PMYO Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen konferansta, Araştırmacı yazar Alişan Kapaklıkaya, her insanın toprağa düşmüş bir pırlanta olduğunu söyledi.
//İNSAN MUAMMASI
Kapaklıkaya; "İnsanın iç dünyasına attığı olumsuzluklar, bir binanın bodrum katındaki çöp yığını gibidir. Biz, insanlara ilaçsız tedavi yöntemi olan NLP tedavisini uyguluyoruz. İnsanın iç dünyasına attığı olumsuzluklar, bir binanın bodrum katındaki çöp yığını gibidir. Seminerdeki amacımı, insanın kendi iç dünyasına yönelerek iç dünyasında barışı sağlamaktır. İnsanın sıkıntılarının üstünü örterseniz, kökenine inmezseniz bir süre sonra sıkıntılar deprenir. Biz burada sıkıntının köküne inip, kesin çözüm arıyoruz. İnsan beyni, hayali ve gerçeği ayırmıyor. Hayal de gerçek, gerçek de gerçektir. Bu cennet gibi ülkenin her tarafında açmak için kıvranan tomurcuklar var. Nasıl ki, bir tomurcuk toprağın altından yeşerirken toprağın üzerine çıkamadan heba olup gidiyorsa, bu ülkenin her tarafında, heba olan tomurcuklar gibi, heba olan çocuklar var, insanlar var.”dedi.
//İNSAN SEVGİYLE BESLENİR
Bir öğretmen, eğitmen olarak bu ülkenin her tarafındaki insanların bir tomurcuk gibi açmaları için bu konferansları düzenlediğini kaydeden Kapaklıkaya konuşmasını şöyle sürdürdü: “. Çünkü Allah insanı yaratırken zaten onun vücuduna en güzel cevheri koymuş. Biz bazen toprağa düşmüş pırlanta gibiyiz. Nasıl ki, Türkiye'nin her tarafında madenler doluysa, o madenlerin üzerinde oturup fakir yaşamak neyse, kendinden habersiz insanın mutsuz yaşaması odur işte. Bu eğitimlerle insanların kendini fark edip, kendi yaşamlarını cennete çevirebilmek için onlara destek vermeye çalışıyoruz. Cehennem gibi yaşamayı hiçbir insan hak etmiyor. Bütün insanlar her yerde sevgiye ihtiyaç duyar, dikkat çekmeye ihtiyaç duyar. Bizim ülkemizin insanı terörist olmayı, uyuşturucu kullanmayı değil, çok güzel mutlu bir şekilde yaşamayı hak ediyor. Biz de elimizden geldiği kadar ülkenin her tarafını sevgi yağmuruyla sulamaya çalışıyoruz."