Haber şu: Ensar Kılıç vefat etmiş…
Tepkimiz ise…
“Yok canım… Olur mu öyle şey…”
Ne kadar absürd bir karşılık değil mi?
Oysaki… “Her canlı ölümü tadacaktır” ilahi buyruğu var…
Bunun yaşı başı da yok…
Vakti dolan gidiyor…
Ne ki…
Her nasılsa…
Ölümü kimilerine pek konduramıyor insan…
Ensar Kılıç da bize göre öyle biriydi…
Hayat dolu…
Seven, sevilen…
Orijini muhabbet olan bir insandı…
Tiyatrocuydu…
Yıllar yılı Devlet Tiyatrolarında görev yaptı…
Binleri aşan öğrenci yetiştirdi…
En önemlisi de…
Türk Milletine meftun, Türk tarihine aşık tiyatrocular jenerasyonu O’nun eseri oldu…
Kimileri Karslı, kimileri de aslen Muşlu’ydu derler…
Ben ise...
O iyi bir Erzurumluydu derim…
Erzurum’u “doğma büyüme Erzurumlulardan” çok daha iyi bilirdi…
Her fırsatta da Erzurum’a gelirdi…
Son karşılaştığımızda Muş’a gidiyordu…
MHP’nin Muş ilk sıra milletvekili adayı olmuştu.
Kazanma ihtimali yoktu…
Ama, O, olayın o tarafında değildi ki…
O’nun için aslolan mesaj verebilmekti…
“Birlikte rahmet ayrılıkta azap” mesajını…
Yaptı görevini; döndü Ankara’ya…
Makam, mansıp peşinde hiç olmadı…
İdealleriydi O’nun hayat felsefesi…
Belki de, bu yüzden olacak…
“Emrinizdeyim” dediği siyasi adres de, O’na gereken ilgiyi göstermedi.
Dahası, muarızlarını baş üstüne alıp O’nu dışlayıcı tavrı benimsediler…
Olsun…
O bunlara da gönül koymuyordu…
Sorduğunuzda da, üstüne laf getiriyordu…
Bir önemli özelliği de…
Gıybete kapalı gönlüydü…
Çok rastlamışımdır, bu nevi sohbetlerin ya suskunu olurdu; ya da, kaçkını…
Hasılı güzel adamdı Ensar Kılıç…
Rabbim rahmetiyle yarlığasın inşallah…
Ailesinin ve Türk milletinin başı sağ olsun.
İbrahim AYDEMİR
DOSİAD Yön.Kur.Bşk.