Keskin, Konfederasyonların genel eylem kararı gereğince bir kez daha taleplerini dile getirmek amacıyla toplandıklarını ifade etti. Keskin, “Bizler, daha dün Zonguldak’ta toprağın altında kalan maden işçileri için; iş için; ekmek için; güvenceli çalışma koşulları için; demokrasi için; baskısız, insan onuruna yaraşır bir yaşam için birlikteyiz. Haklarımız ve özgürlerimiz için dayanışma içindeyiz. Sosyal adalet, eşitlik sendikal haklarımız için omuz omuza olacağız.” dedi
//GÜVENCESİZLİĞE HAYIR
Şube Müdürü Keskin Türkiye’de ülkemizde emekçilerin yarısı kayıt dışında, kuralsız ve güvencesiz çalıştığını vurgulayarak, esnek çalışma biçimlerinin kural haline gelmeye başladığını kaydetti. Başkan Keskin, “Emekçiler, 4-C uygulamasına, kölelik düzenine mahkûm ediliyor. Sendikasızlaştırma yangınlaşıyor, sendikal örgütlenmenin önüne engeller çıkartılıyor. Örgütlenen işçiler işten atılıyor. Başta madenler olmak üzere, iş kazası adı verilen cinayetler durmak bilmiyor. Biz sosyal adalet, eşitlik ve demokrasi istiyoruz. Maden kazalarının ‘kader’ olarak görülmediği bir ülke istiyoruz. Yarınlarımıza güvenle bakmak için işsizliğin ve yoksulluğun kökünün kazınmasını istiyoruz. Tüm çalışanların grevli toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip olduğu bir Türkiye için sesimizi yükseltiyor, demokrasiden ve sosyal devletten vazgeçemeyeceğimizi bildirmek istiyoruz.” diye konuştu.
//KESKİN, EMEKÇİLERİN TALEPLERİNİ SIRALADI
Keskin, işçiler ve kamu çalışanları olarak taleplerini de sıraladı. Başta 4-C olmak üzere güvencesiz, kuralsız ve esnek tüm istihdam uygulamalarından vazgeçilmesini arzu ettiklerini dile getiren Şube Başkanı Metin Keskin, “Bu alandaki yasal düzenlemelerin değiştirilmesini; İş güvencisinin çalışma yaşamında temel bir hak olarak uygulanmasını; Geçici işçiliği bir kölelik düzeni olarak yaygınlaştıran ve kamuoyunda “ kiralık işçilik” olarak bilinen düzenlemenin yasalaştırma girişimlerinden tümüyle vazgeçilmesini; Taşeronlaşma girişimlerine son verilmesini, Çalışma hayatını düzenleyen ILO ve AB normlarına uyarlanmasını; Çalışanların örgütlenmesi önündeki engellerin kaldırılmasını; Kamu çalışanlarının grevli, toplu iş sözleşmeli sendika hakkının güvence altına alınmasını istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
//AVRUPA SOSYAL ŞARTI
Keskin, şunları kaydetti: “Gözden geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı’nın 5. ve 6. maddelerine konulan çekincenin kaldırılmasını, Kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldıracak her türlü yaklaşımdan vazgeçilmesini, İşçilere ait olan İşsizlik Sigortası Fonu’nun amacı dışında kullanılmamasını, Kriz fırsatçılığı yapılarak emek haklarını gasp edilmemesini, Asgari ücretin “insanca yaşamaya yeterli ücret” olarak belirlenmesini, Çalışma hayatının sözleşme biçimleri, çalışma süreleri ve ücret yönünden insan onuruna yakışır iş temelinde düzenlemesi için gerekenlerin yapılmasını istiyoruz. İş sağlığı güvenliği önlemlerinin iş cinayetlerini de önleyecek şekilde yasal güvenceye kavuşturulmasını, Sağlık hakkının temel insan hakkı kapsamında değerlendirerek uygulamada ki katılım ve katkı payından vazgeçilmesini, Hükümetin çalışma hayatıyla ilgili tüm konularda sendikaların görüş ve önerilerini dikkate almasını ve bu doğrultuda etkin girişimde bulunmasını ve son olarak da uygulanacak ekonomik politikaların sermayeye kaynak aktarımı yerine emekçiler istihdam yaratacak yatırımlara yönlendirilmesini istiyoruz. Tüm bu isteklerin gerçekleştirilmesi için mücadelemizi yükselteceğimizi ilan ediyoruz.” dedi.