EROL KARA(İHA) - Elazığlı Heylani Kebir aşiretinin reisi Sait Ali Bayrak, 6 yıldır babasının İsviçre'de bulunduğu 800 bin Osmanlı altınını Türkiye'ye getirme mücadelesi veriyor.
Adana'nın Ceyhan ilçesindeki dost ve yakınlarını ziyarete gelen Şeyh Mehmet Fuat Efendi, 12 Eylül 1980 döneminde Elazığlı iş adamı Sait Ali Bayrak'ın yurt dışına çıkan babası Hasan Bayrak tarafından İsviçre'de bir bankanın emanet kısmına bırakılan altınlarıyla ilgili olarak bir değerlendirmede bulundu.
2 MİLYAR DOLARLIK PARA
Bu paranın Türkiye'ye gelmesi halinde Türkiye'de ekonomik olarak çok fayda sağlanacağını fabrikaların kurulacağını ve Türkiye'nin bir finans merkezi haline geleceğini belirten Mehmet Fuat Efendi, "Şakaya gelmez milyonlardan bahsetmiyoruz. 2 milyar doları bu odaya koysanız sığmaz. Devlette bu konu üzerinde çalışmalıdır. Bildiğim kadarıyla yeğenim Sait Ali Bayrak'ın babası 1980 ihtilali döneminde yaklaşık 8 buçuk ton yani 2 milyar dolarlık Osmanlı altınını İsviçre'deki bir bankaya yatırmış. 6 yıldır bu işin peşindeler. Sait Ali Bayrak, geçen sene İsviçre büyükelçisini Elazığ'a davet edip bir gecede evinde misafir etti. Ben de kendisiyle birlikte karşılamaya beraber gitmiştim. Bir şey olmasaydı İsviçre büyükelçisi Elazığ'a neden gelsin" dedi.
Başbakandan bu konuda randevu alındığını da dile getiren Şeyh Mehmet Fuat Efendi, aşireti zor zapt ettiğini ifade ederek, "Aşiretimiz çok kalabalık 15-20 bin adamı olan geniş bir aşiret. 'Paramızı vermiyorlar, kıvırıyorlar İsviçre'yi kan gölüne çeviririz' diyenleri teskin ediyorum. Çünkü şeytan insanı dürtükler, dönülmez yollara girdiniz mi bir daha çıkamazsınız. Mafya vari şeyhlere başvurmayın, heveslenmeyin, sabredin inşallah olur. Manevi olarak onlara bu tür yollara başvurmamaları gerektiğini söylüyorum. Devlet düzeyindeki adamları araya koyun, kanuni yollardan resmi yollardan hakkınızı arayın diye telkinde bulunuyorum. Ancak zor zapt ediyorum" diye konuştu.
6 YILLIK GİRİŞİM
Elazığlı iş adamı Sait Ali Bayrak, babasının İsviçre'de kalan 800 bin Osmanlı altınları ile ilgili 6 yıldan beri çalışma başlatıldığını belirterek, "Bu varlıklar rahmetli babamdan kalan varlıklardır. 1980 askeri darbesi öncesi bu varlıklar İsviçre'ye gönderilerek Kredi Neus Bankası'na götürülmüştür. Bende 2005 yılında şahsen müracaat ederek, bu varlıkların geri alınmasını istedim. Geldiğimiz noktada halen banka tarafından oyalanıyoruz. Banka zaman aşımını bahane ederek bunu zamana yaymaya çalışıyor.
Bizim Zürih'deki avukatlarımız sorunun bir an önce çözülmesi için çalışırken, biz Türk hükümeti ve İsviçre hükümetinin çabaları var. Bu sorunun çözüleceğini düşünüyoruz. 4,5 yıldır ilgili banka ile görüşmelerim devam etti. 2009'daki Türkiye'de çıkan varlık yasası ile biz resmi makamlara başvurarak destek aldık. Öyle zannediyorum ki, bu sorun çözülecektir. Bu varlıkların tamamı 800 bin Osmanlı altını ve ziynet eşyalarından oluşuyor. Toplam 6 ton altına tekabül ediyor. Parasal değere ise 2 milyar dolara tekabül ediyor. Bu para elimize geçtiğinde elbetteki kendi ülkemde kendi insanlarımıza faydası olacaktır. Ve yatırımlar yaparak halkımızın hizmetine sunacağız" şeklinde konuştu.
ŞEKERDAĞ’IN AÇIKLAMASI
Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ali Şekerdağ ise, "Bu konu Başbakanımız ve diğer hükümet yetkililer ininde bilgisinde olan konu. Bu iddia değil gerçek bir konu. İş adamımız bunun mücadelesini veriyor. Elazığ ekonomisi için çok ciddi bir para. Elazığ'ın tüm mevduata yatan parası 1 milyar dolardır. İnşallah bu para bu aileye İsviçre Bankası tarafından iade edilir. Bu paranın büyük bir kısmını bu aileden Elazığ'a yatırım olarak bekliyoruz. Elazığ'ın ihtiyaç duyduğu bir para" ifadelerini kullandı.
Elazığ Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu da, "Sait Ali Bayrak Bey'in İsviçre bankasında olan parasının Türkiye'ye ve Elazığ'a getirilmesi için zaman zaman kendi aramızda toplantı yaparak neler yapılabilir diye araştırıyoruz. Bu paranın Türkiye'mize ve Elazığ'ımıza gelmesi noktasında girişimde bulunduk. Biz kendisi destekliyoruz ve inanıyoruz ki, hak ettiği para güzel Türkiye'mize ve Elazığ'ımıza gelecektir ve ekonomimize bir katkıda bulunacaktır. Biz belediye başkanı olarak gerek hemşehrilerimiz olarak, sivil toplum örgütleri olarak destekliyoruz" dedi.