, İstanbul başta olmak üzere Kocaeli, Bursa, İzmir ve Ankara en büyük örnek buna. Bunlara Sakarya’da tabi edilebilir. Niçin Kocaeli bu kadar yükselişte mesela,  hemen cevabını vereyim İstanbul’a yakın olduğu için. İstanbul’u besleme, İstanbul’un ihtiyaçlarını tatmin etme, vasıtası ve Türkiye’nin şuanda kişi balına düşen milli hasılası en yüksek vilayeti Kocaeli. Sebebi ise İstanbul. Dolayısıyla biz Doğu’da bu bakış açısına hala daha sahip değiliz. Bulunduğumuz ilin gerilemesiyle, birbirimizi adeta aşağı çektik. Politikacılar bağlamında da bunu söylemekteyim. Oysa şiddetli bir dayanışmaya ihtiyaç vardı. Yani bölge milletvekilleri A partisi, B partisi şeklinde değil, bölgenin sorunlarını entegre edecek şekilde çözmek lazım.” İfadelerine yer verdi.

 

 

 

ÖNEMLİ İKİ SORUN; İKLİM VE ULAŞIM

Erzurum’u olumsuz yönde etkileyen en önemli faktörlerin ilkim ve ulaşım olduğunu belirten Emsen, bu konuda devletten istenilen pozitif ayrımcılığın yerinde olduğunu kaydetti.

Olumsuzlukların getirdiği faktörlere değinen Emsen, “Ben öncelikle Erzurum’un sorunlardan bahsedeyim. En önemli sorunlarımızdan bir tanesi iklim. Erzurum’da iklim yapısı oldukça olumsuz. Şimdi bir şey isteyeceksek, yani bir çözüm isteyeceksek bu iklimin çözülmesini, herhalde istememiz lazım. Böyle bir şansımız yok tabi, bulunduğumuz coğrafyadan ötürü.  İkinci en büyük olumsuzluğumuz ise ulaşım. Uzaktayız, çok uzaktayız. Bölgede yıldızı parlayan bir il olmayınca Erzurum’da sönünce, Erzurum’u besleyecek mekanizmalar gerilemeye başladı. O zaman bizim bölge bağlamında pozitif ayrımcılık istememiz lazım” dedi.

BÖLGEYE UYGUN SANAYİLEŞME OLMAZSA OLMAZ

Erzurum’da başta olmak üzere Doğu Anadolu bölgesindeki illerin geneline bir kaftan biçildiğinin altını çizen Emsen, “Erzurum dahil olmak üzere biçilen bir kaftan var. Nereye giderseniz gidin bu değişmiyor. Biçilen iktisadi kaftan şu; siz tarım ve hayvancılık, özelikle bunda üstünsünüz ve onda uzmanlaşmalısınız. Ve birde bu son dönemlerde ortaya çıkan kış turizmi bağlamında. Size şöyle söyleyeyim iktisatta bunu konuştuğumuzda üç tane temel sektörden bahsediyoruz. Tarım, sanayi ve hizmetler. Bu üçünün içerisinde sanayi yıldızı parlayan en yüksek sektör konumunda. Bir ekonominin kalkınması demek, sanayileşmesi demek. Devlet olarak veya toplum olarak bizim bakış açımız tarım ve hizmet dışında bizden bir şey olmaz. Bu algının değişebilmesi ve kalkınmanın sağlanabilmesi için bölgeye uygun sanayileşme hamlesinin başlatılması gerek” diye konuştu

UN YOK, ŞEKER YOK, YAĞ YOKSA HELVA HİÇ YOK

Şehir üzerinde ki algının değişmesi ve kırılması için tarım ve hayvancılığa dayalı sanayinin tetiklenmesi gerektiğini belirten Emsen, “Peki bunu sanayi hamlesini nasıl başlatacağız. Un yok, şeker yok, yağ yoksa helva hiç yok. Öncelikle bunları bir araya getirmemiz gerekir. Bakın bildiğiniz gibi bölgenin en önemli sorunu göç.  Şöyle ki un, şeker, helva dediğimiz olay göçle beraber gidiyor zaten. Ben Erzurum’da ki iktisadi faaliyete yayık şeklinde bakmaktayım. Burada yaşayan insanlar yayığını yaymakta, kaymağını da alıp gitmekte. Yani unumuz gidiyor, şekerimiz gidiyor neticede de helvamız oluşmuyor. İktisadi anlam da bölge insanı, bölgenin iş adamları yağını salıp, kaymağını alıp İstanbul’a, Bursa’ya veya daha farklı göç alan yerlere gidiyor. Bunun sonucunda ise kaynak buradan gidiyor, bura tükeniyor, oradan buraya kaynak gelmiyor. Bu büyük bir sıkıntıdır. Bunu çözmek için benim teklifim şudur. Bölgede maden tarım ve hayvancılığa yönelik bir algı söz konusu o zaman tarıma ve hayvancılığa dayalı sanayileşmenin tetiklenmesi  lazım.. Bununla ilgili de kim yapacak bunu mesela dedik ki sermayemiz yok.  Her şeyi devlete atıyoruz ama bu konuda kaçınılmaz olarak devletin burada gelip sanayi hamlesini başlatması gerekmektedir.

Mesela şeker fabrikasının özelleştirilmesi düşünülmekte. İktisadi anlamda dünyada ki şeker fiyatından daha pahalıya şeker üretiyoruz. Dolayısıyla şeker kotasını kıstık. Şeker kotasını kısınca, küspe kısıldı. Küspe kısılınca hayvancılık kısıldı. Bakın evet şekerde pahalı bir maliyet, ama hayvancılığı daha da pahalı olabilecek girdiyi ne yaptık kesmiş olduk. Öncelikle bunları düşünmemiz lazım maliyeti yüksek dahi olsa başlangıçta bunu revize edecek politikalar uygulamamız lazım. Devlet öncülüğünde olsun dememin sebebi; a- sermaye yetersiz, b- batıya çok kaydığı için de vizyon eksikliği” ifadelerini kullandı.

“DOĞDUĞU YERDE DOYAN İNSAN GÖÇ ETMEZ”

Yap, işlet, devret modeliyle birlikte bölgede ki göçün azaltılacağını ve bu model sayesinde doğduğu yerde doyan insanın göç etmeyeceğine değindi.

Devletin işletmeyi yapıp ayakları üstünde durmasını sağlayarak bölge insanına devretmesinin Erzurum ekonomisine büyük katkılar sunacağını söyleyen Emsen, “ Aynı zamanda bir Japon modelidir bu; yap, işlet, devret. Erzurum ekonomisine büyük katkılar sağlayacaktır bu model. Bölge insanı da bu sayede nemalanmış olacak.  Çünkü doğduğu yerde doyan insan göç etmez. Dolayısıyla bu mekanizmanın işletilmesi lazım. Buna da en güzel örnek Aşkale Çimento. Devletin bir tesisiydi. Ayakları üzerinde durmayı başardığında devlet ne yaptı burayı özelleştirdi. Kime bölge insanına. Şuanda Türkiye’de ilk 500 şirket arasında. Demek ki bölge insanında sıkıntı yok, sadece vizyon eksikliği var. Bu noktada da pozitif ayrımcılığın sağlanması lazım. Başında da dediğimiz gibi bölgenin en büyük kadersizliği iklim ve ulaşım. Buna yönelik olarak altyapı ve özellikle ısıtma konusunda devletten isteyeceğimiz pozitif ayrımcılıktır. Yani burada Düzce’ye uygulanan teşvikle, Erzurum’a uygulanan teşvikin aynı olmaması gerektiğini izah etmeye çalışacağız. Bölgede zaten devletin de cazibe merkezleri tayin etmesinin sebebi de budur.” İfadelerine yer verdi.

DEVLET YAPSIN, HALK TAKLİT ETSİN

Arazi tahsislerine başlanılan ve büyük bir beklenti oluşturan 2.Organize Sanayi Bölgesiyle ilgili teşviklerin arttırılarak bölge insanına katkı sağlayacağı yönünde değerlendirmelerde bulunan Emsen, “1.Organize Sanayinin etkinliğine bakmamız lazım. 2. Ye ihtiyaç var mı evet açalım, talep var mı evet o talebi de destekleyelim. Ama yine geldiğimiz nokta onu besleyecek teşvik mekanizmalarıdır. Yani kişilerin bu organize sanayiye çekilmesi lazım. Öncelikli teşvik politikası yürütülmesi gerekmekte. Ben yine ısrarla söylüyorum, tarıma dayalı sanayide teşvik ana bu bölge insanını kayıracak olmalı. Torpil bağlamında düşünülebilir belki. Bir süre bu uygulanmalı. Birde bizim insanımız bir özelliği var görmeden yapmaz. Elinizde bir kapital olduğunu düşünün, o kapitali hemen kolay yatırıma kanalize edemezsiniz. Komşunuzun yaptığını, yapmaya çalışırsınız. Bir daha söylemek gerekirse bu bölgenin üstünlükte önemi ivedi bir şekilde tespit edilip o konuda devlet yapsın, halk taklit etsin. Öncü yatırımlar yapılarak bölge ve bölge dışından sermaye çekilmesi ve buna yönelik teşvik politikasının gözden geçirilmesi elzem” diye konuştu.

2.ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ’NİN ERZURUM’A EN BÜYÜK KATKISI: “İSTİHDAM”

Erzurum’a büyük katkı sağlayacak 2.Organize Sanayi Bölgesinin en büyük katkısının istihdam olacağının altını çizen Emsen, “2.Organize Sanayi Bölgesinin bölgeye en büyük katkısı istihdam olacaktır. Bahsettiğim mekanizma ile  çalıştırılırsa, taklit mekanizması ön plana alınırsa, aktif üretim yapılırsa ve buna yönelikte tahsislere dikkat edilirse en büyük katkı istihdam olacaktır. Sicili sağlam yatırımcıların bölgeye çekilmesi ve onlara öncelik sağlanması bunu hızlandıracaktır. Bu sayede atıl kalmayacak ve bacalar tütecek. Bacalar tüterse istihdam ile gelir sağlanacak. Dolayısıyla bölge insanı da doğduğu yerde doymaya başlayacak. Ve çark bu şekilde insanımıza kazandırarak dönmeye devam edecektir” şeklinde konuştu.

 
‘Faizin kılıfı olmaz..!’
 
Kişiye Özel, Pul dönemi başladı
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
ETSO Meclisi’ne, “Cazibe Destekleri gündemi
Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ETSO) Şubat ayı meclis toplantısında, ...
'1 bardak çay 5 TL olur mu?'
M.COŞKUN-Otelciler ve Kahveciler Esnaf Odası Başkanı Seyfettin Saka, pastanelerde ...
Dekan Bakırcı, tarım sektörünü değerlendirdi
Nesrin ÇETİNKAYA-Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. ...
 
Erzurum Konut sektöründe rekor düzey
MAHMUT AKDAĞ-Erzurum Ocak ayı konut satışı istatistikleri açıklandı
Erzurum'un çalışma hayatında milli seferberlik hareketi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından başlatılan ‘Çalışma Hayatında ...
Dadaş iş adamından tanıtım etkinliği
Hollanda’nın başarılı işadamlarından Erzurum İli Olur İlçesi nüfusuna ...
 
46 girişimciye KOSGEB Desteği
M.COŞKUN-Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) tarafından 2016 ...
Yurttaş'tan günübirlik ev uyarısı
M.COŞKUN-Emlakçı Cengiz Yurttaş, Son yıllarda kullanımı hızla artan günübirlik ...
TKDK desteklerinde 2. dönem
Erzurumlu çiftçilere kırsal alanda yatırım yapma imkânını sağlayan Tarım ...
 
ERZURUM GAZETESİ
YAZARLAR
Ahmet Göksan
Ahmet Göksan
Çözümün Kuşkulusu
İslamhan Bulutlar
İslamhan Bulutlar
Peki bu işleri kim yapsın?
Ayhan Kara
Ayhan Kara
Bevval-i Ceh-i Zemzem: FETÖ ve İblis..
Ali Kemal Koçak
Ali Kemal Koçak
Berhan Yılmaz hocam kitabın ortasından konuşmuş: Sistem değişmeli
Can Umut Avcıgil
Can Umut Avcıgil
Hitabetin İhtişamı ve Hikâyenin Gücü
Mahmut Akdağ
Mahmut Akdağ
Ehramlı kadınlar çiftçi olamaz mı yani?
ERZURUM
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
FACEBOOK'TA ERZURUM GAZETESİ
TWITTER'DA ERZURUM GAZETESİ
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeHakkımızda KünyeKünye İletişimİletişim FacebookFacebook TwitterTwitter Google+Google+ RSSRSS Sitene EkleSitene Ekle Günün HaberleriGünün Haberleri
Maxiva