İki sezon önce, neden mali sorunlar içine girdiğimizi unuttuk.

Silinen puanları..

Mavi Beyaz formayı terk eden futbolcuları..

Gündem ligde kalmaktı.

Lige tutunmaktı.

İşin doğrusu kimsenin de pek umudu yoktu ve ikinci lig yolu gözüküyordu.

Sonra..

Başarısız dönemin ardından bir ‘Kutlu’ süreç açıldı.

Mustafa Yumlular, Orhan Ovacıklılar, Mustafa Akbaşlar, Eren Tozlular geldi..

Herkes için Erzurumspor umutsuz vakaydı.

Altyapıdan Celal Hanalpler, Yakup Kırtaylar, Sefa Akgünlerle ligde kalma ihtimalini düşünmüyordu kimse.

Siyaset diliyle, Hakan Kutlu Hoca bir enkaz devralmıştı.

Takım Süper Ligden borçlarla inmiş, Novikovaslar bırakıp gitmişti.

Sonra..

Hiç ama hiç kimsenin ummadığı beklemediği bir süreç başladı.

Erzurumspor artık kolay rakip değildi diğer takımlar için.

Puanlar silinse de, ‘Ligde kalacağız’ diyordu futbolcular.

Aralarında Mavi Beyaz bir söz birliği vardı.

Takım Kutlu’nun ilk sezonunda ligde kalmayı başarmıştı.

Sonra..

Yine silinen üç puan..

Yeni futbolcu yok.

Ama ‘Kutlu bir umut’ vardı herkeste.

Kutlu varsa mesele yoktu.

Öyle oldu..

Süper Ligin ağır bedelini üç sezon ödeyen Erzurumspor orta sıralardaydı.

Kaptan Mustafa’dan Eren Tozlu’ya, Kaleci Göktuğ’dan Estrella’ya, Erzurumspor kenetlenmişti..

Sezon başarılı bir şekilde kapandı..

Kapandı ama Süper Ligin yaraları hala kanıyordu.

Ve Bu sezon..

Yapılan birkaç takviye ile Mavi Beyaz semada bir zirve uçuşu başladı.

İki hafta takım ligin lideriydi. İlk beşten hiç geriye düşmedi.

Daha bir sezon öncesi kümede kalmayı başarı olarak görenler ya da gösterenler bir anda Süper Lig rüyalarını sahnelemeye başladılar.

Halbuki hedefte yoktu.

Böyle bir rota da çizilmemişti.

Bir anda Süper Ligi konuşur olduk.

Önceki sezonda çekilen tüm sıkıntıların Süper Ligden kaynaklandığını herkes göz ardı etti.

Stad seyircisiz kaldı..

Zemin bozuldu..

Kutlu Süper Lig hedefini hiç telafuz etmedi.

Çünkü Süper Lig gerçeklerini de futbolu da iyi biliyordu.

Erzurumspor bir önceki sezon gibi bazı maçlarını dışarıda oynadı.

Stadsız, seyircisiz Erzurumspor için Süper Lig hedefi koyanların bazıları da Kutlu ile başlayan olağanüstü dirilişe yeni hoca arayışına girdiler.

Allahtan ekibin başında Ahmet Dal gibi hakkı teslim eden bir Başkan, Allahtan Kutlu’ya inanan ve onun futbol camiasının zirvesinde bir teknik direktör olduğunu belleyenler vardı.

Şimdi..

Erzurumspor büyük ihtimalle play off oynayacak.

Yine büyük ihtimalle de Süper Lige çıkacak..

Çıkacak da..

Asansör takım olmanın alemi var mı?

Çık in..Çık in..

Nereye kadar.

Stadın yok..

Çıktığında büyük transfer yapacak kudret yok.

Daha başından düşmek büyük ihtimal.

Gerçeklik tutulması yaşayan birkaç hayalperestin beklentisi olsun diye bu düzeni bozmanın kime yararı var.

Oysa..

Erzurumspor stadı yenilendiğinde..

Erzurumspor yeni transfer yapacak maddi kudrete eriştiğinde..

Erzurumspor Dal’la başlayan kurumsallaşmayı daha da sağlamlaştırdığında..

Erzurumspor da Samsunspor mucizesini yaşayabilir.

Şimdi ise çok erken..

Şimdi ise asansör takım olmanın alemi var mı?

Elbette hepimiz Süper Ligde Süper bir Erzurumspor istiyoruz.

Ama şartlar belli..

Kaynaklar ortada.

Bu stada ne GS gelir ne FB, ne BJK..

Gelse de kaç kişi izleyebilir?

Biz Kutlu Hoca ile başlayan, hemen tüm futbol otoritelerinin aklını şaşırtan sürecin devamından yanayız.

Elbette play off oynayacağız.

Ama ardına büyük beklentiler koymadan.

Zamanı geldiğinde ise..

‘Şampiyon Erzurumspor’ tezahüratına hazırlanacağız..

Ama zamanı geldiğinde..

Adana Demirspor ortada..

Hatayspor, Alanyaspor ve hatta Sivasspor..

Hatta Yeni Malatyaspor.

Bize düşen gerçekle yüzleşip takıma öyle sahip çıkmaktır.

Çıkıp da inmek olmuyor..

Olmuyor..