İNSAN HAKLARI KURULLARININ KAPASİTELERİ ARTIRILACAK
Başbakanlık İnsan Hakları Başkan Vekili Mustafa Taşkesen, Türkiye'nin AB ile üyelik müzakerelerinde öncelikli konunun insan haklarına saygı ve bunu garanti eden birimlerin kurulması olduğunu söyledi.
İNSAN HAKLARI STANDARTI ELE ALINDI
Avrupa Komisyonu ile Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı tarafından yürütülen ''İl ve İlçe İnsan Hakları Başvuru ve Danışma Masası Görevlilerinin Eğitimi Projesi'' kapsamında Erzurum'da düzenlenen ''6. Bölgesel Yuvarlak Masa Toplantısı'' Cumartesi ve Pazar günü yapıldı.
Taşkesen, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin diğer konularda olduğu gibi insan hakları standartlarını da muasır medeniyet seviyesine çıkarmayı hedeflediğini ifade etti.
İNSAN HAKLARI UYGAR TOPLUMLARIN TEMEL UNSURUDUR
İnsanlığın ortak değeri ve çağdaş ülkelerin de ortak paydası olan insan haklarını tam olarak tesis edemeyen bir devletin, görevlerini tam olarak yerine getirmiş sayılmadığını vurgulayan Taşkesen, sözlerine şöyle devam etti: ''İnsan hakları uygar toplumun temel, demokrasilerin de vazgeçilmez unsurudur. Günümüzde insan hakları ülkelerin kendi iç meselesi olmaktan çıkmış, evrensel bir nitelik kazanmıştır. Uluslararası politikada bazen siyasi araç olarak kullanılsa da bu konuda çifte standart sergilense de insan hakları, toplumun kendi içinde ayrışmasının ve kültürel parçalanmanın sebebi değildir; onurlu bir yaşam için gereklidir. AB ile üyelik müzakereleri sürecinde en öncelikli konu insan haklarına saygı ve bunu garanti eden birimlerin kurulmasıdır.''
SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNE DE GÖREV DÜŞÜYOR
Taşkesen, son yıllarda yasalarda yapılan düzenlemelerle Türkiye'de insan hakları standartlarının yükseltilmesi yolunda önemli mesafeler kat edildiğini bildirdi.
Yasal düzenlemelerle işin bitmediğini, asıl önemli olanın uygulama olduğunu ifade eden Taşkesen, şunları kaydetti:''Yapılan yasal düzenlemelerin uygulanması için ülkemizde zihniyet değişikliği gerekmektedir. İnsan haklarının tam olarak tesis edilmesi için sorumluluk öncelikle devlete ait olmakla birlikte sivil toplum kuruluşlarına ve bireylere de önemli görev düşmektedir. Bu nedenle yasama, yürütme, yargı gibi devlet erkleri ile medya ve sivil toplum kuruluşlarının işbirliği içinde çalışması büyük önem taşımaktadır.''
Taşkesen, Avrupa Komisyonu ile işbirliği yaparak uyguladıkları söz konusu projenin tamamlanması durumunda, İnsan Hakları Kurulları'na başvuruların kolaylıkla yapılacağını ve etkin şekilde takibi ve sonuçlandırılması yolunda önemli mesafeler kat edilmiş olacağını belirtti.
ERZURUM’DA CİDDİ SORUN YOK
Erzurum Valisi Celalettin Güvenç ise insan haklarının yalnızca İnsan Hakları Kurulları'nın meselesi olmadığını ifade ederek, ''Bu konu devletlerin çağdaşlaşma yolunda verdiği en önemli mücadele alanıdır'' dedi.
Güvenç, Erzurum'da yaşayan vatandaşların dairelerde muhatap bulamama ve ilgi görememe gibi konularda şikayetleri olduğunu, bunun haricinde ciddi bir sorunla karşılaşmadıklarını bildirdi. Vatandaşların dairelerde saygın şekilde karşılanmama durumunun da insan hakları ihlali olarak değerlendirilebileceğini kaydeden Güvenç, bu sıkıntının giderilmesine çalışıldığını belirtti.