Hizmete girdiği günden bu yana başta Erzurum olmak üzere bölge genelinde ki hayvan yetiştiricilerine büyük katkılar sağladıklarına vurgu yapan Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Selim Sağlam, Hayvan Hastanesi ile hastalıklarda erken tanının konularak belirli bir tedavi süreciyle iyileştirilen hayvanların özellikle hayvan üreticiliği ile ilgilenen vatandaşlara sağladığı ekonomik katkıların büyüklüğüne değindi.
İKİ BASAMAKLI HİZMET
Hayvan Hastanesi bünyesinde iki basamak halinde hizmet verdiklerini belirten Dekan Sağlam, ilk basamakta hayvan üreticilerine yer verirken, ikinci basamakta ise hayvan severler bazında hizmet verdiklerinin altını çizdi.
Sadece Erzurum’la sınırlı kalmayan Hayvan Hastanesi’nin diğer illerden gelen hasta hayvanlara da özenle hizmet verdiklerini söyleyen Dekan, “ Her şeyden önce iki basamak şeklinde olmak üzere hizmet veriyoruz. Birincisi hayvan yetiştiricilerine yani hayvancılıkla uğraşan insanlarımıza, çiftçilerimize, köylülerimize verdiğimiz hizmettir. İkincisi de hayvan severlerin evlerinde besledikleri kedi, köpek, kanarya ve diğer kuş türleri veya şuanda aklımıza gelmeyen birçok pet hayvan dediğimiz hayvanlar bazında verdiğimiz hizmetlerimizdir. Kaplumbağadan tutunda birçok pet hayvana hastanemiz bünyesinde hizmet verilmektedir. Yine yaban hayatına yönelik zaman zaman değişik yaban hayvanları hastanemize getirilmektedir. Sadece Erzurum olarak değil bölge genelinden gelen vakalarımıza da büyük bir önemle tedavilerini uygulamaktayız” ifadelerine yer verdi.
HASTALIKLARDA EN ÖNEMLİ HUSUS ERKEN TEŞHİS
Hayvan Hastanesi’nin oldukça geniş imkânlara sahip olduğunu belirten Dekan Sağlam, hastalıklarda en önemli kıstasın erken teşhis olduğunu ve bu bağlamda izlenecek tedavi sürecinin önemine vurgu yaptı.
HAYVAN HASTANESİ İLE EKONOMİK KAYIPLARIN DA ÖNÜNE GEÇİLECEK
Hayvanların ekonomik değerlerinin eskiye göre daha fazla olduğuna çeken Dekan Sağlam, bu noktada zamanında teşhis ve tedavinin önemine dikkat çekerek “Bölge hayvancılığı açısından birinci basamakta önemli olan kısım, köylünün, çiftçinin hayvancılıkla uğraşan insanların yetiştirdiği hayvanların hastalıklarının zamanında teşhis edilmesi ve onların gerekli tedavilerinin yapılması çok önemli. Ekonomik değer bağlamında bugün artık eskisi gibi değil. Bir hayvanın fiyatı ekonomik olarak büyük bir değer arz etmekte. Ve bu hayvanlar tedavi olmayıp, kaybedilecek olursa, hastalıklı olduğu için satma şansıda olmuyor. Dolayısıyla büyük bir ekonomik kayıpla karşı karşıya kalıyor üreticimiz. Bakın burada erken teşhis çok önemli. Erken teşhis ve bunun devamında uygulanan tedavi süreciyle gelen birkaç ilaç masrafı olacak ama karşılığında da 8-10 bin lira maliyetinde ki bir hayvanı kurtarmış olacağız. Bu açıdan çok önemli çünkü bizim hizmete aldığımız hayvan hastanesinde her türlü teşhis ve tedavinin yapılabileceği bir ortam mevcuttur. Çok iyi bir laboratuvar imkânımız var, çok iyi teşhis ünitelerimiz var, tedavi ünitelerimiz var. Gerek büyük hayvan kliniğinde, gerekse küçük hayvan kliniğinde ikişer tane çok modern ameliyathaneler bulunmakta. Yine teşhis amacıyla röntgen ünitemizde tomografi cihazımız bulunmakta, endoskopik muayeneler için ultrason cihazlarımız, eko cihazımız bulunmakta. Birçok cihazımız var dediğimiz gibi bunları hayvan sağlığı için kullanmak belki gelişmiş ülkelerde daha önceki yıllarda kullanılıyordu ama bizim ülkemizde de özellikle de ilimizde Erzurum’da bu cihazların kullanılması bizim açımızdan oldukça önemli hayvan sağlığı açısından. Hayvanların kalp hastalıklarına, karaciğer hastalıklarına, akciğer hastalıklarına bu teknolojik donanımla daha erken tanı koyma şansına sahip oluyoruz” dedi.
BÖLGEYE BÜYÜK EKONOMİK KATKI SAĞLAYACAK
Hayvan Hastanesi’nin bölgeye ve çiftçiye ekonomik anlamda büyük katkılar sağlayacağını belirten Dekan Sağlam, “Bölgeye ve Erzurum’a ekonomik katkı açısından hastanemiz önemli bir yere sahip. Hayvan sağlığında en önemli olan husus hastalıklarda erken teşhistir, tabi birde doğru tanı koymak. Bir salgın hastalığa erken teşhisle müdahale ederseniz, bir köyden diğer köye yayılmasını önlersiniz veya bir ilin, ilçenin tümüne yayılmasını önlemiş olursunuz. En basit haliyle bugün çiftçinin, köylünün yakından tanıdığı bir şap hastalığını bir sığır vebası hastalığını erken teşhis ettiğiniz zaman çevre köylere, işletmelere, çiftliklere yayılmadan erken teşhis sayesinde bir tedavi ile müdahale edersiniz. Sonuçta da bunun ekonomik kazancı onun yapacağı tahribatla orantılıdır. Geçmiş yıllarda öyle hastalıklar çıkmıştır ki bölgemizde, ilimizde onlarca yüzlerce hayvanın ölümü söz konusu olmuştur. Dolayısıyla bizde hayvan hastanemizde yapacağımız teşhis ve tedavilerimizle bu hastalıklarla başa çıkacağız. . Bunun sonucunda ise ekonomik kazanç kat ve kat artacaktır. Erzurum başta olmak üzere bölge halkına büyük hizmetler sunacak olan hastanemizin katkıları da özellikle çiftçilerimizi yakından ilgilendiriyor. Baktığımız zaman bir hayvanın bugün ki değeri sağmal bir ineğin veya bir besi danasının 8-10 bin lira civarında iken düşünün ki bir işletmede böyle hayvanların kaybedildiğini varsayarsak bu çok büyük bir ekonomik kayıptır. Ama hastanemiz sayesinde eski sağlıklarına kavuşturulacak olan ve hastalıkları önlenen hayvanlarımız çiftçimize, vatandaşımıza ve bölge geneline fazlasıyla katkı sağlayacaktır” ifadelerini kullandı
BUZAĞI ÖLÜMLERİ ÜZERİNDE ÖZELLİKLE DURUYORUZ
Hayvan Hastanesi’nin açılışında Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik’in yaptığı konuşmada buzağı ölümlerinin ön plana çıkması Veterinerlik Fakültesi’ni ve Hayvan Hastanesini özellikle üzerinde durarak konuyla ilgili çalışmalar yapmaya sevk etti.
Buzağı ölümleriyle ilgili titizlikle çözümler üretmeye çalıştıklarını belirten Dekan Sağlam, “Birde özellikle üzerinde durduğumuz bir konumuz var. Sayın bakanımız Faruk Çelik’te Hayvan Hastanemizin açılışında bahsetti bu konudan ve dedi ki ülkemizde 400 bine yakın bir rakamla buzağı kaybı söz konusu. Biz fakülte olarak bu konu üzerinde ciddi çalışmalar yürütüyoruz. Bugün dekan yardımcımız aynı zamanda hastanemizin başhekimi Erzincan’da buzağı ölümleriyle ilgili bir konferansa katılıyor. Bunun sebeplerini ortaya koyarak çözüm yolları üretmemiz gerek. Bizlerde hastanemiz ve fakültemiz çerçevesinde çalışmalarımızı yürütmeye gayret ediyoruz. Hayvanlarımın ölümünü engelleyerek tedavilerimizle birlikte hayvan sahiplerine yardımcı olacak çözümler üretmek için çabalıyoruz. Tek gayretimiz budur” şeklinde konuştu.
İŞTE HAYVAN HASTANESİ’NİN DETAYLARI
Hayvanların hastalık teşhislerinin zamanında konularak, doğru tanıyla müdahale edilmesini sağladıklarını belirten Dekan Sağlam, hizmetlerini devam ettiren hastanenin detaylarını şöyle sıraladı; ”Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın 12.01.2017 tarih ve H51nolu ruhsat izinleri ile Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Hayvan Hastanesi 01.02.2017 tarihinden itibaren 7 gün 24 saat esasıyla hizmet vermeye başlamıştır. Büyük Hayvan Kliniği, Küçük Hayvan Kliniği, Acil Kliniği, Radyoloji, Hospitalizasyon ve Merkezi laboratuvar olmak üzere altı üniteden oluşmaktadır. Hastane genelinde 4 Adet ameliyathane,4 adet muayene odası, 1 adet ultrasonografi, ve Ekokardiyografi odası, 1 adet tomografi odası, 1 adet röntgen odası, büyük hayvan için 4 adet, küçük hayvan için 4 adet olmak üzere toplamda 8 adet hospitalizasyon odası bulunmaktadır. Toplam kapalı alanı yaklaşık 5000 metrekaredir. Güncel teknolojik donanımların kullanıldığı hastanede, hasta hayvanlara doğru ve çabuk tanı konulması ve tedavi edilmesi amaçlanmıştır. Ayrıca hastanede fakülte öğrencilerinin konusunda uzaman öğretim görevlileri gözetiminde bilgi ve becerilerini artırmalarına yardımcı olunarak iyi bir Veteriner Hekim olmaları hedeflenmiştir. Hayvan hastanesinde klinik ve laboratuvarlarda hizmet veren 18 Profesör. 12 Doçent, 24 yardımcı Doçent, ve 16 Araştırma görevlisi hizmet vermektedir” dedi.