Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, tedavi altına alınan askerlerle görüşmesinde, "Hem savaş alanında hem de müzakere masasında istediğimizi aldık. Bu zaferin kazanılmasında Türkiye'nin siyasi ve manevi desteği büyük rol oynadı" dedi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve eşi Mehriban Aliyeva, hastanede tedavi altına alınan askerlerle bir araya geldi. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev görüşme sırasında açıklamalarda bulundu. İkinci Karabağ Savaşı’nın Azerbaycan'ın görkemli bir zaferi olarak tarihe geçeceğini belirten Aliyev, “Bu zafere ulaşmada bütün halkımız birlik ve beraberlik göstermiştir. Savaş alanındaki zafer, bizi siyasi arenada da zafere götürdü. Bu savaşı savaş alanında kazanmasaydık, işgalcilerin kalan toprakları terk edeceğine inanmıyorum. Neredeyse 30 yıldır çeşitli şekillerde topraklarımızı işgal altında tutmaya çalışan düşman, bu işgali devam ettirmek istiyordu, biz de müzakerelerle sonuç alamazdık. Bu savaşı şehitlerimizin canı pahasına, askerlerimizin cesareti, devletimizin politikası pahasına kazandık” dedi.
“HEM SAVAŞ ALANINDA HEM DE MÜZAKERE MASASININ ARKASINDA İSTEDİĞİMİZİ ALDIK”
Bu zaferin Azerbaycan tarihinde sonsuza kadar kalacağını vurgulayan Aliyev, “Hem savaş alanında hem de müzakere masasında istediğimizi aldık. Fizuli, Cebrayıl, Zengilan, Gubadlı, Şuşa şehirlerini askeri güç pahasına kurtarabildik. O topraklara bayrağımızı diktik, bayrağımızı dalgalandırdık. Bugün Azerbaycan'ın gücünün ne olduğunu tüm dünya gördü. Bu 44 günde kazanılan zaferin, askerlerimizin profesyonelliği ve kahramanlığı sayesinde elde edildi. Düşman işgal ettiği bölgeleri kendi isteğiyle terk etmedi ve bu savaşlarda aktif rol alan sizler, 30 yılda hangi tahkimatları yaptıklarını çok iyi biliyorsunuz. Bu tahkimatları kırmak ve savunma hatlarını püskürtmek büyük bir kahramanlık ve askeri profesyonellik gerektirdi. Ayrıca o bölgenin coğrafyası da başlı başına bir tahkimattır. Şuşa alınamaz bir kaledir. Panahali han, bu şehri Şuşa halkını olabildiğince düşmandan korumak için inşa etti. Şuşa'yı birkaç günde en az kayıpla ve şehre büyük zarar vermeden almak, büyük profesyonelliğin ve cesaretin sembolüdür. Aynı zamanda kurtarılan toprakların manzarası da bu düşmanın Azerbaycan halkına karşı nefretle yaşadığını gösteriyordu, yoksa tüm binaları yıkmaya ne gerek var? Kurtarılan bölgelerimizin neredeyse yüzde 99'u tahrip edilmiş durumdaydı. Şimdi bu görüntüleri yayınlıyoruz, herkes bunu basında görebilir” diye konuştu.
“BU ZAFERİN İLK KAHRAMANI AZERBAYCAN ASKERİDİR”
Aliyev, “Bu zaferi kazanan askerlerimiz ve subaylarımızdır. Toprağımızı düşmandan kurtardılar ve bu zaferi halkımıza bağışladılar. Dolayısıyla bu zaferin ilk kahramanı bir Azerbaycan askeri, bir Azerbaycan subayıdır ve bunu herkes bilmelidir. Büyük bir millet olduğumuzu kanıtladık. Güzel tarihi topraklarımız olan Karabağ bölgesi yeniden doğacak, canlanacak ve gelişecektir. Azerbaycan’ın ayrılmaz bir parçası ve en güzel köşelerinden biri olan Karabağ, gerçek bir cennet olacak” dedi.
Ermenistan’ın ilk haftalardan sonra Azerbaycan’ın karşısında duramayacağını anladığını belirten Aliyev, “Bu nedenle, bizi durdurmaları için uluslararası kuruluşlara ve bazı ülkelere başvurmaya başladılar. Kimse bizi durduramaz, sonuna kadar gideceğiz dedim. Paşinyan benim şartlarımı kabul etmeli ve belirtilen bir takvimde bazı bölgelerden çekileceklerini ilan etmeliydi ve biz bunu başardık” dedi.
“BU ZAFERİN KAZANILMASINDA TÜRKİYE'NİN SİYASİ VE MANEVİ DESTEĞİ BÜYÜK ROL OYNADI”
Bu bayramın tüm Azerbaycan ve dünyadaki tüm Azerbaycanlılar tarafından kutlandığını kaydeden Aliyev, “Biz tarihi anlar yaşıyoruz. Sokaklarda herkesin bu bayramı nasıl kutladığını görüyorsunuz. Bu bayram bizde olduğu gibi kardeş Türkiye'de de kutlanıyor. Bu çok doğal. Çünkü biz tek millet, iki devletiz. Bugünler içinde aziz kardeşim, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a defalarca teşekkürlerimi ilettim. Dün de telefonda konuştuk. Kendisine bir kez daha teşekkür ettim. Bu zaferin kazanılmasında Türkiye'nin siyasi ve manevi desteği büyük rol oynadı. Zira Cumhurbaşkanı'nın, kardeşimin ilk saatlerden itibaren söylediği 'Azerbaycan yalnız değil, Türkiye onun yanındadır' sözleri, çoğunun bu ihtilafa müdahale girişimlerini alt üst etti. Bu süre zarfında hem Cumhurbaşkanı hem de bakanlar ve üst düzey yetkililer bize her zaman desteklerini ifade ettiler. Gördüğünüz gibi, neredeyse her hafta Türkiye'den birkaç heyet geliyor. Türkiye'nin bize gösterdiği destek ve dayanışma Azerbaycan halkı tarafından büyük takdir görmektedir” diye konuştu.
“ERMENİSTAN’A AİT ELE GEÇİRİLEN ASKERİ GANİMETLER BAKÜ'DE SERGİLENECEK”
Savaş ganimeti olarak alınan Ermenistan’ın askeri teçhizatlarının Bakü'de sergileneceğini belirten Aliyev, “Tahrip edilen ekipmanların bir kısmı öyle bir durumda ki, onu şimdi getirmek imkansız. Ama bu bilgiyi sürekli olarak halkımıza söyledim, düşmanın ne kadar teçhizatını yok ettiğimizi. Aslında, ordularının teçhizatı kalmadı, ordusu neredeyse yok. Kendileri de itiraf etti. Kendileri Azerbaycan’ın kazandığını kabul etti. Yani ganimet olarak aldığımız askeri teçhizatı göstereceğiz. Birçok planım var. Umarım hepsini yapacağız. Hukuki ve siyasi alanda bu tarihi zaferi daha da güçlendireceğiz. Bundan sonra vatandaşlarımız rahat bir şekilde yaşayacak ve memleketlerine dönecek. Azerbaycan sizin sayenizde yeni bir döneme girecek” ifadelerini kullandı.
"PAŞİNYAN NERDE İSTİYORSA ORADA ANLAŞMAYI İMZALASIN"
Paşinyan'ın teslimiyet belgesini canlı formatta video konferans şeklinde imzalaması gerektiğini ifade eden Aliyev,“Paşinyan'ın zaten yeterince aşağılandığını, çirkin emellerinden dolayı cezalandırıldığını, hatta diz çöktüğünü ve tüm şartlarımı kabul ettiğini düşündüm. İmzalanan açıklamada, işgalci güçlerin Ağdam, Laçın ve Kelbecer bölgelerinden çekilme takvimi de onaylandı. İtiraz etmiyorum dedim. Karanlık bir odada, bir depoda, kameralardan uzakta istediği yeri imzalamasını söyledim. Olan buydu. Ben ve Cumhurbaşkanı Putin'in imza töreni tüm Azerbaycan halkı tarafından görüldü. Paşinyan, bu belgeyi nerede imzaladın? Önemli değil. Çünkü artık onu bulmak imkansız hale geldi” diye konuştu.