Et ithaline bilimsel bakış

ERZURUM(GHA) – Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Atasever, “Yurt dışından kasaplık canlı hayvan ithal etmek yerine, üretime elverişli dişi hayvan ithal edilmelidir.” dedi.

Kırmızı et fiyatlarının Türkiye’de anormal düzeyde yükselmesi, kasaplık canlı hayvan ithalatını umut kapısı haline getirirken, Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Atasever, ithalat konusuna farklı bir boyuttan yaklaştı.

//İTHAL YETERSİZ

Atasever, Türkiye’deki yıllık et tüketiminin, 1 milyon 500 bin ton olduğuna dikkati çekerek, şu ana kadar gerçekleştirilen canlı hayvan ithalatının ise, sadece 50 bin ton olduğunu kaydetti. İthal edilen kasaplı canlı hayvanların, tüketim talebini kesinlikle karşılayamayacak düzeyde olduğuna vurgu yapan Dekan Atasever, “Türkiye’de et sorunu değil, üretim sorunu var. Kasaplık canlı hayvan ithal edilerek, fiyatların düşürülmesi şu durumda söz konusu bile olamaz. Çünkü ithal edilen miktarla ihtiyaç duyulan miktar arasındaki fark, kapatılamayacak kadar büyük. Bu nedenle Türkiye’nin kesim için kasaplı canlı hayvan ithal etmek yerine, üretim için dişi hayvan ithal etmesi hem daha akıllıca, hem de kısa vadede daha mantıklı olur.” diye konuştu.

//“ÜRETİME YOĞUNLAŞILMALI”

Hayvancılıkla uğraşan kesimlerin sıklıkla dile getirdikleri hususların başında, dişi hayvanlara duyulan ihtiyacın geldiğini dile getiren Dekan Atasever, “Bölgemizde ve ülkemizde, hayvancılığı geliştirebilmek için dişi hayvana ihtiyaç var; çünkü üretim sıkıntısı yaşanıyor. Türkiye, kestirmek ve iç piyasaya sunmak üzere kasaplık canlı hayvan ithal etme fikrinden vazgeçmeli, ithalat yoluyla doğrudan üretimi canlandırma yolunu seçmelidir. Ülkemize ne kadar çok dişi hayvan sokabilirsek, üretim noktasında o kadar çok mesafe kat etmiş oluruz. Üstelik bu tedbir yoluyla hayvan varlığının artırılması da sağlanmış olunur.” ifadelerini kullandı.  

Veteriner Fakültesi Dekanı Atasever, kasaplık canlı hayvanların, et verimleri ve kalitelerinin yüksek olduğunu, buna kimsenin bir itirazının da olamayacağına işaret ederek, “Mesela Angus türlerinin et verimleri ve etinin kalitesi; tüm dünyaca bilinmektedir. Buna bir itirazımız yok. Fakat yıllık et ihtiyacı 1 milyon 500 bin ton olan bir ülkeye, siz ne kadar Angus ithal ederseniz edin, bu ihtiyacı karşılayamaz ve fiyatları dengede tutamazsınız.” şeklinde konuştu.

//DİŞİ HAYVANLAR, ÜRETİM KOŞULUYLA DAĞITILMALI… 

Atatürk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Atasever, Türkiye’ye üretime elverişli dişi büyükbaş hayvan ithal edilmesi önerisinde bulunarak, “İthal edilecek dişi hayvanlar, hayvancılık işletmelerine üretim ve yavru alma koşuluyla dağıtılmalı; bu sürece yerel ölçekteki ibesicilik işletmeleri de dahil edilmelidir. Yem bitkisine ciddi teşvikler verilmeli ve bu üretim doğrudan hayvancılık sektörü için yönlendirilmelidir. Ciddi bir plan ve programlamayla takip altında tutulacak bu sistemle, hayvancılığımız çok kısa bir süre sonra yeniden kıpırdayacak ve eski canlı günlerine tekrar geri dönecektir. Et fiyatlarının normale döndürülmesi sürecinde başarı elde edilebilecek en kazançlı ve kısa vadede sonuç alınabilecek en kolay yol budur.” dedi.