TÜRK EĞİTİM-SEN GENEL BAŞKANI ÖZCAN:
“ÖĞRETMENLERİN SORUNLARI ACİLEN ÇÖZÜLMELİ”
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Şuayip Özcan, geçim sıkıntısı çeken öğretmenlerin sıkıntılarına kulak verilmesi için 23 Kasım'da tebeşir bırakma eylemi yapacaklarını, Dünya Öğretmenler Günü kutlamalarına katılmayacaklarını söyledi.
Özcan, ''Eğitim çalışanları, 23 Kasım'da tebeşir bırakma eylemine hazır olsunlar'' dedi.
ÖĞRETMENLER EK İŞ ARAMAKTAN KURTARILMALI
Erzurum Öğretmenevi'nde basın toplantısı düzenleyen Özcan, eğitim çalışanlarının ekonomik sıkıntılar içinde yaşamlarını sürdürdüklerini savundu. Öğretmenlerin bayramı olan 24 Kasım'da müjdeli bir haber beklediklerini kaydeden Özcan, şöyle konuştu:''24 Kasım'da öğretmenlerin bayramı var. Biz bu bayramı mutluluk içinde kutlamak istiyoruz. Çocuklarımızın isteklerini yerine getiren bir baba olmak istiyoruz. Öğretmenler manava, kasaba görünmemenin yollarını arıyor, ek iş fırsatı yakalamak için çaba harcıyorsa bayram bizim neyimize.
24 KASIM’DA MÜJDE İSTİYORUZ
24 Kasım için müjdeli bir haber bekliyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı'nı bu konuda uyarmak için eylem yapacağız. Eğitim çalışanları 23 Kasım'da tebeşir bırakma eylemine hazır olsunlar. Ek ders ücretlerinin artırılacağı açıklandı. Fakat 1 milyona yakın eğitim çalışanının tümü ek ders ücreti almıyor.''AB ile yapılan müzakereler çerçevesinde eğitim konusunun da ele alındığını belirten Özcan, AB'ye uyum için 575 bin olan öğretmen sayısının 1 milyon 300 bine çıkarılması gerektiğini, ayrıca 500 bin yeni dersliğe ihtiyaç duyulduğunu söyledi.
ÖĞRETMEN ÜCRETLERİ AB STANDARTLARININ ÇOK ÇOK ALTINDA
AB ülkelerinde öğretmenlerin yıllık 30 bin dolar civarında ücret aldığını ifade eden Özcan, öğretmen ücretlerinin en azından bunun yarısına çıkarılması gerektiğini kaydetti.
Eğitim sisteminin yeni baştan ele alınıp, ülke insanın hasletlerine göre düzenlenmesi gerektiğini belirten Özcan, şöyle devam etti:''Tarihimizi çok iyi irdelemeliyiz. Türkiye Cumhuriyeti'nden önce kurduğumuz 16 devletin neden yıkıldığını bilmeliyiz. Şemdinli'de yaşanan olaylar üzücüdür. Ayrıca gasp, hırsızlık, taciz, bali kullanımı gibi olaylar okullarda bile yaygınlaşıyor. Elleri kalem tutması gereken öğrencilerin, taş tutarak ülkenin malvarlığına, insanına saldırması üzücü. Buna açlık, sıkıntı, zulmün yanı sıra eğitim sistemindeki aksaklıklar neden oluyor. Esrar, eroin kullanımı ilköğretim okullarına kadar inmişse, eğitim sistemi tekrar gözden geçirilmeli ve düzenlenmelidir. Mevzuat karmaşasının yaşanmadığı bir eğitim sistemi oluşturulmalıdır.''
ÖĞRETMENLER İYİ ÜCRET POLİTİKALARIYLA TEŞVİK EDİLMELİDİR
Ocak ayından itibaren yeni yasa değişikliklerinin yapılmak istendiğine dikkati çeken Özcan, ''Yapılacak yeni yasalarla kazanılmış haklarımız elimizden alınmak isteniyor'' dedi.
Devlet memurlarının ''parti memurları yapılmak istendiğini'' öne süren Özcan, şunları kaydetti: ''Kamu Reformu ucu açık bir yasa. İlköğretim okullarının özel idarelere devri düşünülüyor. Daha sonra bu okullar özelleştirilebilecek. Yarın çokuluslu şirketler bu okulları devralabilir. Okullarımızda Hansları, Conileri öğretmen olarak görebiliriz. Vatan, millet sevgisinden yoksun çocuklar yetişir.''
ÖĞRETMEN AÇIĞI BÜYÜYOR
Doğu Anadolu'da olduğu gibi İstanbul'da da öğretmen açığının bulunduğunu bildiren Özcan, buna geçim sıkıntısının neden olduğunu, İstanbul gibi iller ve doğuda görev yapan öğretmenlerin maddi açıdan teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Milli Eğitim'in yüzde 60'ının vekaleten yürütüldüğünü ifade eden Özcan, ''Yapılan atamaların yanlışlığı da yargıdan geri çevrilmesiyle ortaya çıktı'' diye konuştu.