Ak Parti Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, katıldığı televizyon programında Anayasa değişikliği süreci ve gündeme ilişkin gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Ak Parti Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kardelen Tv ekranlarında gündeme özel açıklamalarıyla Ayhan Türkez ve Esat Bindesen'in canlı yayın konuğu oldu. Yoğun bir meclis çalışmasının ardından referandum sürecine girildiğini belirten Ilıcalı, daha güçlü bir yasama, daha güçlü bir yürütme ve daha bağımsız bir yargı için son sözü milletin söyleyeceğine dikkat çekerek "Anayasa değişikliği ile ilgili 18 maddelik teklif, MHPli vekillerin verdiği destek ile referanduma gidecek sayıyı yakaladı. Cumhurbaşkanımızın onaylamasının ardından geçen 60 gün içerisinde bu referandum gerçekleşecek. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeliye ve destek veren milletvekillerine teşekkür ediyor, Kamil Aydın Hocamıza da ayrıca selam ve teşekkürlerimizi iletiyorum." dedi.
"Referandum Süreci Nasıl İşleyecek?"
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir sözü çerçevesinde değişikliğin milletin önüne gitmesi için mecliste büyük bir mücedele verdiklerini söyleyen Ilıcalı "Referandum süreci başladı. Bunun için partimiz hazırlıklar yapıyor. Öncelikle yapılması gereken eğitim. Cumhurbaşkanlığı sistemini halkımıza iyice anlatmamız lazım. Vatandaşın kafasında bazı tereddütler var, bunları mutlaka gidermemiz gerekiyor. Teşkilatlarımız bu değişikliğin ülke menfaatine olduğunu, kafaya takılan sualleri kapı kapı dolaşıp cevaplayacaklar. Sonrasında takdir milletimizin olacak. Referandumdan yüzde 50'nin üzerinde oy alındığı zaman, 18 maddelik değişiklik uygulamaya geçmiş, Cumhuriyet tarihinin en köklü ve önemli değişikliği sağlanmış olacak. Bu noktada şunuda belirtmek istiyorum ki bu bir rejim değişikliği değil, Cumhurbaşkanlığı sistemidir. Yani mevcut sistemin iyileştirilmesidir. Yürütmedeki çift başlılığın ortadan kaldırılması, daha güçlü bir yasama daha güçlü bir yürütme, daha bağımsız ve daha tarafsız bir yargıyı oluşturacak bir sistemdir." diye belirtti.
"CHP Millete Güvenmiyor"
Ana muhalefet partisi ve HDP tarafından, Anayasa değişikliğine imza atan vekillerin engellenmek istediğini belirten Ilıcalı, "Hayatımda mecliste görmediğim yöntemler kullandılar. Millet menfaatine konuşulması gereken kürsüyü kilitlediler, 3-4 saat boyunca meclis çalışamadı. CHP'li bazı vekiller kürsünün üzerine yürüdüler, maddeleri oylanırken kabinlerde saatlerce bekleyerek milleti oyaladılar. 10 saniyelik oy kullanma işini yarım saate, bir saate yayan vekiller oldu. Tüm bu engellemelere rağmen bizler MHP'li vekillerin de desteği ile milli iradenin önündeki engelleri aştık ve değişikliği meclisten milli iaredeye ulaştırdık." şeklinde konuştu.
CHP'nin Millete güvenmediğine dikkat çeken Ilıcalı, "Madem egemenlik kayıtsız şartsız milletin, madem milletimize güveniyoruz o zaman niye bu engellemeler. Ama güvenmiyorlar. Referandumdan olumlu sonuç çıkacağını tahmin ediyor, yapılacak seçimlerde Tayyip Erdoğan'ın yüzde 100 Cumhurbaşkanı seçileceğini görüyorlar. Sonuç olarak milletimizin kafasını karıştırmaya çalışıyorlar." ifadelerine vurgu yaptı.
"Değişiklikle Birlikte Daha İstikrarlı Bir Türkiye Olacak"
Başkanlık sistemiyle birlikte ülkemize yansıyacak somut olayların neler olacağı konusunda yöneltilen soruya Ilıcalı "Ak Parti 2001 yılında kuruldu. Bir yıllık parti iken 2002 yılında iktidar oldu. O gün seçimler 5 yılda birdi. MHP, Anavatan Partisi ve Demokrat Parti ile 3'lü bir koalisyon vardı. Koalisyon hükümeti 3 buçuk yıl dayanabildi, ülkeyi idare edemediler ve havlu attılar. Bu 3'lü koalisyon yönetimde kaldığı süreçte ülkede siyasi ve ekonomik istikrar olmamış. Bunun sonucunda da dışa bağımlı hale gelmişiz. IMF borçlanmışız, ithal bakanların gelmesine razı olmuşuz. Kısacası Türkiye yönetilememiş, yöneltilmiştir. Böyle güçlü hükümetler olmayınca çok sayıda darbe yapılmış. Şimdi bu sistemi asil milletimiz onayladığı an artık bu günler geride kalmış olacak koalisyon diye bir şey yaşanmayacak. Halkımız Cumhurbaşkanını seçecek. Cumhurbaşkanı içerden veya dışardan hümetini kuracak. Bu değişiklikle beraberde daha istikrarlı bir Türkiye ile koalisyonlar tarihe karışmış olacak." dedi.
"Bahçeli Ülke Menfaati İçin Destek Verdi"
MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Anayasa değişikliğine verdiği desteği değerlendiren Milletvekili Ilıcalı "17-25 Aralık'ta Emniyet üzerinden yapılan darbeyi insanlarımız göremedi. 15 Temmuz Darbe girişimi ülkemiz tarihine bir kara leke olarak geçti ancak FETÖ'nün ülkeye verdiği zarar vatandaşlarımız tarafından görülmüş oldu. Kişisel kanaatime göre Devlet Bahçeli, güçlü bir cumhurbaşkanının, güçlü bir yürütmenin önemli olduğunu bu olayla gördü. Devlet adamı kimliği ile de hiçbir kişisel menfaat düşünmeden tamamen ülke menfaati için anayasa değişikliğine destek verme kararı aldı." diye belirtti.
"Trump Yönetimi Hakkında Ön Yargılı Olmamak Lazım"
Amerika Birleşik Devletlerinde değişen yönetimle birlikte FETÖ elebaşının iade edilip edilmeyeceği konusunda da açıklamalarda bulunan Ilıcalı, "Obama yönetimiyle Türkiye iyi bir ilişki kuramadı. 15 Temmuz sonrasında ben Amerika'da bir panele katıldım. FETÖ bizim iyi niyetimizden yararlanarak topladıkları paralarla güçlenerek Amerika'da lobi oluşturmuş. Oradaki ağırlıklarından dolayıda Obama Hükümetiyle iyi ilişkiler kurmuşlar. Şimdi yeni bir yönetim var ön yargılı olmamak gerekiyor. Trump Yönetiminden beklentimiz; FETÖ ele başının uluslararası hukuka göre iade edilmesidir." diye konuştu.
Cazibe Merkezleri Programı'na Erzurum'dan 2 Milyar Liralık Başvuru"
Cazibe Merkezleri Programı'nın Erzurum'un kalkınmasına istihdam, üretim ve hizmet açısından büyük katkı sağlayacağını söyleyen Ilıcalı "Cazibe Merkezleri Programı resmi olarak başladı. Eylül ayında Başbakanımız bu programı açıklamıştı. O zamandan şimdiye kadar 20 milyar liralık başvuru yapılmış. Erzurum'da ki potansiyel ve bakanımızın, vekillerimizin, belediye başkanımızın, valimizin yapmış olduğu çalışmalarla, en büyük başvuru payı 2 Milyar lira ile Erzurum'dan yapılmış. Halkımızın ve STK'larında programla ilgilenmesi gerekiyor. Kalkınma Bakanlığı'nın sayfasına girip yapacakları işleri hızlandırmaları lazım. Diğer programlardan farklı olarak ciddi bir fizibilite istenecek, getireceği istihdam görülecek, bunun için de bireyselden çok birkaç kişi bir araya gelerek bir şirket kurabilirler. Böylece daha güzel projeler yakalanabilir ." dedi.