Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, “Adalet sistemi, güçsüzü koruyabildiği ölçüde, mağdurun ve mazlumun gözyaşını silebildiği ölçüde kendinden söz ettirir. Bu nedenle onarıcı adalet anlayışımız çerçevesinde sanık-mağdur dengesini koruyarak mağdura tanınan hakları daha da geliştiriyoruz” dedi.
Adalet Bakanı Gül, Ankara’daki bir otelde düzenlenen “Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Değerlendirme Toplantısı”na katıldı. Gül, burada yaptığı konuşmada, ceza adaleti sistemi içerisinde mağdura özgü uygulamaların her zaman öncelik verdikleri ve hassasiyetle üzerinde durdukları bir konu olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz yıl açıkladığı Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde de mağdur odaklı uygulamalara yönelik açık hedefler ön gördüklerini anımsatan Gül, suça maruz kalan kişilere adli süreçte destek olmak, yalnız olmadıklarını hissettirmek amacıyla çok önemli adımlar attıklarını dile getirdi.
Adaletin ancak suçlunun cezalandırılması, hakkın hak sahibine teslim edilmesi, mağdurun gözyaşının silinmesi ve vicdanların teskin edilmesi ile tecelli edilebileceğini kaydeden Gül, “Bu anlamda mağdurun, mazlumun, güçsüzün hak ve hukuk temelinde korunması ve gözetilmesi gerekmektedir. Adalet sistemi, güçsüzü koruyabildiği ölçüde, mağdurun ve mazlumun gözyaşını silebildiği ölçüde kendinden söz ettirir. Bu nedenle onarıcı adalet anlayışımız çerçevesinde sanık-mağdur dengesini koruyarak mağdura tanınan hakları daha da geliştiriyoruz. Suç mağduru kişiyi korumak, yargılama safhasında yeniden örselenmesini engellemek temel amacımızdır” diye konuştu.
Devletin temel görevinin koruma yükümlülüğü olduğunu vurgulayan Gül, “Yani mağdurların yeni mağduriyetler yaşamaması temel görevidir. Bir mağduriyet söz konusu olduğunda suçun yıkıcı etkilerini minimize etmek ve mağduru korumak yine başka bir yükümlülüktür. Bu noktada sizlere çok önemli görevler düşmektedir. Adalete erişim ve yargıya güven sizin dikkatle ve süratle atacağınız adımlarla çok yakından ilişkilidir” şeklinde konuştu.
Gül, suça maruz kaldığında şikayetini dile getiren ve adli sürece dahil olan mağdurlara yaklaşım tarzının oldukça önemli olduğunu ifade ederek, “Yine onlara sunabildiğimiz destek hizmetleri mağdurların tatminini gözeten uygulamaların ilk adımını teşkil etmektedir. Ayrıca mağdura hak ve yükümlülüklerinin hatırlatılması, anlatılması, adli sürecin aşamaları hakkında bilgilendirilmesi, ikincil örselenmelerin önüne geçilmesi, psiko-sosyal destek alabilmeleri gibi tamamlayıcı adımlar mağduru önceleyen uygulamalar olarak dikkat çekmektedir” değerlendirmelerinde bulundu.
Gül, “Adliyenin kapısının adaletin kapısı olduğunu unutmadan çalışmalarınızı yapmanızı bekliyoruz. Bir kanun ne kadar iyi olursa olsun uygulamada sizlerin elinde daha iyi şekilleneceğine inancımız tamdır. Adliyenin o kapısından giren kadın olsun erkek olsun, yaşlı olsun genç olsun, ekonomik durumu, dili, kıyafeti ne olursa olsun ‘Adliyenin içerisinde devletin müşfik yüzü var. Mağdurların yanında devlet var, adalet var’ duygusunu siz hissettireceksiniz. Sizlere olan inancımız tamdır” dedi.