“Rum liderler, Türk halkının Kuzey’de bağımsızlık ilanını istemiyorlar mı? İstemiyorlarsa tuttukları yoldan vazgeçmelidirler. Çünkü 1963’ten bu yana takip ettikleri bu yol, Türk halkını bu yola itmektedir”. 1979  Dr. Fazıl KÜÇÜK

                Doğu Akdeniz’e kıyısı olsun veya olmasın nerede ise bütün ülkelerin önde gidenleri enerji kaynaklarının kullanılmasına ilişkin olarak değerlendirmelerde bulunuyorlar. Son olarak İtalya’nın Ankara’daki işgüderi Massimo Galani Diplomasi Muhabirlerince düzenlenen çevrimiçi toplantıya katılarak sürekli olarak tartışma konusu olan Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının paylaşımı konusunda Türkiye’nin içinde olmadığı bir çözümün sürdürülebilir olmayacağını vurguluyor. Yaşanmakta olan gerilimin aşılabilmesi için karşılıklı görüşmelerin yapılması gerektiğini belirtiyor.  

Konuya ilişkin olarak karşımızdaki unsurun bazen ikili bazen de üçlü ve daha fazla katılımlı anlaşmaları imzalıyor olması çözümün önündeki engellerin en büyüğü olarak karşımızda duruyor. Buna ek olarak arkalarına aldıkları emperyal güçlerin göz kırpmasını da fırsata çevirerek oyun oynamayı yeğliyorlar. Bu tutumlarında ısrarlı olmaya devam ettikleri sürece enerji kaynaklarından yararlanma konusunda Kıbrıs Türkleri ile Rumların payına pek bir şey düşmeyeceğini kaydetmek gerekiyor.

Bu sıkıntılar yaşanırken çiçeği burnunda olan Amerika’nın Dışişleri Bakanı Bay Bliken, yönetimlerinin bölgesel sorunların çözümü konusunda müdahil olmayacaklarını söylüyor. Ülkelere demokrasi getirmek gibi bir çaba içinde olmayacaklarını tek ayak üzerinde dururken konuşuyordu. Bununla da yetinmeyerek  “Türkiye’nin Yunanistan’a yönelik eylemler dahil olmak üzere Doğu Akdeniz’deki uluslararası hukuk ihlal eden girişimlerinden endişeli olduğunu” söylüyor.

Bununla yetinmeyen Bliken, Türkiye’nin Yunanistan’a karşı “kışkırtıcı’ girişimlerde bulunduğunu aynaya bakmadan söyleyebiliyor. AB ülkeleri ile ilişkilerini de düzeltmesi gerektiğini ve bundan mutlu olacaklarını belirtiyor.

27-29 Nisan 2021 tarihleri arasında Cenevre’de BM gözetiminde resmi olmayan Kıbrıs Konferansına doğru geriye sayım devam ederken Amerikan yönetiminden “iki bölgeli iki toplumlu bir federasyon da yeniden birleştirilmiş geniş içerikli çözümü destekliyoruz. Bu yüzden Amerikan diplomasisinin devreye girdiği görülecek” diyor. Bu durumda karşımızdaki unsurun çözüm diye bir sorununun olmadığı bir kez daha kanıtlanmış oluyor.

Bunca desteğe karşın Rum yöneticiler Amerika’nın ne demek istediğini anlamadıklarını ayna ile küs oldukları için söylüyorlar. Öneriyi özetlersek bize göre var olan yapılar devam etmelidir.

Sınıra dikenli tel çekilmesinden AB’nin önde gidenlerinin haberleri olmadıklarını söylemeleri de inandırıcılıktan uzaktır. AKEL ise sınıra dikenli tel çekilmesini “dikenli teller dikmek Kıbrıs Hükümeti’nin en son yapacağı iş olmalıydı” açıklamasını yapıyor.

Çözüm için siyasi eşitlik konusunda Türkler, yönetime etkin katılım olarak isteklerini söylerken Rumlar ise sayısal eşitlikte ısrar ediyor. 7 Rum’a karşı 4 Türkün yönetimde olmasından yanalar. Buna koşut BM DE “Etkin Katılım” olarak tanımlamada bulunurken Genel Yazmanın Raporunda 1991 tarih ve 716 sayılı kararı ile netlik kazandığı belirtiliyor. Eski Rum başkanlarından Yorgo Vasiliu ise “Siyasi eşitliğin siyasi eşitlik anlamına geldiğini” vurguladıktan sonra “önemli olanın federal devletin yetkilerinin belirlenmesidir” diyor.

Kıbrıs sorunu konusunda uzman olduğu belirtilen Kostas Apostolidis, “siyasi eşitlik ezelden beri Kıbrıs Türklerinin meselesidir. Şimdi en sonunda bizim de ilgilenmemiz gereken bir husus haline geldi” diyor.

TRT 1’de yayınlanacak olan “Bir Zamanlar Kıbrıs” dizisi konusunda başlatılan tartışmalar devam ediyor. Yapılan itirazlara karşın Kıbrıs Türkünün onur ve var olma mücadelesinin önderi Dr. Fazıl Küçük’ten senaryoda yok diye söz edilmemesi çekilecek diziyi eksik bırakacaktır. Konuya ilişkin olarak TRT’nin arşivinde Kıbrıs’a ilişkin olarak t-onlarca bilgi ve belge olduğu yadsınamaz.

Cenevre’de yapılacak olan resmi olmayan görüşmelerden gerçekçi çözüm çıkmasının beklenilmemesi gerekiyor mu ne…

SEVGİ ile kalınız…